Hadislere göre kiyamet alametleri

 

Kafkaslı

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
3 Nis 2016
Mesajlar
2,931
Tepkime puanı
3,740
Puanları
23
Kur'an-ı kerim'in önemi insanlar tarafından unutulacak,

• Cihad ve irşad faaliyetleri terkedilecek,

• Namaz kılınmayacak,

• Zekât angarya kabul edilecek,

• Fâiz yemeyen kimse kalmayacak,

• Büyük bir bereketsizlik olacak,

• Gasp hadiseleri çoğalacak,

• Liderliğe elverişli kişiler azalacak,

• Seviyesiz ve şahsiyetsiz kişiler idareci olup başa geçecek,

• Fâsıklar toplumun efendisi hâline gelecek,

• Ahmak ve alçaklar dünyanın en mutlu insanları olacak,

• Anne-babaya isyan edilip erkekler hanımlarının emrine girecek,

• Akrabalık bağları kesilecek,

• Sonra gelenler geçmişlerine lânet okuyacak,

• Akşam mümin olarak yatan kişi sabah kâfir olarak kalkacak; sabah mümin olarak kalkan kişi akşam kâfir olacak,

• Yalancılar tasdik edilip doğru konuşanlara itibar edilmeyecek,

• Kitapların sayısı artacak,

• Başa geçen âmirler halka zulmedecek,

• Şerrinden korkulan kimselere itibar edilecek,

• Ticareti dürüst olmayan kimseler ele geçirecek,

• İş ehil olmayanlara verilecek,

• Emanet kelepir kabul edilecek,

• Aza kanaat edilmeyecek, çok ile de doyulmayacak,

• Yağmurlar yıldırımlar çoğalacak,

• Zelzeleler artacak,

• Madenler yok olacak,

• Mescidler süslenmekle birlikte ibadete önem verilmeyecek,

• İnsanlar mescidlerle birbirine karşı övünecekler,

• Câhiller aynı zamanda dürüst olmayan zâhidler türeyecek,

• Sadece din dışı ilimler öğrenilecek,

• Âni ölümler çoğalacak,

• Erkekler erkeklerle, kadınlar kadınlarla yetinecek,

• Kadınlar her hususta ön plâna çıkarılacak,

• Erkekler kadınlara benzemeye çalışacak,

• Açıklık çıplaklık yayılacak,

• Fuhuş ve hayâsızlık çoğalacak...

Şimdi insafla, vicdanla bir düşünün, bu alâmetlerden çıkmayan var mı? Bunlar çıktığına göre nasıl tedbirli, dikkatli olmamız lâzım. Hazret-i Allah'a nasıl kaçmamız, sığınmamız lâzım. İşte bunu bize öğretiyorlar.
 

Kafkaslı

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
3 Nis 2016
Mesajlar
2,931
Tepkime puanı
3,740
Puanları
23
Bismillahirrahmanirrahim
"Allah-u zül-celâl vel-kemâl Hazretleri'ne; O'nun sevdiği ve beğendiği şekilde bitmez-tükenmez hamd-ü senâlar olsun.
Peygamberimiz Efendimiz'e, onun diğer peygamber kardeşlerine, hepsinin Âl ve Ashâb-ı kiram'ına, etbâına, ihsan duygusuyla kıyamete kadar onlara tâbi olup izinden gidenlere; sonsuzların sonsuzuna kadar salât-ü selâmlar olsun."


