Cinler ve define&Tılısım

Sedegor

Engellendi
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,153
Tepkime puanı
85
Puanları
8
Konum
Dünyanın düz oldugunu her kes bilecek bir gün !
Cinlerin varlığına bir Müslüman inanmalıdır! Onları ateşten ve insandan daha önce yaratılmıştır! Bir başka boyutta yaşar insanla cinler arasında bir perde bir boyut vardırki, bazı zamanlarda bu perdeyi genelde insanlar aralar, onlara dokunulmadı ğı , zarar verilmediği müddetçe insana zarar veremezler. Bir çok insan cin ismini duyduğunda korkar ama inanın onlar insandan daha çok korkarlar!

İnsanlarda olduğu gibi onlarında müslüman ve gayri müslimleri vardır. Müslüman bir insan karıncaya bile zarar vermez, çünkü ( yaratılanı YARATANDAN ötürü ) sever. Cinlerde aynen öyledir yeterki zarar vermeyin. Farklı boyutta ama çoğu kez aynı meskende yaşarlar. Besmelesiz yenen yemeğe ortak olurlar. Sıcak su dökseniz aniden bir yere, orda bulunup yanabilir ve size zarar verebilirler. En çok bulunduğu yer isminin zikredildigi yerdir. Onlardan konuşurken bile Çin kelimesini kullanmayınız ÜÇ harfliler diye konusunuz!

Şimdi altta icerekli anlatılacak konuya bir definecinin kesinlikle inanması gerekli, ANCAK ŞU BILINMELIDIRKI insanoğlu Onlardan Üstün varlıklardır, ve her şeye hükmeden Yaratan RAB dır, Allahtır. Her şerden musibetten gönülden ve imanıyla Allaha sığınan insana zarar gelmez hiç bir varlıktan. Ve şuda bilinmelidirki büyü olayı bir Müslümanın dininde yasaktır, buna inanmalı ama ugrasılmamalıdır. Dedem vardı HOCA mululuk büyüsü yapardı yani insanların iyiligine ama bir çok büyüyü bilmesine rağmen kesinlikle hiç bir kimseye hiç bir şekilde uygulamamıştır. Bazen derdiki şayet CENNET bu dünyada olsaydı ebedi hayat bu dünyada olsaydı, ahiret hesabı olmasaydı, her şeyden öte Allah korkum olmasaydı, maddiyata maddiyat demez hayatı maneviyatla elimin içine alırdım derdi. Allah gani gani rahmet eylesin mekanı CENNET Köşkü olsun.

CİN-DEFİNE İLİŞKİSİ

Definecilik yapanlar eğer “Cin’’ faktörüne inanıyor ve tedbir yoluna gidiyorlarsa; onları üç safhada problemler bekliyor demektir:

1-Kazı öncesi
2-Kazı esnasında
3-Emanetin alınması ve sonrasında

Arayıcılar başlıca bu üç noktada sıkıntı yaşamaktadırlar. Çoğu kişide başarı yada başarısızlığını bu alanda yaptığı çalışmaya bağlamaktadır. Esasen bu konudaki sıkıntının asil kaynağı, definecinin yeterli bilgiye sahip olmamasıdır.
Peki; ardı ardına üç noktada yaşana bu sıkıntıların kaynağı ve mahiyeti nedir?

CİNLERİN DEFİNEYİ KORUMASI:
Anlaşılacağı üzere cinlerle insanlar arasında bazen direkt, bazen endirekt(dolaylı)bir bağlantı olduğuna dinsel açıdan bir inanç taşınmaktadır. Bu gerçek, çok uzun çağalardan beri insanoğlunun gündeminde bulunduğu için ,her devrin insanı az veya çok cinle uğraşanlarla temas kurmaktan uzak kalamamıştır.Bunda inançların olduğu kadar içinde yaşanan toplumların kültürel etkisi de büyüktür.
Banka ve koruma sistemlerinin hiç bulunmadığı çok eski çağlarda saklanacak parası veya eşyası olan insanlar, onu en iyi saklama yeri olarak ya gizemli yerlerdeki kayalar, ormanlık alanlar ya da işaretlerle yeri belirlenebilecek arazi parçalarını seçmişlerdir. Yaşadığı dönemde de gizliliğe riayet ederek kimselere görünmeden ve özelikle konuşmadan parsını gömen insanoğlu, ayrı bir tedbire daha başvurmuştur. Bu da o günkü bilgiler ve uygulamalar doğrultusunda parasını tılsımla, büyüyle‘alınmaz-bulunmaz’ hale getirmektir.
Töreleri, inançları ve adetleri ne olursa olsun bu insanlar büyük ekseriyetle paralarını cin aleminden oluşan muhafızlara teslim etme geleneğini sürdürmüşlerdir.
Koruma sahiplenme olayı üç şekilde gerçekleşmektedir.
DEFİNENİN KORUNMASI
TILSIM UYGULAMASI
SONRADAN SAHİPLENME
SAHİPSİZ GÖMÜLER

