Turko
Uzman
- Katılım
- 19 Ağu 2016
- Mesajlar
- 3,303
- Tepkime puanı
- 3,401
- Puanları
- 23
Telekom emeklisi bir amcamız var. Her Ramazan da yazlığa gelirdi rahmetli hanımı ile. Orucu tutar dinlenir bayramın ilk günü akşam vakti ayrılırdı . Ben o aralar deli gibi cihaz alıyorum . Yaylaya yazlığa çıkıp arazide deniyorum bahçede deniyorum. Odada havada karada len denemediğim yer yok. Deli gibi kaynak ayırmışım akıllara zarar . Al sat al sat satılmadı mı at gitsin ver gitsin. Bir gün yine cihaz aldım alan tarama resistive ve çubuk kombinasyonlu. PTT kargo gelecek gelmedi gitti. İhtiyar arıyor hadi gel hadi gel . Diyemiyorum da kargo bekliyorum. Fırça atmasın diye. Neyse rötar lı çıktım yaylaya. Baktım o amcamız da gelmiş yine. Hoş beş sohbet vs . Ertesi gün açtım kutuyu cihazı kuruyorum ihtiyar yakaladı yine mi dedi cihaz. Dedim bu sefer tamam işinde ol dedim. Sen dedi kumda oyna . Vitaminken ben çatal çubuk ile dağlara taşlara fısıldıyor dum. Yine kavga çıktı anam girdi araya . Ana kuzusu ben ana dedim babama birşey söyle . Hırs yapıyorum işin sonu kötüye gider. Ama dedi baban doğru söylüyor akşam giderdi sabah geldiğinde dolu gelirdi hiç boş geldiğini görmedim. La ilahe illallah daaa. Amca kenardan seslendi yiğenim sen ne arıyorsun. Dedim amca napcan anlamazsın. Belki dedi anlarım sen anlat. Dedim altın arıyorum. Niye dedi ihtiyacın mı var . Yok dedim hırs yaptım. Ben eğitimini aldım o işin. Öyle bulamazsın dedi. Alla alla neymiş eğitimi nerde aldın kimden aldın niye bulamıyorum niyeymiş dedim . Ben dedi radyestesi ve bio enerji uzmanıyım. Dedim sen Telekom dan emekli degilmisin zayıf akımcı. 75 ne geldin benimle kafamı buluyorsun. Tabi o dediği şeyleri bilmiyorum ben. Yok dedi ciddiyim. Amca dedim dur hele cihaza bir bakayım sonra konuşuruz. Tamam dedi ben uğraştım 2 gün dağ taş bahçe kan ter içinde çözemedim yine . Sabah gel dedi hadi balığa gidelim sana dedi gösterecek lerim var. Gittik balığa salladik oltaları oturduk kenara yaktık c... ları ben kara kara düşünüyorum yine. Sence dedi benim oltama peş peşe beklemeden her attigimda suya düşer düşmez balık gelme olasılığı nedir. Dedim mümkün değil. Var mısın iddiaya varım. Neyine cihazını alırım dedi. Bastım kahkahayı. Dedim tamam. 6 kez peş peşe olta attık. Her attığımızda 10 sn içinde balık tuttu. Yaşadığım şoku anlatamam. Dedim bana bunu izah et. İmkansız dedim bu . Kurallara bilime matematiğe aykırı. Doğaya aykırı. Çok basit dedi Allah vergisi diyip avuç içlerini gösterdi. Ne demek bu dedim. Hadi dedi gidelim eve senin beline bir bakayım. Aaaa lan belim ağrıyor benim aylardır benden başka kimse bilmez nasıl bildin. Eve gidene kadar okudum korkudan . Girdik eve uzan dedi kanepeye. Yok dedim daha neler imkansız olamaz dedim tedavi mı edecen. Evet dedi uzan. Uzandım tabi ukala tavırlar var bende pis pis gülüyorum . Abiler o amca sağ avcunu belimin üzerine getirip biraz canın yanacak demesiyle elektrik sesi duydum hani manyeto çakmak cakinca çıkan ses