Mal bulanındır
BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
Çatlak Testi
Ekli dosyayı görüntüle 217313
Çin'de bir adam, her gün boynuna dayadığı kalın sopanın iki ucuna asılı testilerle dereden su taşırmış evine...
Bu testilerden birinin yan kısmında çatlak varmış... Diğeri ise hiç kusursuz ve çatlaksızmış. Ve her seferinde bu kusursuz testi adamın doldurduğu suyun tümünü taşır, ulaştırırmış eve... Ama uzun bir yolu yürüyerek boynunda taşıdığı testilerden çatlak olanı, eve yarı dolu olarak varırmış...
İki sene her gün bu şekilde geçmiş... Adam her ki testiyi suyla doldururmuş, ama evine vardığında sadece 1,5 testi su getirirmiş...
Tabii ki kusursuz, çatlaksız, mükemmel testi çok gururlanıyormuş vazifesini mükemmel yaptığı içün... Fakat çatlağı olan zavallı kusurlu testi çok utanıyormuş. Doldurulan suyun sadece yarısını eve ulaştırabildiği için de çok üzülüyormuş...
İki senenin sonunda, yapması lazım gelen görevi yapamadığı düşüncesiyle ırmak kenarında adama;
- Kendimden utanıyorum. Şu yanımdaki çatlak nedeniyle, sular evine gidene kadar sızıp gidiyor, demiş.
Adam testiye;
-Göremedin mi? Yolun senin tarafında olan kısmı çiçeklerle dolu. Fakat kusursuz testinin tarafinda hiç yok... Çünkü ben başından beri senin kusurunu, çatlağını biliyordum... Senin tarafına çiçek tohumları ektim. Ve her gün o yolda ben su taşırken, sen onları suladın... İki senedir o güzel çiçekleri toplayıp, masamın üstünü masamı süsledim. Sen kusursuz olsaydın, o çatlağın olmasaydı, evime böyle güzellik ve zarafet veremeyecektim diye cevap vermiş.
Hikâyeden alacağımız ders:
Her birimizin kendine has kusurları vardır... Hepimiz birer çatlak testiyiz aslında... Fakat sahip olduğumuz bu kusurlar ve çatlaklar hayatlarımızı ilginç yapan, mükâfatlandıran, renklendiren özelliklerimizdir. Etrafınızdaki her kişiyi, oldukları gibi kabullenin... Dışlarındaki kusurlara değil, içlerindeki güzelliklere bakıp, görün....
Bide artık şu tek bulanık resim koyupta mucize beklemeyin beynimizi çatlatmayın canlarım,)))))))
Ekli dosyayı görüntüle 217313
Çin'de bir adam, her gün boynuna dayadığı kalın sopanın iki ucuna asılı testilerle dereden su taşırmış evine...
Bu testilerden birinin yan kısmında çatlak varmış... Diğeri ise hiç kusursuz ve çatlaksızmış. Ve her seferinde bu kusursuz testi adamın doldurduğu suyun tümünü taşır, ulaştırırmış eve... Ama uzun bir yolu yürüyerek boynunda taşıdığı testilerden çatlak olanı, eve yarı dolu olarak varırmış...
İki sene her gün bu şekilde geçmiş... Adam her ki testiyi suyla doldururmuş, ama evine vardığında sadece 1,5 testi su getirirmiş...
Tabii ki kusursuz, çatlaksız, mükemmel testi çok gururlanıyormuş vazifesini mükemmel yaptığı içün... Fakat çatlağı olan zavallı kusurlu testi çok utanıyormuş. Doldurulan suyun sadece yarısını eve ulaştırabildiği için de çok üzülüyormuş...
İki senenin sonunda, yapması lazım gelen görevi yapamadığı düşüncesiyle ırmak kenarında adama;
- Kendimden utanıyorum. Şu yanımdaki çatlak nedeniyle, sular evine gidene kadar sızıp gidiyor, demiş.
Adam testiye;
-Göremedin mi? Yolun senin tarafında olan kısmı çiçeklerle dolu. Fakat kusursuz testinin tarafinda hiç yok... Çünkü ben başından beri senin kusurunu, çatlağını biliyordum... Senin tarafına çiçek tohumları ektim. Ve her gün o yolda ben su taşırken, sen onları suladın... İki senedir o güzel çiçekleri toplayıp, masamın üstünü masamı süsledim. Sen kusursuz olsaydın, o çatlağın olmasaydı, evime böyle güzellik ve zarafet veremeyecektim diye cevap vermiş.
Hikâyeden alacağımız ders:
Her birimizin kendine has kusurları vardır... Hepimiz birer çatlak testiyiz aslında... Fakat sahip olduğumuz bu kusurlar ve çatlaklar hayatlarımızı ilginç yapan, mükâfatlandıran, renklendiren özelliklerimizdir. Etrafınızdaki her kişiyi, oldukları gibi kabullenin... Dışlarındaki kusurlara değil, içlerindeki güzelliklere bakıp, görün....
Bide artık şu tek bulanık resim koyupta mucize beklemeyin beynimizi çatlatmayın canlarım,)))))))