10. Yıl Nutku

odin

Editör
Katılım
26 Tem 2014
Mesajlar
712
Tepkime puanı
356
Puanları
9
Atatürk'ün 10. Yıl Nutku konuşmasının günümüze kadar gelmesini sağlayan ilginç olay;

Cumhuriyet'in 10. Yıl kutlamaları için dosta düşmana görkemli bir tören hazırlığına girişilir. Dünyanın pek çok ülkesinden konuk, tabii ki Sovyetler Birliği'nden de davetli çağrılır.

Ruslar, Kurtuluş Savaşı'na destek verdikleri Türkiye'nin bu önemli gününe iki bakan gönderirler. Bu arada Sergei Yutkeviç adlı bir yönetmen de Türkiye'ye davet edilmiştir. Yutkeviç'in görevi, yolculuğu ve etkinlikleri filme almak, bu tarihi olayı belgelemektir. Ankara'ya gelen Yutkeviç, hazırlık yapmak için otelinden ayrılıp törenin yapılacağı hipodroma gider. Diğer meslektaşlarına ayrılan yere kamerasını kuran Yutkeviç, konuşmaların yapılacağı kürsüye kablo çekerken utanır. Rus kameramanın sıkıntısı kablosundan dolayıdır! Öyle ya, diğer kameramanların kablosu serçe parmağı kalınlığındayken, Yutkeviç'inki neredeyse bir insan bilegi kadardır.

Ertesi gün, Cumhuriyetin 10. yıl coşkusuyla dolu olan binlerce insan hipodromdaki yerini almış, Atatürk ve davetlilerin gelmesini beklemektedir. Gazi, bir otomobille girer hipodroma. Merdivenleri çıkar, toplulukla tokalaşmaya başlar ve kürsüye geçip konuşmaya başlar. Bu sırada Yutkeviç kamerasını çalıştırır, kayıttadır. Ama birden, etrafındaki meslektaşlarından feryat figan sesler yükselmeye başlar. Yutkeviç, gözünü kameranın vizöründen ayıramadığı için de ne olup bittiğini anlayamaz. Bir ara gözünü vizörden ayırır ve diğer kameramanların neden telaşlandığını anlar. Atatürk'ü hipodroma getiren otomobil kamera kablolarının üstünden geçmiş, hepsini koparmıştır.

Ortada bilek kalınlığında bir tek sağlam kablo vardır, o da Yurkeviç'in kablosudur. İşte biz, o tek sağlam kablo sayesinde 10. Yıl Marşı fonundaki görüntü ve Ata'nın konuşmasını hala izler dururuz..

Kaynaklar: Türkiye'nin Hatıra Defteri, 1923'ten Günümüze, Nebil Özgentürk.

 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Koray Kor

Admin
Administrator
Katılım
9 May 2017
Mesajlar
567
Tepkime puanı
951
Puanları
11
Cumhuriyetimizin kurucusunun şu konuşması bile onu anlamamıza yeterli oluyor. Kendisini (Gazi Mustafa Kemal Atatürk) vefatının 81. yıl dönümünde saygı ve rahmetle anıyorum.
 
Son düzenleme:

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,057
Puanları
24
Yaş
54
Atatürk, İngiliz istihbarat raporlarında böyle yer aldı:

Tehlikeli biri ve zıtları desteklenmeli, rakipleri bir araya getirilmeli.

Bundan 100 yıl önce hazırlanan İngiliz istihbarat raporlarında Mustafa Kemal Atatürk hakkında bilgi toplayan İngilizlerin, "Tehlikeli biri ve zıtları desteklenmeli, rakipleri bir araya getirilmeli." diye rapor tuttukları ortaya çıktı.

İngiliz istihbaratının 1919'un sonlarına doğru yaptığı ilk değerlendirmelerde, Mustafa Kemal ve Anadolu'da başlayan hareket "devrimci ve tehlikeli bir niteliğe sahip" olarak tanımlanırken, zıtlarının desteklenmesi ve rakibi olan hareketlerin bir araya gelmesinin teşvik edilmesi gerektiği belirtiliyor.

İngiliz istihbarat raporları, İngilizlerin Mustafa Kemal Atatürk hakkında bilgi toplama faaliyetlerinin, Mayıs 1919'da Samsun'a gitmesinin ve daha sonra Anadolu'da çeşitli kongrelerle bir mücadele örgütlemeye başlamasının ardından yoğunlaştığını gösteriyor.

LONDRA'YA GÖNDERDİKLERİ RAPORLAR YER ALIYOR.

BBC Türkçe'nin ulaştığı belgeler, Ekim ile Aralık 1919 arasındaki üç aylık dönemde, Türkiye'deki İngiliz yetkililerin Londra'daki makamlara Mustafa Kemal ve Anadolu'daki henüz yeni yeni örgütlemeye başladığı hareketle ilgili gönderdiği raporları ve yaptıkları ilk değerlendirmeleri kapsıyor.

