- Katılım
- 20 Haz 2017
- Mesajlar
- 227
- Tepkime puanı
- 7
- Puanları
- 3
--- GÖKTÜRK HÂKÂNI KAPGAN KAĞAN ---
... (D : 665 --- Ö : 22 Temmuz 716) ...
Dostlarım!
Bugün vefat yıl dönümü olması sebebiyle, size, Göktürk Hâkânı KAPGAN KAĞAN'dan bahsedeceğiz.
Ağabeyi İLTERİŞ KAĞAN'ın ölmesi üzerine 27 yaşında, Göktürk Devleti'nin başına geçen Kapağan Kağan, Türk tarihinin önemli ve büyük devlet Başkan'larından biri olup aynı zamanda BİLGE KAĞAN'ın da amcasıdır.
Kapgan Kağan'ın Göktürk Devleti'nin başında görev yaptığı sürece yürüttüğü devlet politikasına 3 temel ilke hakimdi :
--- Çin'i devamlı baskı altında tutmak.
--- Çin'de dağınık bir şekilde yaşamakta olan Türkleri, Anavatan'a (Ötüken) çekmek.
--- Asya Kıtasında ne kadar Türk yaşamaktaysa hepsini Göktürk Birliği çatısı altında toplamak.
Genç, gözüpek ve ve aktivasyonu da çok ileri derecede olan Kapğan Kağan, seferler ve zaferler serüvenini, 693 yılında Çin'e bir baskın yaparak başlattı. Taarruzları ile Ling - Çu eyaletini şiddetli bir şekilde sarstı ve aynı yıl bu bölgeye, 7 sefer daha düzenledi.
Ki - Tan'lar ile Çin arasındaki ihtilafı kendi ülkesi lehine dönüştürerek ve yeni bir strateji belirleyerek Çin'in T'ang Hanedanı imparatoriçesi olan Wu'yu destekledi.
696 yılının Ekim ayında Ki-Tan'lara, Hopei bölgesinde çok ağır bir mağlubiyet tattırınca, Kapğan Kağan, imparatoriçe Wu'dan bazı isteklerde bulundu.
Kapgan Kağan bilahere 698'de, Yenisey bölgesindeki Kırgız Türk'lerinin üstüne bir sefer düzenledi ve tamamen Kırgızları kendi hükümranlığı altına aldı.
O, 697 yılında Ordu ve İdare teşkilatını yeniden yapılandırdı ve 698 yılında Çin'in 5 eyaleti üzerine 30 defa sefere çıktı. Bu savaşlarda 100.000 kişilik Çin Ordu'sunun karşı koyan tüm kuvvetleri yok edildi. At sürüleri ve bol ganimetler elde edildi.
Bu zaferden sonra kendinden emin bir şekilde Ötüken'e dönerken, yolda Oğuz'ların bir kolu olan Bayırkular'ın pususuna düştü ve üzerine atlayan bir Bayırkular'lı tarafından 22 Temmuz 716 tarihinde öldürüldü.
Bayırkular'lar o sıralarda Çin ile yakın temas halinde idi. Çünkü bu süikast sırasında Çin Elçisi de onlarla birlikteydi.
Hatta daha vahim bir rivayete göre Kapağan Kağan'ın kesilen başı bu elçi tarafından Çin'e götürülmüştür.
Kapgan Kağan'ın ölümü üzerine, devletin başına oğlu İNAL geçti. Bilahere İnal'ı deviren BİLGE KAĞAN ise amcasının yerine GÖKTÜRK Devleti'nin başına geçti.
Bilge Kağan Kitabelerinde ise Kapğan Kağan dönemine ilişkin bazı önemli ipuçlarına rastlamaktayız. Mesela; Göktürk Hakanlığının kazan gibi kaynamakta olduğu nu Göktürk Kitabelerinden anlamaktayız. Şöyle ki :
"".........Amcam Kağan'ın idaresi karışıklık içine düştüğü, halkta ikilik ortaya çıktığı zaman......."".
Fakat bu olaylardan ziyade, Oğuz'ların isyanı, Göktürk Devleti'nin bünyesinde derin yaralar açtı. Bunun en önemli sonucu olarak da Karluklar, Türgişler ve Maveraünnehir, Göktürk Hakanlığından tamamen koptular.
Oğuz'ların 714 yılının son baharında başlayan ayaklanmaları da hayretle karşılanmış ve Kitabelerde bu hususta da şöyle denmektedir :
"".........Dokuz Oğuz kavmi kendi kavmim idi. Gök ve yer karıştığı için düşman oldu....""
Netice itibariyle tarihte hep dünyaya nizam vermeye çalışmışız ama o devrin düşman güçleri hep bizi içten birbirimize düşürmüşlerdir.
Böylece, dış baskılarla sindirilemeyen Türkler, tarih boyunca hep içerden birbirine düşürülmek suretiyle, Türk devletleri büyük zaaflara uğratılmıştır aynen 15 Temmuz 2016'da olduğu gibi.
