Pontus roma

 

Dört mevsim

Yeni Üye
Katılım
9 Nis 2020
Mesajlar
25
Tepkime puanı
25
Puanları
4
Uçsuz bucaksız bir ormanın ortası iki dere birleşiminde orta yükseklikte bir kaya kayada at eğeri heykeli üzengileri ile birlikte 100 m ilerisinde şelale 50 m şelale yönünde değirmen değirmenin suyu şeleleden kanalla bağlıymış malını bulan yok üzerinde çok çalışma yapılmış eğeri yok etmişler değirmende yok şelale ve su kanalı yerinde şeşale yüksekliği 7 vaya 8 metre
Reşadiye mi
 

Metalicvoice

Operatör
Katılım
29 Ocak 2019
Mesajlar
1,320
Tepkime puanı
1,857
Puanları
23
Konum
Merkez
Uçsuz bucaksız bir ormanın ortası iki dere birleşiminde orta yükseklikte bir kaya kayada at eğeri heykeli üzengileri ile birlikte 100 m ilerisinde şelale 50 m şelale yönünde değirmen değirmenin suyu şeleleden kanalla bağlıymış malını bulan yok üzerinde çok çalışma yapılmış eğeri yok etmişler değirmende yok şelale ve su kanalı yerinde şeşale yüksekliği 7 vaya 8 metre
nereyi diyon? ayni yer mi resim at accuk bakalim. :)
 

Mal bulanındır

BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
Katılım
27 Nis 2018
Mesajlar
7,967
Tepkime puanı
9,650
Puanları
23
Konum
Yaşamın olduğu her yer
Tarih boyunca
İşgalcilerin gözü hep Trabzon’da
Tarih boyunca ele geçirilmek istenen Karadeniz’in stratejik kenti Trabzon’da şimdi de ABD üs kurmak için çalışma yürütüyor
ABD, Kafkaslar, Balkanlar ve Orta Doğu’yu tam anlamıyla kontrolü altına almak için Karadeniz’de bir üs kurmak istiyor. Bunun için de en stratejik bölge Trabzon’dur. ABD, Trabzon limanını, havaalanını ya da yeni inşa edilecek bir başka ulaşım merkezini kendisi için istiyor. Böylece bölgede Türkiye etkisizleştirilerek tam anlamıyla Amerikan hegemonyası kurulmak isteniyor. ABD bunu boşuna istemiyor. Trabzon tarih boyunca bölgenin en önemli stratejik kenti olmuştur. Bu nedenle, sürekli olarak işgal edilmek istenmiştir. Hatta, sözde Pontus-Rum devleti bile kurulması için ayak oyunlarına başvurulmuş ve bu oyunlar hala ABD ve AB tarafından sürdürülüyor. Son olarak ABD, Trabzon’da üs kurmak için harekete geçti. ABD, buradaki üsle, bölgeyi kontrol altına alarak, Büyük Orta Doğu Projesi’nin bir ileri aşamasına geçmek istiyor. Bu dizimizde, Trabzon’un tarihten günümüze neden önemli olduğunu araştırdık.



Osmanlıdan kalan son yurt parçası
Karadeniz’in stratejik önemi büyük illerinden Trabzon, kimi araştırmacılara göre tarihsel açıdan, Osmanlı’dan kalan son yurt parçası. Sinop’tan Hopa-Batum’a kadar uzanan Trabzon İmparatorluğu’ndan kalan son topraklar. Türkiye de, Trabzon da tarihte hem genişleme hem de gerileme zamanları yaşadı. Osmanlı İmparatorluğu’nun en geniş sınırlarından bugünkü Türkiye’ye kadar olan küçülme Trabzon için de geçerli oldu. Hatta Türkiye içinde kentin eski önemine denk düşecek diğer kimi kentlere davranılan cömert yaklaşımlar Trabzon için sergilenmedi. Erzurum, Sivas kongrelerinde ve Meclis’te Mustafa Kemal Atatürk’e muhalifliği, öte yandan bölgede Rus işgali yıllarında Rumların yeni bir Pontus devleti kurma hayalleri, Trabzon il haritası oluşturulurken Cumhuriyetin ilk hükümetlerine ve Atatürk’e olumsuz etkide bulunmuş, kentin olabildiğince küçük il sınırlarıyla bölgedeki merkez olma gücü azaltılmaya çalışılmıştır. Bu yüzden Rum çetelerinin son barınağı olan Santa Vadisi ve köyleri Zigana Dağları’nın kuzeyinde kalmalarına karşın Gümüşhane’ye bağlandı.
Trabzon ve yöresi Kral Mitridates’in kurduğu Pontus (Karadeniz) Devleti sınırlarında uç bir bölgedir. Bu “uç bölge” olma kaderi daha sonra Roma, Bizans döneminde de sürer. Daha sonra da Osmanlı döneminde derebeyleri güçlerini korudu. Osmanlı, Bizans’tan çok az değişikliklerle alıp uyguladığı tımar sistemi, Trabzon’da eski yarı bağımsız önde gelenlerin korunmasına, daha doğrusu etkinliklerini bu kez Müslümanlık ve Osmanlılık döneminde sürdürmelerine yol açtı. 1461’den sonra bölgenin etkin ailelerinin birçoğu Müslümanlaşarak yine etkinliklerini sürdürdüler. Trabzon “Uç bölge” olma özelliğinden dolayı Bizans’tan başlayan bölgeye sürgün yerleşmelerde hep savaşçı, mücadeleci topluluklar öne çıkar.

