Mal bulanındır
BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
bu konu icerigi eski ve gercektir.
konu acma amaci ise bir hobiseverin bisey buldugunda onu elden cikarmasinin yada islemesinin nekadar zor oldugunu idrak etmesi amaci gudulmektedir
.
ORGANİZASYON ŞEMASI
Mali polis, kaçırdıkları sikke, değerli çömlek ve heykel gibi yüzlerce eseri, bir dış ticaret şirketi gibi başta ABD ve Almanya olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerine ihraç eden çeteyi yakalamak için aksiyon filmi senaryolarına ilham verecek bir operasyon planı yaptı. Yaklaşık iki yıl önce çetenin içine muhbir yerleştiren polis, önce grubun organizasyon şemasını çözdü. Mali polisin tespitlerine göre eserlerin, bulundukları aşamadan itibaren Kapalıçarşı'ya ulaştırılması, yurtdışına çıkarılması, yurtdışında pazarlanması ve satılması safhalarında çetenin -her biri kendi alanında uzmanlaşmış- isimleri ayrı ayrı devreye giriyordu. Emniyet'e çalışan tarihi eser uzmanı muhbirler, ilk istihbaratları İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne Mart 2009'da bildirmeye başladı. Gelen ilk bilgilere göre Türkiye'den Dubai'ye kaçırılan ve Birleşik Arap Emirlikleri görevlileri tarafından yakalandıktan sonra Türkiye'ye iade edilen tarihi eserleri yurtdışına çıkaran Manisalı Hüseyin Yılmaz, yurt içinden topladığı eserleri İstanbul Kapalıçarşı'daki deposunda ve evinde saklayıp konteynırların gizli bölmelerinde kargoyla yurtdışına kaçırıyordu. Daha sonra gelen bir başka istihbaratta da Aziz, Ediz ve Alpay Telliağaoğlu'nun, Hüseyin Yılmaz ve Bilal Keleş ile işbirliği içinde Türkiye'nin dört bir yanından tarihi eser toplayıp yurtdışına kaçırdığı bildirildi. Emniyet'in muhbirleri ayrıca Aziz Telliağaoğlu'nun Almanya'da yaşayan 'Büyük Fuat' lakaplı Fuat Üzülmez ile birlikte hareket ettiğini ve çetenin, eserleri yurtdışına kaçırırken Atatürk Havalimanı kargo bölümünde çalışan Alpaslan Kılıç'tan yardım aldığını da haber verdiler. Muhbirlerin verdiği bir başka istihbaratta da İzmir Menemen'de ikamet eden Kürt Apo lakaplı Abdullah adlı kişinin define avcılığı yaptığı ve bulduğu eserleri İstanbul'daki Atilla Anakök'e sattığı belirtildi. Muhbirin aktardığı bilgilere göre Anakök ise Abdullah'tan aldığı sikkeleri diş macunu tüpü ile kozmetik kremlerin içinde saklayarak İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan yurtdışına kaçırıyor ve ABD'deki alıcı olan Erick adlı kişiye ulaştırıyordu.
VİLLALARDA OTURUYORLAR
Çetenin son dönemde kaçırdığı değerli eserler arasında Yunan ve Roma dönemine ait paha biçilemez sikkeler, Helenistik döneme ait pişmiş topraktan Afrodit heykelleri, tabak, vazo, heykel başı, cam büst, mermer heykel gibi eserler bulunuyor. Polisin tespitlerine göre çete üyeleri tarihi eserlerin imitasyonlarını da üretip pazarladı. Çetenin tarihi eser envanterindeki orijinal yapıtların görselleri ise dijital ortamda saklandı. Polisin yaptığı operasyonlarda çetenin kaçırmayı planladığı eserlerin fotoğraflarının bulunduğu laptoplar ve harici hard diskler ele geçirildi. Fotoğraflardaki eserlerle yabancı ülkelerde internette pazarlanan tarihi eserlerin eşleştiği saptandı. Yunan ve Roma dönemlerine ait bronz sikkeler, kulplu koku şişesi, madeni para gibi eserlerin sahteleri de üretilip yurtdışında internet sitelerinde pazarlanarak satıldı. Bu sayede sattıkları eserlerle zengin olan çete üyelerinin villalarda oturdukları saptandı. Polis, bu villaların önünde aylarca teknik takip yaptıktan sonra bir dizi operasyon gerçekleştirdi.
Hüsnü Telliağaoğlu
Elmalı Hazinesi'ni kaçıran Telliağaoğlu ailesinin ileri gelenlerinden biri.
Aziz Telliağaoğlu
Örgütün lideri olduğu ileri sürülüyor. Tarihi eserlerin kaçırılması ve satılmasını organize ediyor. İstanbul Kapalıçarşı'da toplanan eserleri yurtdışına gönderiyor ve satıyor.
Fuat Üzülmez
Avrupa sorumlusu ve yöneticisi olduğu belirtiliyor. Kırmızı bültenle aranıyor, Almanya Münih'te ikamet ediyor. Türkiye'den gelen tarihi eserleri müzayede evlerine satıyor.