.
... (D : 665 --- Ö : 22 Temmuz 716) ...
Dostlarım!
Bugün vefat yıl dönümü olması sebebiyle, size, Göktürk Hâkânı KAPGAN KAĞAN'dan bahsedeceğiz.
Ağabeyi İLTERİŞ KAĞAN'ın ölmesi üzerine 27 yaşında, Göktürk Devleti'nin başına geçen Kapağan Kağan, Türk tarihinin önemli ve büyük devlet Başkan'larından biri olup aynı zamanda BİLGE KAĞAN'ın da amcasıdır.
Kapgan Kağan'ın Göktürk Devleti'nin başında görev yaptığı sürece yürüttüğü devlet politikasına 3 temel ilke hakimdi :
--- Çin'i devamlı baskı altında tutmak.
--- Çin'de dağınık bir şekilde yaşamakta olan Türkleri, Anavatan'a (Ötüken) çekmek.
--- Asya Kıtasında ne kadar Türk yaşamaktaysa hepsini Göktürk Birliği çatısı altında toplamak.
Genç, gözüpek ve ve aktivasyonu da çok ileri derecede olan Kapğan Kağan, seferler ve zaferler serüvenini, 693 yılında Çin'e bir baskın yaparak başlattı. Taarruzları ile Ling - Çu eyaletini şiddetli bir şekilde sarstı ve aynı yıl bu bölgeye, 7 sefer daha düzenledi.
Ki - Tan'lar ile Çin arasındaki ihtilafı kendi ülkesi lehine dönüştürerek ve yeni bir strateji belirleyerek Çin'in T'ang Hanedanı imparatoriçesi olan Wu'yu destekledi.
696 yılının Ekim ayında Ki-Tan'lara, Hopei bölgesinde çok ağır bir mağlubiyet tattırınca, Kapğan Kağan, imparatoriçe Wu'dan bazı isteklerde bulundu.
Kapgan Kağan bilahere 698'de, Yenisey bölgesindeki Kırgız Türk'lerinin üstüne bir sefer düzenledi ve tamamen Kırgızları kendi hükümranlığı altına aldı.
O, 697 yılında Ordu ve İdare teşkilatını yeniden yapılandırdı ve 698 yılında Çin'in 5 eyaleti üzerine 30 defa sefere çıktı. Bu savaşlarda 100.000 kişilik Çin Ordu'sunun karşı koyan tüm kuvvetleri yok edildi. At sürüleri ve bol ganimetler elde edildi.
Bu zaferden sonra kendinden emin bir şekilde Ötüken'e dönerken, yolda Oğuz'ların bir kolu olan Bayırkular'ın pususuna düştü ve üzerine atlayan bir Bayırkular'lı tarafından 22 Temmuz 716 tarihinde öldürüldü.
Bayırkular'lar o sıralarda Çin ile yakın temas halinde idi. Çünkü bu süikast sırasında Çin Elçisi de onlarla birlikteydi.
Hatta daha vahim bir rivayete göre Kapağan Kağan'ın kesilen başı bu elçi tarafından Çin'e götürülmüştür.
Kapgan Kağan'ın ölümü üzerine, devletin başına oğlu İNAL geçti. Bilahere İnal'ı deviren BİLGE KAĞAN ise amcasının yerine GÖKTÜRK Devleti'nin başına geçti.
Bilge Kağan Kitabelerinde ise Kapğan Kağan dönemine ilişkin bazı önemli ipuçlarına rastlamaktayız. Mesela; Göktürk Hakanlığının kazan gibi kaynamakta olduğu nu Göktürk Kitabelerinden anlamaktayız. Şöyle ki :
"".........Amcam Kağan'ın idaresi karışıklık içine düştüğü, halkta ikilik ortaya çıktığı zaman......."".
Fakat bu olaylardan ziyade, Oğuz'ların isyanı, Göktürk Devleti'nin bünyesinde derin yaralar açtı. Bunun en önemli sonucu olarak da Karluklar, Türgişler ve Maveraünnehir, Göktürk Hakanlığından tamamen koptular.
Oğuz'ların 714 yılının son baharında başlayan ayaklanmaları da hayretle karşılanmış ve Kitabelerde bu hususta da şöyle denmektedir :
"".........Dokuz Oğuz kavmi kendi kavmim idi. Gök ve yer karıştığı için düşman oldu....""
Netice itibariyle tarihte hep dünyaya nizam vermeye çalışmışız ama o devrin düşman güçleri hep bizi içten birbirimize düşürmüşlerdir.
Böylece, dış baskılarla sindirilemeyen Türkler, tarih boyunca hep içerden birbirine düşürülmek suretiyle, Türk devletleri büyük zaaflara uğratılmıştır aynen 15 Temmuz 2016'da olduğu gibi.
.
Bu dönemde bile yaşıyoruz haklısın .. İnşallah güzel yerlere doğru gidiyoruz .