Sağlam hoca tavsiyesi.

 

Ketum

Member
Katılım
13 Haz 2018
Mesajlar
39
Tepkime puanı
4
Puanları
3
Merhaba arkadaşlar,
bir tanıdığım var. Allah tarafından belli tasarruflar verilen bir kişi, özellikle bazı hastalıklar hatta kanser başlagıcı durumları, uzun süre çocuk sahibi olamama vb. konularında...
Bana bizim mülkün içerisinde yüzeye çok yakın yerde değerli olduğunu söyledi ama bu konuda tam yetkin diyemem. iyi bir dedektör alacaktım bu son ek vergi zammı ile hatırı sayılır cihaz iyice zorlaştı birde bütçemden doğru dürüst bunun için kenara koyamıyorum. Hal böyle iken iyi-dürüst uzaktan veya yakından bakabilecek hoca tanıdığı olan var mı? bu tanıdığımın, iddiasını (aslında güveniyorum ona ama yine de ) pekiştirecek dürüst bir hoca arıyorum.
 

Marco

Bilgili Üye
Katılım
31 Ağu 2018
Mesajlar
264
Tepkime puanı
69
Puanları
5
Ustam merhabalar. Ya bu hocalari ben anlamıyorum, definecilik bilgisi tecrubesi ayridir, imamlik hocalik ayrıdır. Yer bilmeden, tecrübe bilmeden neye göre sizin arazinizde define var demişki.. Üstelik bu konularda yetkin birisi de değilmiş, öyle demişsiniz. Ustam, takılmayın böyle şeylere, malın olduğu yeri bilen kişi kim olursa olsun o mali orada tutmaz,dişini çeker. Siz dedektörü sırf bu hocadan dolayı mi almak istiyorsunuz yoksa sizin mülkte gerçekten şüphelendiginiz yer olduğu için mi.
 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,060
Puanları
24
Yaş
55
Hoca yok ritüel var :200: Bir arkadaşımız gençliğinde bir rüya görür ve meseleyi cevresine açarda açarr.Üzerinde 40 yıl geçmiş hala diretiyor orda var? Yolumuz düştü geziverdik zırnık yok ! Hani vardı? Öyle dedi... kim dedi? :)
 

Ketum

Member
Katılım
13 Haz 2018
Mesajlar
39
Tepkime puanı
4
Puanları
3
kalp gözü açık diyelim. normal imam hatipli olarak düşünmeyin.
 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,060
Puanları
24
Yaş
55
kalp gözü açık diyelim. normal imam hatipli olarak düşünmeyin.
O zaman size kurandan bir kıssa paylaşıverelim; Musa aley ile hızır aley bir beldeye gelirler fakat ahali bunlara kötü davranır buna rağmen kasabanın ortasında bulunan ve yamuk duran kuleyi hızır aley eliyle düzeldir.Bunun üzerine musa aley "sen ne yapıyorsun kardeşim? bunlar bize fenalık yapmışken sen bunlara iyilikmi yapıyorsun? Hızır aley bunun altında kasa içinde altun vardır ve bunlar iki yetimin hakkıdır eğer düzeltmeseydim yıkılır ahali talan ederlerdi. Şimdi sizce musa aley kalp gözü kapalıda bu beyfendikinin mi açık?
 

epy

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
15 Şub 2013
Mesajlar
666
Tepkime puanı
627
Puanları
14
Beklentilerinize kimseyi taşaron yapmayın.
 

Ketum

Member
Katılım
13 Haz 2018
Mesajlar
39
Tepkime puanı
4
Puanları
3
O zaman size kurandan bir kıssa paylaşıverelim; Musa aley ile hızır aley bir beldeye gelirler fakat ahali bunlara kötü davranır buna rağmen kasabanın ortasında bulunan ve yamuk duran kuleyi hızır aley eliyle düzeldir.Bunun üzerine musa aley "sen ne yapıyorsun kardeşim? bunlar bize fenalık yapmışken sen bunlara iyilikmi yapıyorsun? Hızır aley bunun altında kasa içinde altun vardır ve bunlar iki yetimin hakkıdır eğer düzeltmeseydim yıkılır ahali talan ederlerdi. Şimdi sizce musa aley kalp gözü kapalıda bu beyfendikinin mi açık?
Yahudi ve müşrikler Peygamber Efendimize (asm) mağarada üç yüz yıldan fazla yatan gençlerin hikâyesinin ne olduğu, Zülkarneyn hakkında ne bildiği ve ruhun ne olduğuna dair sorular sormuşlardı. Peygamber Efendimiz (asm) de o an cevap vermemiş, her gün kendisine gelerek âyetler indirip duran Cebrâil’in (as) bu sorularla ilgili de âyetler indireceği kanaatiyle, “Yarın gelin, cevap vereyim” demiş, ancak “inşallah” dememişti.Fakat Cebrail’in inmesi ve vahyin gelmesi haftalarca gecikti. Peygamber Efendimiz (asm) bundan müteessir oldu. Nihayet haftalar sonra Hazret-i Cebrâil (as) gelince Peygamber Efendimiz (asm) bunun nedenini sordu. Hazret-i Cebrâil (as) de sırayla Meryem Sûresinin 64. âyetini, Kehf Sûresinin 23. ve 24. âyetlerini ve Duhâ Sûresini indirdi.O an indirilen âyetleri buraya alalım:“Biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Gelecek olan, geçmiş olan ve ikisi arasında bulunan ne varsa O’nun ilminde ve kudretindedir. Rabbin hiçbir şeyi unutmuş değildir.”1“Hiçbir şey hakkında ‘Yarın bunu muhakkak yapacağım’ deme. Ancak ‘İnşallah’ deyip, Allah’ın dilemesi şartına bağlarsan müstesnadır. Unuttuğun zaman da, yine Rabbini an ve ‘Umulur ki, Rabbim beni bundan daha hayırlı ve doğru bir yola eriştirir’ de.” Gördüğün gibi Allah isterse alemlere rahmet peygamberine bile bildirmez her şey Allah'ın emrindedir. o yüzden kuru bir kıstas yapmayın.