Şimdi bunları kısaca açıklayalım. Ancak bu açıklamalara geçmeden önce yine belirtelim ki, yukarıdaki sınıflandırma ve buna bağlı açıklamalarımız, herhangi bir şekilde pozitif bilim tabanına oturmayan, bununla beraber İslam inancı açısından da herhangi bir ilim dalı içinde şekillenmeyen tespitlerdir. Konumuza kaynak olan hususlar ise tamamen folklorik ve anonim ifadelerdir.
1-TILSIM UYGULAMASI
Yukarıda da işaret ettiğimiz gibi, banka benzeri bir koruma yolunun olmadığı eski çağlarda, kendimizi o devrin insanı yerine koyarsak; gömme dediğimiz işlemin haklılığını da görmüş oluruz. Eski çağ insanı elindeki para ve mal varlığını gömerken iki hususu ön plana çıkarıyordu.
-Ben saklarken başkası görmesin, başkası almasın,
-Sakladığım yeri bulmam için işaret, iz koymam lazım.
Konumuz olması nedeniyle birinci şıkkı biraz açalım.
Çok tabii olarak saklanacak(gömülecek) mal ve para varlığı kıymet ifade ettiği içindir ki kimseler tarafından bilinmemesi gerekir. Bunun için eski çağ insanı parasını gömerken ıssız, sessiz ve gözden uzak bir mahalli seçecektir. Bu nedenle de kimsenin olmadığı bir anı, büyük bir ihtimalle de gece vakitlerini seçecektir. Bu; kendi mantığı açısından haklı ve doğru bir yoldur. Burada bizi ilgilendiren husus; malın korunmasına yönelik alınacak tedbir konusudur. Sakladığı malın başında 24 saat bekçilik yapamayacak olan eski çağ insanı, görünmeyen alemdeki muhafızların yardımına başvuracaktır. Bu; “Cinlerin bekçiliği”nden başka bir şey değildir.
Gömücü kendisi biliyorsa, bildiği metotlarla bu işi yapar. Değilse yaşadığı dönemin bu işte uzmanı olan cinci, büyücü vasıflı bir kişinin yardımıyla sakladığı paranın başına cinleri koruyucu olarak görevlendirir. Bunların sayısı kullanılan tılsımın cinsine göre bir veya birden çok fazla olabilir. Bu; definenin büyüklüğü ve önemi ile de yakından ilgilidir.
Yaratılışı itibariyle belirli dua ve kelimelerin çok sayıda tekrarı ile temas kurulan cin taifesi, bu bekçiliği rahatlıkla yapabilmektedir. Bunun süresi asırlarca dahi sürebilir. Burada bir başka inanış da şudur; Cinler, yaşamları için ihtiyaç duydukları enerjiyi diğer yollarla birlikte altının radyasyonundan temin etmektedirler. Bu da cinlerin muhafızlık yaparken mutluluk duyacakları ayrı bir husustur.
Burada asıl olan gömü üzerine manevi işlem yapan kişilerin dinli ya da dinsiz olmaları değil, cinlerle temas kurma bilgisine ve onları kullanabilme dirayetine sahip bulunmalarıdır. Geçmişte bu işi yapanlar Yahudi, Süryani, Hristiyan ve Mecusi her inanıştan insanlar olabilirler. Hatta ateistler de bu işi yapabilirler. Bu hiç fark etmemektedir. Bu işi yapan insanlar“Azaim” dediğimiz ilim dalıyla uğraşıp cinleri hizmetlerinde kullanabilen insanlardır. Emir altına alınan ve bizim “Hüddam” dediğimiz bu varlıklar, artık aldıkları emir doğrultusunda ve sahiplerinin üzerine çıkabilecek bir güç olmadıkça, bekçiliğini yaptıkları emaneti bir başkasına kesinlikle vermezler, veremezler. Ölümleri ve sakatlanmaları pahasına da olsa bu değişmeyecektir.