Belgelerde, mütareke döneminde İstanbul'da bulunan İngiltere Yüksek Komiserliği, istihbarat memurları ve ordu komutanlarının, Londra'daki Savaş Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği raporlar yer alıyor.

"BBC Türkçe, British Library'de yer alan, İngiliz devletine ait artık gizliliği kaldırılmış istihbarat raporlarına ve resmi belgelere ulaştı."
 

odin

Editör
Katılım
26 Tem 2014
Mesajlar
712
Tepkime puanı
356
Puanları
9
Atatürk, İngiliz istihbarat raporlarında böyle yer aldı:

Tehlikeli biri ve zıtları desteklenmeli, rakipleri bir araya getirilmeli.

Bundan 100 yıl önce hazırlanan İngiliz istihbarat raporlarında Mustafa Kemal Atatürk hakkında bilgi toplayan İngilizlerin, "Tehlikeli biri ve zıtları desteklenmeli, rakipleri bir araya getirilmeli." diye rapor tuttukları ortaya çıktı.

İngiliz istihbaratının 1919'un sonlarına doğru yaptığı ilk değerlendirmelerde, Mustafa Kemal ve Anadolu'da başlayan hareket "devrimci ve tehlikeli bir niteliğe sahip" olarak tanımlanırken, zıtlarının desteklenmesi ve rakibi olan hareketlerin bir araya gelmesinin teşvik edilmesi gerektiği belirtiliyor.

İngiliz istihbarat raporları, İngilizlerin Mustafa Kemal Atatürk hakkında bilgi toplama faaliyetlerinin, Mayıs 1919'da Samsun'a gitmesinin ve daha sonra Anadolu'da çeşitli kongrelerle bir mücadele örgütlemeye başlamasının ardından yoğunlaştığını gösteriyor.

LONDRA'YA GÖNDERDİKLERİ RAPORLAR YER ALIYOR.

BBC Türkçe'nin ulaştığı belgeler, Ekim ile Aralık 1919 arasındaki üç aylık dönemde, Türkiye'deki İngiliz yetkililerin Londra'daki makamlara Mustafa Kemal ve Anadolu'daki henüz yeni yeni örgütlemeye başladığı hareketle ilgili gönderdiği raporları ve yaptıkları ilk değerlendirmeleri kapsıyor.

Belgelerde, mütareke döneminde İstanbul'da bulunan İngiltere Yüksek Komiserliği, istihbarat memurları ve ordu komutanlarının, Londra'daki Savaş Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği raporlar yer alıyor.

"BBC Türkçe, British Library'de yer alan, İngiliz devletine ait artık gizliliği kaldırılmış istihbarat raporlarına ve resmi belgelere ulaştı."
Konuyu biraz genisleteyim izninle....

Bakalım İngilizler cumhuriyeti ilan etmesi için Atatürk'e nasıl destek (!) olmuşlar? Mesela İngilizlerin Bandırma vapurunu batırma girişimini hepimiz biliriz. Mustafa Sagir'i isimli casusu Atatürk'ü öldürmek üzere gönderdiklerini de. Peki ya bilmediklerimiz?

İngilizler İstanbul'a dönmeyen Atatürk'ü Erzurum'da bulunduğu sırada öldürmek için Sofi Ziya ve Ahmet Nuri ile birlikte yirmi kişiyi görevlendirildiler. İşte belgesi:




İngilizler Mayıs 1920’de Atatürk'ü öldürmek için hain bir plan yaparlar. Erzincan'dan İstanbul'a gelen tetikçi İngiliz general, Damat Ferit, Kürt Tealici Necmeddin ve Said Molla ile görüşür ve pazarlık başlar. Atatürk'e atılacak her bir kurşunun fiyatı belirlenir. İşte belgesi:




Bu arada İngiliz casus Mustafa sagir, Hindistan müslümanlarının temsilcisi kılığında Ankara'ya gelir ve büyük ilgi toplar. Amacının Atatürk'ü de Afgan kralı gibi öldürmek olduğu Türk istihbaratınca ortaya çıkan Sagir, mahkemede suçunu itiraf eder, idam edilir.

Atatürk'ü öldürmek üzere Anadolu'ya geçeceği belirlenen İngiliz subayı Bennett'ın eşkali ilgili yerlere bildirilip dikkatli olunması isteniyor. İşte belgesi:





İngilizlerden Atatürk'e yeni bir suikast girişimi daha geliyor. İstanbul'daki maaşlı İngiliz ajanı işbirlikçi polis müdürü Tahsin hoca kılığındaki suikastçıları Anadolu'ya gönderiyor. İşte belgesi:





 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,057
Puanları
24
Yaş
54
Konuyu biraz genisleteyim izninle....

Bakalım İngilizler cumhuriyeti ilan etmesi için Atatürk'e nasıl destek (!) olmuşlar? Mesela İngilizlerin Bandırma vapurunu batırma girişimini hepimiz biliriz. Mustafa Sagir'i isimli casusu Atatürk'ü öldürmek üzere gönderdiklerini de. Peki ya bilmediklerimiz?

