- Katılım
- 18 Nis 2017
- Mesajlar
- 2,286
- Tepkime puanı
- 1,461
- Puanları
- 20
Hamd ve hüküm, Allâh Subhânehu ve Teâlâ’ya mahsustur.
Teşrik tekbîrleri, bayram günlerinde getirilen tekbîrlerdir. Bu tekbîrleri getirmek kadın erkek, yolcu ya da mukim fark etmeksizin tüm Müslümanlar için sünnettir. Allâh Azze ve Celle şöyle buyurmaktadır:
“Allâh’ı sayılı günlerde zikredin.” [el-Bakara: 2/103]
“Böylece sizi doğruya hidâyet ettiği için Allâh’ı tekbîr edesiniz diye, onlara (kurbanlıklara) sizin için boyun eğdirdi.” [el-Hac: 22/37]
Nubeyşe el-Huzelî radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Teşrik günleri, yeme, içme ve Allâh Azze ve Celle’yi anma günleridir.” [Müslim (1141); Ebû Dâvûd (2830)…]
Bu günlerin tayiniyle alakalı açık ve sahîh bir nass (âyet ya da hadîs) yoktur. Sahâbeden varid olanların en sahîhi ise Alî ile İbn Mes’ûd radîyallâhu anhumâ’dan rivâyet olunan: “Arefe günü sabahından Mina’daki son günün ikindisine kadardır” sözleridir. Ömer ve İbn Abbâs radîyallâhu anhumâ da bu görüştedirler.
Öyleyse bu günler, Zilhicce’nin 9. 10., 11., 12., ve 13. günleridir. Arife günü sabah namazında başlar, Kurban bayramın dördüncü günü ikindi namazında biter.
Bu tekbîrlerin lafzı şöyledir:
” .اَللّهُ اَكْبَرُ، اَللّهُ اَكْبَرُ. لاا اِلهَ اِلاَّ اللّه وَاللّهُ اَكْبَرُ. اَللّهُ اَكْبَرُ وَلِلّهِ الْحَمْدُ “
“Allâh’u Ekber, Allâh’u Ekber. Lâ İlâhe İllallahu Vallâhu Ekber. Allâh’u Ekber ve Lillâhi`l-Hamd.”
Mânâsı ise: “Allâh herşeyden büyüktür, Allâh herşeyden büyüktür. Allâh’tan başka ibâdete layık ilâh yoktur. Allâh herşeyden büyüktür. Allâh herşeyden büyüktür. Hamd sadece Allâh’a mahsustur” şeklindedir.
Bu tekbîr lafızları, Ömer ve İbn Mes’ud radîyallâhu anhumâ’dan rivâyet edilmiştir.
İfâde edildiği üzere bu tekbîrler, Arife günü sabah namazında başlar, Kurban bayramın dördüncü günü ikindi namazından sonra biter. Bir defa söylenmeleri yeterlidir. Birden fazla da söylenebilirler. Farz namazların hemen akabinde ferden/yalnız başına cehri olarak/açıktan söylenirler. Unutulduğunda ise hatırlanınca söylenir.
Bununla birlikte bu tekbîrlerin zikredilen günlerde belli bir vakitle sınırlı olmayarak yani mutlak olarak söylenmeleri de müstehabtır. Yani otururken yahut yürürken… zikredilen tekbîrlerin getirilmesi müstehabtır. Çünkü bu günler, Allâh Azze ve Celle’yi çokça anma günleridir.
Alintidir.
Teşrik tekbîrleri, bayram günlerinde getirilen tekbîrlerdir. Bu tekbîrleri getirmek kadın erkek, yolcu ya da mukim fark etmeksizin tüm Müslümanlar için sünnettir. Allâh Azze ve Celle şöyle buyurmaktadır:
“Allâh’ı sayılı günlerde zikredin.” [el-Bakara: 2/103]
“Böylece sizi doğruya hidâyet ettiği için Allâh’ı tekbîr edesiniz diye, onlara (kurbanlıklara) sizin için boyun eğdirdi.” [el-Hac: 22/37]
Nubeyşe el-Huzelî radîyallâhu anh’dan rivâyet edildiğine göre, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Teşrik günleri, yeme, içme ve Allâh Azze ve Celle’yi anma günleridir.” [Müslim (1141); Ebû Dâvûd (2830)…]
Bu günlerin tayiniyle alakalı açık ve sahîh bir nass (âyet ya da hadîs) yoktur. Sahâbeden varid olanların en sahîhi ise Alî ile İbn Mes’ûd radîyallâhu anhumâ’dan rivâyet olunan: “Arefe günü sabahından Mina’daki son günün ikindisine kadardır” sözleridir. Ömer ve İbn Abbâs radîyallâhu anhumâ da bu görüştedirler.
Öyleyse bu günler, Zilhicce’nin 9. 10., 11., 12., ve 13. günleridir. Arife günü sabah namazında başlar, Kurban bayramın dördüncü günü ikindi namazında biter.
Bu tekbîrlerin lafzı şöyledir:
” .اَللّهُ اَكْبَرُ، اَللّهُ اَكْبَرُ. لاا اِلهَ اِلاَّ اللّه وَاللّهُ اَكْبَرُ. اَللّهُ اَكْبَرُ وَلِلّهِ الْحَمْدُ “
“Allâh’u Ekber, Allâh’u Ekber. Lâ İlâhe İllallahu Vallâhu Ekber. Allâh’u Ekber ve Lillâhi`l-Hamd.”
Mânâsı ise: “Allâh herşeyden büyüktür, Allâh herşeyden büyüktür. Allâh’tan başka ibâdete layık ilâh yoktur. Allâh herşeyden büyüktür. Allâh herşeyden büyüktür. Hamd sadece Allâh’a mahsustur” şeklindedir.
Bu tekbîr lafızları, Ömer ve İbn Mes’ud radîyallâhu anhumâ’dan rivâyet edilmiştir.
İfâde edildiği üzere bu tekbîrler, Arife günü sabah namazında başlar, Kurban bayramın dördüncü günü ikindi namazından sonra biter. Bir defa söylenmeleri yeterlidir. Birden fazla da söylenebilirler. Farz namazların hemen akabinde ferden/yalnız başına cehri olarak/açıktan söylenirler. Unutulduğunda ise hatırlanınca söylenir.
Bununla birlikte bu tekbîrlerin zikredilen günlerde belli bir vakitle sınırlı olmayarak yani mutlak olarak söylenmeleri de müstehabtır. Yani otururken yahut yürürken… zikredilen tekbîrlerin getirilmesi müstehabtır. Çünkü bu günler, Allâh Azze ve Celle’yi çokça anma günleridir.
Alintidir.