Bu durumu böyle belirttikten sonra, yapılan büyü ve tılsım işleminin mahiyeti, yöntemleri yapanları hakkında açıklamaya geçelim;
a-Kilise paralarına yapılan tılsımlar. Genelde kiliselere devam edenlerin ayin sonrasında, çıkış esnasında kilise için yardım mahiyetinde bıraktıklarıyla, derebeylerin ya da diğer idarecilerin pay olarak papazlara gönderdikleri paralar için yapılan büyüdür. Bunlara kahinlerin yaptıkları dinsel içerikli diğer büyüleri de katabiliriz. Bu paralar çok büyük ihtimalle kilise ayin salonunun alt kısmında bulunan papaz odasında saklanırdı.
Birde idareci konum yüklenmiş olan papazların –ki bu papazlar çok varlıklı kişiler olurdu-mezarları yakınına gömülen paralar için yapılan büyülerdir. Daha ziyade geç Roma vb. Bizans dönemleriyle, ermeni yaşantısı olan bölgelerde bu durum sıkça görülür. İşte bu türden olan para, ziynet eşyası gibi gömülere papazların ve kahinlerin en kuvvetli biçimde uyguladıkları “papaz büyüsü ” ya da “kara büyü” denilen yöntem uygulanırdı.
Tılsımları büyü yöntemleri bugün artık bilinen bu işlerin yapıldığı yerler, kazı esnasında çok zaman problem çıkarır. Buralarda kazı ile beraber yılan, zenci adam, köpek vb. canlı mahlukat çalışanların karşısına çıkabilir.
b-Devlet paralarına yapılan tılsımlar: Devlet idarecilerinin yada önde gelen toplum liderlerinin çoğu kez devlete ait yada savaş ganimeti olan paralara yapılan tılsımlardır. Mahzen, mağara veya kayalık korunakların benzeri yerlere sakladıktan sonra, çalıştırdıkları insanları öldürerek tılsım yapılır. Tılsımın çözümü bu tür yerlerde insan kanı istemektedir. Zira gizliliği sürdürmek üzere insan kanıyla “bağlılık” sağlanmıştır. Böyle yerlerden para alan insanların çok kısa zaman içinde bela ve musibetlere maruz kaldıklarını, ardından ölüm haberlerini bu işle uğraşanlar sıkça duyarlar.
c-Kişisel define tılsımları: Gayrı Müslim din adamlarının define üzerine cin çağırarak onları paraya bekçi yapmalarıdır. Burada daha ziyade; papaz büyüsü, karanlık büyü, kan büyüsü, hayvan(yılan, kurt, ejderha vb.) büyüsü, ifrit tılsımı, utarit büyüsü gibi pek çok uygulamalar yapılır. Bunların her birinde çok sayıda cin muhafız bulunmaktadır. Bu sayı 7 ile 21 arasında olabileceği gibi bir ordu halinde de olabilir. Cinler padişahının koruması altında da olabilir. O takdirde değil defineyi almak, yanına sokulmak dahi riskli olabilir.
Ancak bağı yapan insanların metodunu bilen insanların, aynı güç ve dirayetinin olması şartıyla bu tür tılsımlar çözülebilir. Definecilerin zaman zaman tılsım çözdürmek için yanlarında götürdükler “hoca” denilen bazı kişilerin çarpılma sebebi de budur. Olur olmaz birkaç dua öğrenenin yapacağı iş olmadığını bilmek gerekir. İşin ağırlığını bakımda gören kişiler ise bu tür yerlere gitmekte ayak diretirler. Bu tür büyüler mezarda yatanlara ve bırakılan armağanlara uygulanır.
 