İngilizler İstanbul'a dönmeyen Atatürk'ü Erzurum'da bulunduğu sırada öldürmek için Sofi Ziya ve Ahmet Nuri ile birlikte yirmi kişiyi görevlendirildiler. İşte belgesi:




İngilizler Mayıs 1920’de Atatürk'ü öldürmek için hain bir plan yaparlar. Erzincan'dan İstanbul'a gelen tetikçi İngiliz general, Damat Ferit, Kürt Tealici Necmeddin ve Said Molla ile görüşür ve pazarlık başlar. Atatürk'e atılacak her bir kurşunun fiyatı belirlenir. İşte belgesi:




Bu arada İngiliz casus Mustafa sagir, Hindistan müslümanlarının temsilcisi kılığında Ankara'ya gelir ve büyük ilgi toplar. Amacının Atatürk'ü de Afgan kralı gibi öldürmek olduğu Türk istihbaratınca ortaya çıkan Sagir, mahkemede suçunu itiraf eder, idam edilir.

Atatürk'ü öldürmek üzere Anadolu'ya geçeceği belirlenen İngiliz subayı Bennett'ın eşkali ilgili yerlere bildirilip dikkatli olunması isteniyor. İşte belgesi:


İngilizlerden Atatürk'e yeni bir suikast girişimi daha geliyor. İstanbul'daki maaşlı İngiliz ajanı işbirlikçi polis müdürü Tahsin hoca kılığındaki suikastçıları Anadolu'ya gönderiyor. İşte belgesi:
Arşivlerin tam açılmadığı hususunda şüphelerim var buna sebep olarakda tasniflerin (tarihçilerin sitemi) düzenli olmadığından kaynaklıdır.

Devletin kendine "özel/sır" mahrimiyetide varsada, ing bile gizliliğini yitirmiştir deyip belgeleri yayınlamaktan çekinmiyorlar.

İng savaş gemisinin dolmabahçe sarayı önünde beş sene demirli kaldığını kim biliyor?
Atatürkün samsuna gitmek (limandan çıkış) izni için sekiz yerden imza aldığını kaç kişi biliyor
Duyan sanarki , gemiye bindi elini kolunu sallaya sallaya samsuna yola çıktı...

Mevcudiyetini koruyan ingilizlerin o günkü basına baskı yapıp benim dediğim şekilde yazıp cizeceksin vs

Bu bölümde aklıma bir gazinin anısı geldi;
İngilizler savaş gazileri için anma günü tertiplerler ve türkiyedende bir gaziyi davet ederler.
Gazinin oğlu babam yaşlı olmasına rağmen o yokuşu bastonsuz nasıl çıkmışdı hayret etmiştim.
Bastonunu yukarı kaldırarak ahaliyi selamlarken adeta kahramanlık edası vardı.
Sordum baba bu ne hal..
Oğlum savaşta bizi ateşe verdiler yanımda yanan arkadaşım aklıma geldi !

Senatoda kürsi kurulmuş herkezden sonra sıra babama gelmişti.

Babam bir tercüman yardımı ile söze başladı.

Biz size altın verdik iki gemi almak için.
Siz o gemileri bize vermediniz.
Biz o yüzden yunan adalarını kaybettik.

O gemilerin adını değiştirdiniz kendi askerlerinizi koydunuz boğaza girmek istediniz ve biz sizi batırdık.
Eğer vermiş olsaydınız askerleriniz belkide yaşıyacaktı.

O esnada senotadan biri yanına gelerek;
Demek size bir zararımız olmuş lütfen bu parayı kabul ediniz diyerek bir miktar para uzatır.

"Babam kabul etmedi o esnada ben babama dirsek atıyordum parayı al dercesine"

İng babamın parayı almıyacağını anladığı için bu sefer "lütfen hatıra olarak alın"

Babam hatıramı dedi?

İng ; evet

Babam destenin içinden bir tane para çekti ve parayı ikiye böldü "Tüm senoto karşısında! kaldıki bu bir suçtur"

Madem hatıra dedi yarısını ing uzattı yarısıda kendine aldı.

Tüm bu olan bitenden sonra babama sordum neden o parayı almadın?

Baba yüz küsür yaşında!
Oğlum o parayı alsaydım ertesi gün gazetelerde türkler işte böyle satılık adamdır yazıcaklardı!

Ben o gazinin elinden öpüyorum.

Biz böyle kazandık...!

Yazılacak çok şey var bilinmesi gereken fakat parmaklar yorulur yetişmez.

Türk milletinin bilmesi gerekenler ;
İzdivaç proglarımda değil, trencilik oynayan dizilerdede değil

Siz anladınız onu...
 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,057
Puanları
24
Yaş
54
Kaynak bunların kaynağı a haber mi ?
:D :D
Hatıra konusu ; Gazinin oğlu video bulamadım , oğlunun kendi sesinden dinlediydim.
Aklımda bu kdr kaldı kazama.

Sormak istediğin bu bölümmü?
 
Üst