Fuat Aydıner
Üç numaralı adam. Eserlerin incelenmesi-ekspertizi satınalınması-nakliyesi-yurtiçinde satılması ve örgütün yöneticisiyle yurtdışında bağlantıları
konu acma amaci ise bir hobiseverin bisey buldugunda onu elden cikarmasinin yada islemesinin nekadar zor oldugunu idrak etmesi amaci gudulmektedir
.
ORGANİZASYON ŞEMASI
Mali polis, kaçırdıkları sikke, değerli çömlek ve heykel gibi yüzlerce eseri, bir dış ticaret şirketi gibi başta ABD ve Almanya olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerine ihraç eden çeteyi yakalamak için aksiyon filmi senaryolarına ilham verecek bir operasyon planı yaptı. Yaklaşık iki yıl önce çetenin içine muhbir yerleştiren polis, önce grubun organizasyon şemasını çözdü. Mali polisin tespitlerine göre eserlerin, bulundukları aşamadan itibaren Kapalıçarşı'ya ulaştırılması, yurtdışına çıkarılması, yurtdışında pazarlanması ve satılması safhalarında çetenin -her biri kendi alanında uzmanlaşmış- isimleri ayrı ayrı devreye giriyordu. Emniyet'e çalışan tarihi eser uzmanı muhbirler, ilk istihbaratları İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne Mart 2009'da bildirmeye başladı. Gelen ilk bilgilere göre Türkiye'den Dubai'ye kaçırılan ve Birleşik Arap Emirlikleri görevlileri tarafından yakalandıktan sonra Türkiye'ye iade edilen tarihi eserleri yurtdışına çıkaran Manisalı Hüseyin Yılmaz, yurt içinden topladığı eserleri İstanbul Kapalıçarşı'daki deposunda ve evinde saklayıp konteynırların gizli bölmelerinde kargoyla yurtdışına kaçırıyordu. Daha sonra gelen bir başka istihbaratta da Aziz, Ediz ve Alpay Telliağaoğlu'nun, Hüseyin Yılmaz ve Bilal Keleş ile işbirliği içinde Türkiye'nin dört bir yanından tarihi eser toplayıp yurtdışına kaçırdığı bildirildi. Emniyet'in muhbirleri ayrıca Aziz Telliağaoğlu'nun Almanya'da yaşayan 'Büyük Fuat' lakaplı Fuat Üzülmez ile birlikte hareket ettiğini ve çetenin, eserleri yurtdışına kaçırırken Atatürk Havalimanı kargo bölümünde çalışan Alpaslan Kılıç'tan yardım aldığını da haber verdiler. Muhbirlerin verdiği bir başka istihbaratta da İzmir Menemen'de ikamet eden Kürt Apo lakaplı Abdullah adlı kişinin define avcılığı yaptığı ve bulduğu eserleri İstanbul'daki Atilla Anakök'e sattığı belirtildi. Muhbirin aktardığı bilgilere göre Anakök ise Abdullah'tan aldığı sikkeleri diş macunu tüpü ile kozmetik kremlerin içinde saklayarak İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan yurtdışına kaçırıyor ve ABD'deki alıcı olan Erick adlı kişiye ulaştırıyordu.
VİLLALARDA OTURUYORLAR
Çetenin son dönemde kaçırdığı değerli eserler arasında Yunan ve Roma dönemine ait paha biçilemez sikkeler, Helenistik döneme ait pişmiş topraktan Afrodit heykelleri, tabak, vazo, heykel başı, cam büst, mermer heykel gibi eserler bulunuyor. Polisin tespitlerine göre çete üyeleri tarihi eserlerin imitasyonlarını da üretip pazarladı. Çetenin tarihi eser envanterindeki orijinal yapıtların görselleri ise dijital ortamda saklandı. Polisin yaptığı operasyonlarda çetenin kaçırmayı planladığı eserlerin fotoğraflarının bulunduğu laptoplar ve harici hard diskler ele geçirildi. Fotoğraflardaki eserlerle yabancı ülkelerde internette pazarlanan tarihi eserlerin eşleştiği saptandı. Yunan ve Roma dönemlerine ait bronz sikkeler, kulplu koku şişesi, madeni para gibi eserlerin sahteleri de üretilip yurtdışında internet sitelerinde pazarlanarak satıldı. Bu sayede sattıkları eserlerle zengin olan çete üyelerinin villalarda oturdukları saptandı. Polis, bu villaların önünde aylarca teknik takip yaptıktan sonra bir dizi operasyon gerçekleştirdi.
Hüsnü Telliağaoğlu
Elmalı Hazinesi'ni kaçıran Telliağaoğlu ailesinin ileri gelenlerinden biri.
Aziz Telliağaoğlu
Örgütün lideri olduğu ileri sürülüyor. Tarihi eserlerin kaçırılması ve satılmasını organize ediyor. İstanbul Kapalıçarşı'da toplanan eserleri yurtdışına gönderiyor ve satıyor.
Fuat Üzülmez
Avrupa sorumlusu ve yöneticisi olduğu belirtiliyor. Kırmızı bültenle aranıyor, Almanya Münih'te ikamet ediyor. Türkiye'den gelen tarihi eserleri müzayede evlerine satıyor.
Fuat Aydıner
Üç numaralı adam. Eserlerin incelenmesi-ekspertizi satınalınması-nakliyesi-yurtiçinde satılması ve örgütün yöneticisiyle yurtdışında bağlantıları