ÖMER HATTAB

Editör
Katılım
23 May 2016
Mesajlar
826
Tepkime puanı
26
Puanları
0
Master. Kardeş tebrik ederim ,zor bir konuyu
bulandırıp sulandırmadan tevhidi ber akidyle açıklamışsın
en alttaki b, şıkkı hariç biraz mübalağlı olmuş sanki.




 

Şirvan

Operatör
Katılım
6 Şub 2016
Mesajlar
1,569
Tepkime puanı
14
Puanları
7
Yaş
54
Konum
Adana
Master. Kardeş tebrik ederim ,zor bir konuyu
bulandırıp sulandırmadan tevhidi ber akidyle açıklamışsın
en alttaki b, şıkkı hariç biraz mübalağlı olmuş sanki.




Doğru söylemiş insan kanı ile yapılanlar en kuvvetli tılsımlardan biridir. Alması çok zor ganimette bir okadar fazladır. Almasıni bilene zor değil.
 

Şirvan

Operatör
Katılım
6 Şub 2016
Mesajlar
1,569
Tepkime puanı
14
Puanları
7
Yaş
54
Konum
Adana
Master usta gören kişi derken ne yi görenden kastediyorsunuz. Selametle
 

hare05

Member
Katılım
27 May 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
Insan icine vesvese koymaktan baska bise degkl elhamdurillah muslumaniz ve bu tur seylerle karsilasmadim yillardirda geceli gunduzlu arazideyim .... simdi biri cikacak basina gelince gorursun diycek cok kisi soyledi merak etmeyin
 

Sedegor

Engellendi
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,153
Tepkime puanı
85
Puanları
8
Konum
Dünyanın düz oldugunu her kes bilecek bir gün !
Insan icine vesvese koymaktan baska bise degkl elhamdurillah muslumaniz ve bu tur seylerle karsilasmadim yillardirda geceli gunduzlu arazideyim .... simdi biri cikacak basina gelince gorursun diycek cok kisi soyledi merak etmeyin
Kardeşim Sen Elhamdülilah Müslümanım diyorsun! Bir Müslüm nelere inanması gerektigini bilmeli! Var olanları inkâr edemez bir Müslüman.

Sen dağda bayırda gezdim görmedim diyorsun! Açtığımız konuyu demekki okumadan anlamadan yorum yazmış cevap vermissin!
Arada perdeler vardır. O perdeleri kaldırmaya zorlamadıkca göremezsin!

Kimseyi bir şeylere inandırma gayemiz yok burda okursun yada okumazsın!
 

ÖMER HATTAB

Editör
Katılım
23 May 2016
Mesajlar
826
Tepkime puanı
26
Puanları
0
@Sedegor
Şahsen ben çok beğenim
zaten beğenmişim de:)
ilmi kaidelerle, özenelirek yazılmış bir yazı
teşekkür ederiz, emeğiniz için.
 

SLayer

Bilgili Üye
Katılım
27 Haz 2014
Mesajlar
302
Tepkime puanı
17
Puanları
4
Emeğine sağlık sedegor ustat yanlız olarak cin demeyin üç harfli deyin demek yanlış olmuş onu yaratan ona o ismi koymuşsa bizde öyle demeliyiz onlar bize beş harfli dese güzel olurmu tekrardan emeğine sağlık
 

hare05

Member
Katılım
27 May 2015
Mesajlar
41
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
40
Kardeşim Sen Elhamdülilah Müslümanım diyorsun! Bir Müslüm nelere inanması gerektigini bilmeli! Var olanları inkâr edemez bir Müslüman.

Sen dağda bayırda gezdim görmedim diyorsun! Açtığımız konuyu demekki okumadan anlamadan yorum yazmış cevap vermissin!
Arada perdeler vardır. O perdeleri kaldırmaya zorlamadıkca göremezsin!

Kimseyi bir şeylere inandırma gayemiz yok burda okursun yada okumazsın!
Yazini begendim usta burda yorum yapmakta fikirler senle celissin yada sana cevp olsun diye degil ayrica okuudum yazdiklarini ve mesele neye inandigimizdan cok neye inanmak istedigimiz gibi duruyor saygilar iyi forumlar sonucta ne benim nede senin fikrin degismiycek bu konuda
 

PReSCoLD

Yeni Üye
Katılım
2 Eki 2016
Mesajlar
17
Tepkime puanı
4
Puanları
3
Yorumum bulunsun akşam eve gidince okuyayım faydalı konu
 
Üst