Günümüze kadar gelen aileler
Daha M.S 6. yüzyılda Tuna boylarında savaşçı bir Türk boyu olan Kıpçaklar, çok sonraları Osmanlı döneminde Arnavutluk’ta isyan çıkarıp asi derebeyleri Arnavutlar, savaşçı bir Türk boyu olan Çepniler, bölgenin en eski halkı diye adlandırılan Tzan, yani Çanlar Doğu Karadeniz’e yerleşti. 1880 yılında Osmanlı Valisi Sırrı Paşa, 13 Eylül tarihli bir raporunda önde gelen aileleri sıralar. Örnek vermek gerekirse, günümüzde bölgede halen varlığını sürdüren kimi ailelerin atalarının bunlar içerisinde olduğu görülür: Bahadıroğulları -Baduroğulları- (Vakfıkebir), Baltaoğulları (Rize), Cordanoğulları (Hopa), Ekşioğulları (Rize), Hacısalihoğulları (Tonya, Akçaabat), Kalcıoğulları (Akçaabat), Kuğuoğulları (Görele), San Alioğulları (Of), Telatoroğulları, Tuzcuoğulları (Rize), Bayraktaroğulları (Giresun), Hazinedaroğulları (Ordu), Şatıroğulları (Yomra), Tüysüzoğulları (Rize-Arhavi), Silahtaroğulları, Kasapoğulları (Gümüşhane), Üçüncüoğulları (Torul), Yakupoğulları (Kürtün).




Trabzon gibi geçmişte bir imparatorluk başkenti olan 1461’den sonra Osmanlı’nın Anadolu eyalet sistemi içinde çoğu zaman bölgenin eyalet başkentliği yapmış bir kentin, Cumhuriyet döneminde il yapılırken kendine bağlı eski ilçe yeni illerden daha az bir toprakla sınırlandırılmış olması, örneğin Artvin’den, Gümüşhane’den, Giresun’dan ve Ordu’dan daha küçük bir il sınır büyüklüğüne sahip olması dikkat çekicidir.
Trabzon “Uç bölge” olma özelliğinden dolayı bölgeye sürgün yerleşmelerde hep savaşçı, mücadeleci topluluklar öne çıkar
Stratejik önemi oldukça fazla
Trabzon kendi bölgesinde stratejik bir merkezdir. Trabzon Bizans döneminden beri eyalet, başpiskoposluk, ticaret merkezi, liman ve İpek Yolu kapısı olma özelliğiyle hep yaşadı. I. Dünya Savaşı öncesi Trabzon’un stratejik önemi F. Engels’in “Doğu Sorunu” ile ilgili bir yazısında dile getirildi: “Karadeniz’e yapılan bir başka önemli ticaret daha var. İstanbul ve özellikle Asya Türkiye’sinde Trabzon, Asya içlerine, Fırat ve Dicle vadisine, İran ve Türkistan’a yapılan kervan ticaretinin başlıca pazarıdır. İki kentin Rum ve Ermeni tüccarları büyük ölçüde mamul İngiliz malları ithal eder. Bu mallar düşük fiyatları nedeniyle, hızla Asya’daki yerli sanayinin yerini alır. Böyle bir ticaret için Trabzon’un yeri başka noktalardan daha elverişli.”
 