Ben diyorum ki bir takım şeylerin tasarrufu verilmiş ve benim ısrarım üzerine baktı yoksa " gel gardaş ben gördüm sizin arazide emanet var hadi dişini çekek" demedi.
 

Ketum

Member
Katılım
13 Haz 2018
Mesajlar
39
Tepkime puanı
4
Puanları
3
Beklentilerinize kimseyi taşaron yapmayın.
daha önce forumda gezerken böyle bir şey görmüştüm belki bunu yazan görür de yardımcı olur diye yazdım. kaldı ki herkes hergün foto atıyor ve ona da herkes yardımcı oluyor bu da bir nevi taşeronluk gibi geldi bana :)
 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,060
Puanları
24
Yaş
55
Yahudi ve müşrikler Peygamber Efendimize (asm) mağarada üç yüz yıldan fazla yatan gençlerin hikâyesinin ne olduğu, Zülkarneyn hakkında ne bildiği ve ruhun ne olduğuna dair sorular sormuşlardı. Peygamber Efendimiz (asm) de o an cevap vermemiş, her gün kendisine gelerek âyetler indirip duran Cebrâil’in (as) bu sorularla ilgili de âyetler indireceği kanaatiyle, “Yarın gelin, cevap vereyim” demiş, ancak “inşallah” dememişti.Fakat Cebrail’in inmesi ve vahyin gelmesi haftalarca gecikti. Peygamber Efendimiz (asm) bundan müteessir oldu. Nihayet haftalar sonra Hazret-i Cebrâil (as) gelince Peygamber Efendimiz (asm) bunun nedenini sordu. Hazret-i Cebrâil (as) de sırayla Meryem Sûresinin 64. âyetini, Kehf Sûresinin 23. ve 24. âyetlerini ve Duhâ Sûresini indirdi.O an indirilen âyetleri buraya alalım:“Biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Gelecek olan, geçmiş olan ve ikisi arasında bulunan ne varsa O’nun ilminde ve kudretindedir. Rabbin hiçbir şeyi unutmuş değildir.”1“Hiçbir şey hakkında ‘Yarın bunu muhakkak yapacağım’ deme. Ancak ‘İnşallah’ deyip, Allah’ın dilemesi şartına bağlarsan müstesnadır. Unuttuğun zaman da, yine Rabbini an ve ‘Umulur ki, Rabbim beni bundan daha hayırlı ve doğru bir yola eriştirir’ de.” Gördüğün gibi Allah isterse alemlere rahmet peygamberine bile bildirmez her şey Allah'ın emrindedir. o yüzden kuru bir kıstas yapmayın.

Ben diyorum ki bir takım şeylerin tasarrufu verilmiş ve benim ısrarım üzerine baktı yoksa " gel gardaş ben gördüm sizin arazide emanet var hadi dişini çekek" demedi.
Kuru kıstas mı ? sen ne söylediğinin farkında bile değilsin birader...
 

kaynak

Yorumlarım resmi kazılar için geçerlidir.
Katılım
17 Kas 2018
Mesajlar
4,579
Tepkime puanı
6,060
Puanları
24
Yaş
55
ben o kıssaya kuru demiyorum senin yaptığın kıstasa kuru diyorum dikkat edin.
"Allah tarafından belli tasarruflar verilen bir kişi, özellikle bazı hastalıklar hatta kanser başlagıcı durumları, uzun süre çocuk sahibi olamama vb. konularında... "

Arkadaşım spermi olmayan bir adama bebe yaptıramaz bunun neresinde tasarruf ? İki cihan alleme gelse yemezzz.
Kanser diyorsun ..Bu durum tek başlıkda bedene musibettir ikiye ayrılır ya vefatına vesiledir yada geçmek sureti şifaen.

Bunları bir marifetmiş gibi ifade etmeniz ne bu platfroma uygun nede ihtiyaç var.

Tasarruf yetkisi ona kullanma yetkisi sizemi verildi ?
 
Üst