definecilik milli sporumuz olmus

Mal bulanındır

BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
Katılım
27 Nis 2018
Mesajlar
7,967
Tepkime puanı
9,648
Puanları
23
Konum
Yaşamın olduğu her yer
kendisini sever sayarim saygim sonsuz antalya belediyesi cagirmisti konferansa ozaman topkapi sarayi muze muduruydu.tanistim cok kulturlu ve mulayim olan bu insan alttaki soyledide kisaca arkeolojik kazilara defineci istihtam edin faydalanin demis.

Prof. Dr. İlber Ortaylı: Türkiye'de en büyük milli spor definecilik

22 EKIM 2019 00:17
Uşak Üniversitesinde sezonun ilk dersini veren ünlü tarihçi, 'Uşak, en fazla kaçak kazının yapıldığı bölgedir. Bu kaçak kazılara hazine arayıcıları kadar maalesef ABD başta olmak üzere Batı ülkeleri de birtakım müzeler, koleksiyonerler de destek olmaktadır. Maalesef Türkiye'de en büyük milli spor, hazine arayıcılığıdır' diyerek arkeolojinin bölgedeki önemine dikkat çekti.

Ünlü Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı , Uşak Üniveinden uzakta kalması durumunda zengin ve güçlü olsa bile sonunun hüsran olacağını söyledi.

". Uşak Üniversitesi de bunlardan biri." ifadelerini kullanan Ortaylı, "Yalnız nerede yaşadığınız ve bulunduğunuzu bilmek şartıyla. İçinde bulunduğunuz vatan yani 'Türkiye' dediğimiz küçük Asya, etnik yapısı en geç değişen ülkelerdendir. 'Efendim buraya geldik, her şeyi buradan öğrendik.' Bu yanlış. Her şeyi buradan öğrenseydik bugün çoğumuzun Yunanca konuşması gerekirdi. Böyle bir şey olmadı." diye konuştu.
Prof. İlber Ortaylı: Uşak, en fazla kaçak kazının yapıldığı bölgedir.

Arkeolojinin bölge için önemine işaret eden Ortaylı, şunları kaydetti: "Uşak, en fazla kaçak kazının yapıldığı bölgedir. Bu kaçak kazılara hazine arayıcıları kadar maalesef ABD başta olmak üzere Batı ülkeleri de birtakım müzeler, koleksiyonerler de destek olmaktadır. Maalesef Türkiye'de en büyük milli spor, hazine arayıcılığıdır. En büyük kumar da hazineciliktir. Onun için bu dalda bilim adamı yetiştirmemiz lazım. Tabii 50 kişiyi arkeoloji bölümüne almanın gereği yok. 5-10 kişi alınır. İlim zaten lükstür ama o 5 kişi umulmadık bir şekilde geleceğe ve memlekete ışık tutabilir. Bazı dallarda 100 kişi okuyabilir ama bazı dallarda bir seminer masasına oturabilecek kadar öğrenci yetiştirilebilir."
 

Mal bulanındır

BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
Katılım
27 Nis 2018
Mesajlar
7,967
Tepkime puanı
9,648
Puanları
23
Konum
Yaşamın olduğu her yer
bu konudaki varsayimlar ve adresler haala netlesmemistir.antalyadaki soyleşisinde firsat bulup sordugum bu mevzuyu ilber ortayli .nazi altinlariyla ayni akibete ugramistir demekle yetindi
Cemal Paşa’nın 1917’deki geri çekilme sırasında Kudüs’ün kuzeyindeki Cenin kasabasına gömdürdüğü iddia edilen sandıklar dolusu altın bir türlü bulunamadı... Habertürk gazetesi yazarı Murat Bardakçı tarihi olayı gündeme taşıdı…

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez’in Mescid-i Aksa’da hutbe okumasının ardından gündemimize gelen Kudüs, bana iki hadiseyi hatırlatır: Dört asır boyunca hâkimiyetimizde olan şehri ele geçiren İngiliz Generali Edmund Allenby’nin 1917’nin 9 Aralık’ında Kudüs’te yaptığı zafer yürüyüşünü ve Türkiye’ye geri getiremediğimiz için şehrin kuzeyindeki Cenin kasabasının dışına gömdüğümüz iddia edilen sandıklar dolusu altını...
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez’in geçen gün Mescid-i Aksa’da hutbe okuyup Cuma namazını kıldırmasının ardından Kudüs’ü yeniden hatırladık...

Mescid-i Aksa’nın hemen karşısında bulunan Kubbetü’s-Sahra, 1862’de.
İslâmiyet’in Kâbe’den önceki kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın bulunduğu şehir önceki gece Mirac Kandili münasebetiyle gündeme geldi ve demeçlere de konu oldu.

Kudüs’ten bu şekilde sık sık bahsedilmesi bana Ortadoğu’da uğradığımız büyük bozgunun ardından şehrin 1917’nin 9 Aralık’ında İngiliz işgaline uğramasını, İngiliz General Edmund Allenby’nin şehre bir fatih edâsı ile girişini ve şimdilerde pek bilinmeyen bir başka hadiseyi, Kudüs’ün kuzeyindeki Cenin kasabasında bıraktığımız söylenen sandıklar dolusu Osmanlı altınlarını hatırlattı...

Derken, Birinci Dünya Savaşı’nda uğradığımız bozgundan sonra, Cenin bir altın efsanesiyle beraber anılır oldu. Filistin’i boşaltan Türk birliklerinin yanlarındaki sandıklar dolusu altını İngilizler’in eline geçmemesi için kasabaya gömdükleri söylendi. Cenin seneler boyu altınları bulmaya çalışan definecilerin istilâsına uğradı ama hazine öyle iyi gizlenmişti ki, kimseler ortaya çıkartamadı!

İşte, Kudüs’ü hüzün dolu kaybımızın ve İttihad ve Terakki’nin üç liderinden biri olan Cemal Paşa’dan İngiliz Generali Allenby’ye, Nazi Partisi’ne mensup bir Alman baronundan Ürdünlü definecilere kadar uzanan bu sandıklar dolusu altın hikâyesinin kısa öyküsü:
 
Üst