Mal bulanındır

BELKIDE INSANLARIN ELINDE KALAN SON SEY UMUTLARIDI
Katılım
27 Nis 2018
Mesajlar
7,967
Tepkime puanı
9,650
Puanları
23
Konum
Yaşamın olduğu her yer
@vakko ustam bu sekil şartli tahliye yapiyiim..
Altin sikkelerden kolye yapip takanlarin mekanlari...
Verdigim bu adreslerden birini gezip resimli konusunu acarsaniz 50 yer daha yazarim arge gozlem bol resimli sunum istiyoruz.

Trabzon Eski Yunan Rum Köyleri Yerleşim Yerleri Agios Phokas Aziz Gregorios Agia Barbara Sturakia Peristeriota

Cevizlik köy - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1530, 1928 T-Kar, K: Mula [ Yun ]
1913y Tezk: (Gürgenli)
■ 9.7.1952'de Kokana köyüne bağlı Mula, Güneymula ve Avroy mahalleleri birleştirilerek Cevizlik adıyla köy oldu. SN
■ "Mula" yanlış olması lazım. "Mula" daha ziyade şimdiki Alazlı köyün eski adıdır. (Mula-Demırhısar-Alazlı) Cevizlik köyün eski adı ise "Mula" değil, "Mala" olması lazım. (Mala-Gürgenli-Cevizlik)
Çevreli mah Derecik - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1928 K: İlanoz [ Yun ]
Demirtaş köy - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1946 MYK: Fakelenta
1530, 1928 T-Kar, K: Fakelenza [ Yun ]
1913y Tezk: (Söğütlü)
Derecik bld - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1530, 1928 T-Kar, K: Bodamiya [ Yun potamiá "sulakyer" ]
1913y Tezk: (Gülistan)
Oğulkaya mah Derecik - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1530, 1928 T-Kar, K: Kalonya [ Yun kalonía "güzelce" ]
1913y Tezk: (Bekçiler)
■ Kolayna Karyesi (1530) :: Akçaabad Derecik kasabasına bağlı Oğulkaya Mahallesi, 1850 Öşür defterinde Akça-abad kazası, Seraderesi nahiyesinde “Kaloyna ve Kalonya Karyesi” olarak kayıtlıdır. Osmanlı Arşivinde, 1530 yılına ait, "Defter-i Hâkânî Dizisi: III, 387 Nolu Vilayeti Karaman ve Rum Defteri Cilt II ”de sayfa 726’da Akça-abad nahiyesinde “Kolayna Karyesi” olarak kayıtlıdır. Seddül Bahir
Uçarsu köy - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1530, 1928 T-Kar, K: Kokona [ Yun kókkino "kızıl, kızılcık" ]
1913y Tezk: (Alaca)
Yolbaşı mah Derecik - Akçaabat (Derecik bucağı) - Trabzon
1530, 1928 T-Kar, K: Xaraka [ Yun xarakiá "yarıklar, kanallar" ]
1913y Tezk: (Arkbaşı)
Acısu köy - Akçaabat - Trabzon
1876, 1928 S-Tr, K: Koryana [ Yun koríanno "kişniş" ]
1913y Tezk: (Gedikli)
■ Acısu köyü - Akçaabat - Trabzon 1850 Akçaabad ve Vakfıkebir Öşür defterinde ve 1876'da Kalanuma (Kalanima) Deresi Nahiyesinde ve 1928 sonrası Akçaabad'da Köy: Koryana adıyla kayıtlıdır. 1913'de teklif edilen adı Gedikli olan köyün, 1530 yılına ait, "Defter-i Hâkânî Dizisi: III, 387 Nolu Vilayeti Karaman ve Rum Defteri Cilt II ”de sayfa 726’da Akça-abad nahiyesinde kaydı yok. Koryana adını doğrudan hatırlatan tek bir köy daha doğrusu bir mezra var fakat Trabzon Livasında, Kürtün’ün doğusunda ki günümüzde Gümüşhane'ye bağlı Torul kazasında, 765’nci sayfada kayıtlıdır ve adı “Korya mezrası”dır. 1928 yılında adı Koryana olan Torul ilçesinin günümüzdeki adı Kirazlık köyüdür ve köyün adının prenses Anna'dan 'Kiria Ana' adından geldiği öyküsü bu köyde de mevcuttur. Evrenos Bey'in ikinci karısının da adı "Kiria Ana"dır. 1530 