varya aynen o sesi. Belime bir acı saplandı sanki bıçak. Yükleme yapacağım sık dişini dedi hangi diş felç geldi sanki gözümü oynatamadim. Şimdi dedi geri alacağım . Ayağa bir kalkmışım roket roket ne ağrı ne kramp . Sanki fıtık hiç olmamış. Yeniden doğmuş gibi. Şok tayim. Bana dedim altını anlat . Çubukları al gel bahçeye altın da getir. Hemen alysans küpe ne bulduysam kaptım fırladım dışarı. Sakla gel dedi . Sakladım. Buldu sakladım yine buldu ağaca koydum yine buldu yastığın altına yine cebimde yine. Amca dedim kimsin sen anlat hele bana. Bir gün altyapı montaja gidiyor ekibi ile birlikte zayıf akımın kendisini etkilemediğini bir şekilde belli bir orana kadar elektriğin sanki vücudundan akıp gittiğini fark ediyor. Müdürü ile paylaşıyor durumu müdürü amirine vs Ankara'dan bir doktor bulup ona gönderiyorlar adam bakıyor herşey normal ama vücutta farklı bir akım var geçmiş zaman tamda hatırlamıyorum detayları neyse ... Doktor Rus meslektaşı ile görüşüyor bu işlerle uğraşan gönder bana diyor. 2 yıl boyunca Rusya da radyestezi ve bio enerji kontrolü adı altında eğitim alıyor aldığı bütün eğitimleri çubuk ile uyguluyor. Sonra doktor çubuğa gerek olmadığını avuç içleri ile tespit yapabildiğini fark ediyor. Çeşitli hastalar getiriyor. Akciğer kanseri , kalp yetmezliği , kan damar hastalığı olan vs . Getiriyor hastayı bak bakalım neyi var diyor bizim amca sayıyor hastalıkları. Rusya da kalıp devam etmeyi düşündüğü zamanlarda bir kız çocuğu getiriyor doktor bak diyor neyi var bakıyor kemik erimesi ben diyor iyilestiririm bu çocuğu doktor diyor kademe L bilmem kaç imkansız . Kıza 2 ay boyunca enerji veriyor kızın değerleri düzelmeye başlıyor hastalık ile alakalı ilaçlara olumlu tepki vermeye başlıyor. Bizim amcaya dank ediyor. Bu diyor Allah'ın lütfu dönüyor hemen vatana emekli oluyor 20 yıl boyunca hiç bir beklentiye girmeden yardım isteyen herkese koşuyor. En son tansiyon hastalığı çıkıyor kendisi için uğraşıyor bakıyor işe yaramıyor o işte de emekli ediyor kendisini. Söylediği cümle aynen şöyle...
Çubuk senin uğraştığın işte sadece aracı. Sende yoksa baskın gelecek olan enerji işe yaramaz hiç birşey. Ben oltaya enerji verip balığı bile çekiyorum. Sen nasıl bulmayı düşünüyorsun altını dedi. O mevzudan sonra bende çubuk işi sadece arazide ilk 10 dk oldu. Tepki verdimi tamam işaret varmı var. Param var mı varsa...sokuyorum kepçeyi deşiyorum heryeri mevzu kapanıyor. Fazla zorlamaya gerek yok bazı şeyleri.
Umarım faydası olur çubuk işine gönül veren herkese.
Çubuk senin uğraştığın işte sadece aracı. Sende yoksa baskın gelecek olan enerji işe yaramaz hiç birşey. Ben oltaya enerji verip balığı bile çekiyorum. Sen nasıl bulmayı düşünüyorsun altını dedi. O mevzudan sonra bende çubuk işi sadece arazide ilk 10 dk oldu. Tepki verdimi tamam işaret varmı var. Param var mı varsa...sokuyorum kepçeyi deşiyorum heryeri mevzu kapanıyor. Fazla zorlamaya gerek yok bazı şeyleri.
Umarım faydası olur çubuk işine gönül veren herkese.