yılına ait bu Tahrir Defterinde Acısu (Koryana) köyünün bazı komşu köyleri şu şekilde kayıtlıdır; Kuzey komşu Kuruçam köyünün eski adı Muhula veya uzun “u” sesiyle Mūla köyüdür ve bu köy 1530 yılı, 387 Numaralı Tahrir Defterinde bu bölgede 726’ncı sayfada kaydedilmiş. Aynı şekilde Acısu köyünün hemen doğusunda bulunan ve eski adı “İpsil” olan köyün adına karşılık, 1530 kaydında 726’ncı sayfada “İpziye” biçiminde kayıtlı olan bir köy adı var fakat yine 726’nci sayfada “Rahnovi-ipsil karyesi” adında başka bir köy daha var ki bu iki köyün birleşiminden oluşan bu köy İpsil'in asıl kaydıdır. Bu köyün hemen altındaki Ambarcık köyü’nün eski adı “Vayton”dur ki 1530 yılına ait aynı defterde sayfa 726’da adı hiç değişmemiş olarak “Vayton” biçimindedir. Aynı defter sayfa 726’da Koryana adına en yakın isim olarak “Kolayna karyesi”adı var. Fakat aslında Akçaabad coğrafyasında “Kolayna” adında bir köy var, bu isim Akçaabad Derecik kasabası, Oğulkaya mahallesi’nin ki eski adı aynı zamanda “Kalonya” olarak da yazılır, ve 726’ncı sayfada kayıtlıdır. Biraz daha güneyde ve 727’nci sayfada kayıtlı “Kaloyani-çomya” karyesi/köyü’de “Kolayna” ismine çok yakın fakat daha aşağı bölgede bulunuyor. Bunlarla birlikte, Akören köyü eski adı “Çarşuda” 726’nci sayfada “Çaşıda karyesi” olarak, Oğulkaya’nın yanında bulunan eski adı “Haraka” olan Yolbaşı mahallesi’nin 726’ncı sayfada aynı şekilde “Haraka karyesi” olarak kayıtlıdır. Kısaca Acısu köyü’nün eski adı olan Koryana adı 1530 yılında Akçaabad nahiyesinde görünmüyor. Bu arazi taraması sonucunda Acısu köyü'nün hemen doğusunda 726. sayfada kayıtlı olduğunu gördüğümüz iki köy ismi beraber yazılmış olan “Rahnovi-ipsil karyesi"ndeki "Rahnovi" köyü Koryana yani Acısu köyünün 500 yıl önceki adı olmaya tek adaydır. Koryana'da 1840 yılına ait nüfus kaydında 14 Müslüman Türk aile, 1850 yılında ait Akçaabad ve Vekfıkebir Öşür defterinde Koryana'da tamamı 33 hane Müslüman Türk nüfusu kayıtlıdır. Keliminen kökeni net değildir sadece eski Grekçe olduğunu söyleyebiliriz. Kesin doğru okunuşunu bilemediğimizden birkaç ihtimali şu şekilde sıralayabiliriz. Grek dilinde “Kolayna” daha doğrusu “KOLAİNA”teriminin anlamı; Altın sikkelerden yapılmış kolyedir. Yalnız çok sayıda altın sikkeden yapılır ki bu kolye neredeyse tüm gövdeyi kapsar. Yukarıda bahsedilen “Kişniş” ise “Coriander (κολίανδρο)” biçimindedir yani aynı kelime değildir. Büyük ihtimalle doğru isim “Koriane” terimi daha doğrusu “Coriane” ya da “Coreana” yazılışıdır. Eğer bu “Coreana” (KaoRIY-NAH) kelimesi ise bu eski Grekçede “Bakire” demektir. Bakire'nin Meryem Ana'yı sembolize ettiğini biliyoruz. Ya da “Davul” anlamına gelen “Corian” köküne (-v/n) birinci ve ikinci –i tekil çekim eki ile “Coriann(u)” yani “Davul-u” anlamına gelir ki bunun köy adı olarak çok anlamı yok. Eskiden Metinganiya Köyleri diye anılan 8 köyün en büyüğüdür. Şinik, Ortalan, Ambarcık, Kuruçam, Arpacılı köyleri ve oldukça yüksek tepelerle çevrilidir. Ortalama yükseltisi 600 rn dolayındadır. Köyün güneyi, Karadağ eteklerine dayanır. Nesi, Düzmahalle, Kumsal, Horoften, Raşi, Guney, Kıran adı verilen semtlere' ayrılmıştır.
 
Üst