Muhterem Okuyucularımız;
Şeyhü'l-Ekber Muhyiddîn İbnü'l-Arabî -kuddise sırruh- Hazretleri "Fusûsü'l-Hikem" adlı eserinde şöyle buyurmuşlardır:
"Bu ilim ilm-i billâhın âlâsıdır. Bu ilim, ancak peygamberlerin ve velilerin sonuncusuna verilmiştir." (Sh: 43)
Hazret beyanında "Hazret-i Allah bir ona vermiş, bir ona vermiş. Başkasına bu ilmi vermemiş." buyuruyor. Beşeriyetin anlayacağı ilim değil.
Allah-u Teâlâ, Resulullah Aleyhisselâm'a verdiğini ona da vermiş. O, ilmi Hakk'tan almış, nurunu Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-inin nurundan almış. O, ezelde Âyân-ı sâbite'de öyle idi.
Evliyâullah'ın "Has ilmullah" diye tarif buyurduğu ilim işte budur. Zâtına mahsus bir ilimdir. Bu ilim bugün indi. Hakka'l-yakîn ilmin özü de budur. Görünen ve bilinen bir ilim değildir. Diğer ilimler bunun yanında sözüdür. Oraya inemediği için sözde kalmış. Yani kemikte kalmış, iliğe inememiş.
Buradan da anlaşılıyor ki ilmin özü Hâtemü'l-velî'ye verilmiş. Öz nedir? Hazret-i Allah. O özü biliyor, diğeri kabuğu biliyor. Öz ayrı, kabuk ayrıdır.
"Biz ona tarafımızdan has bir ilim öğrettik." (Kehf: 65)
Buyurulan ilimdir. Mârifetullah ehli "Ulü'l-elbâb" olmasına rağmen, bu onun özüdür.
Binaenaleyh bulunduğunuz yolun kıymetini bilin; Allah-u Teâlâ'ya şükredin, ihlâsınızı artırın, niyetiniz hâlis olsun.
"Allah'ım sana sonsuz şükürler olsun, sen bizi sevmişsin seçmişsin, sahneye koymuşsun."
Hayat boyunca Allah-u Teâlâ'dan bunun gayretini isteyeceksiniz. "Ben yapıyorum!" demeyeceksiniz, yaptırana şükredeceksiniz.
Allah-u Teâlâ'ya yönelmiş temiz bir kalp ile gayeniz rızâ-i Bârî'yi tahsil olsun, nûrun yayılması, küfrün kalkması olsun.
Binaenaleyh değersiz basit dünya için neler oluyor, neler oluyor! Basit, değersiz bir dünya için neler oluyor, neler kaynıyor!
Kimini şeytan çeviriyor. Kimine oradan giriyor, kimine buradan giriyor, yoldan çıkarıyor ve ebediyat gidiyor.
"Onların kalplerinde hastalık vardır. Allah da onların hastalıklarını artırmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle onlara elem verici bir azap vardır." (Bakara: 10)
Âyet-i kerime ile işaret buyurulan bu korkunç hastalıklar, tedavi edilmezse insanın ebedî ahiret hayatını öldürdüğü için çok tehlikelidir.
Kin, kibir, gadap, şehvet, haset, riyâ, tamah, ucb, maksat, menfaat gibi kötü sıfatlar kalp hastalıklarıdır.
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde:
"Kötülüklerin zâhir ve bâtın olanlarından (açığından gizlisinden) uzak bulununuz." buyuruyor. (En'âm: 151)
Daha önce de beyan ettiğimiz gibi Tarikat-ı aliye bir hastahanedir. Bu hastalıkların izalesi için, tedavi için. Bir salik intisap ile bu hastalıklardan temizlenmeye çalışır, ihlâsını muhafaza ettikçe bu yolda ilerler. Muvaffak olduğu kadarıyla gayesine ulaşır. Ahirette bu ihlâs ve niyetine göre alır.
Ancak bir kimsenin ihlâsı ortadan kalkarsa, niyetini bozar, maksat menfaat arzusuna dalarsa, artık o yolunu değiştirmiştir. Kalbi bozulmuştur.
Bu gibileri Hazret-i Allah tasarrufundan ayırıyor.
"Onlar Allah'ı unuttular, Allah da onları unuttu. Münafıklar fâsıkların tâ kendileridir." (Tevbe: 67)
Zira Hazret-i Allah sevdiği seçtiği kulunu hıfz-u himayesinde, tasarruf-u ilâhiye'sinde bulundurur. Korur ve muhafaza eder. Diğerleri ise hıfz-u himayeden çıktığı için şeytan yuları takar, alır götürür.
Bu ay yayınladığımız dergi üç bölüm üzerinde bulunmaktadır: Birincisi; Hazret-i Allah'a dairdir. Has ilmullahı tarif etmektedir. İkincisi; yoldan kayanların durumu, Hakk'a hasım kesilenlerin alametleriyle, tutulanların ve lütfa mazhar olan önderlerin vasıfları. Üçüncüsü; Hazret-i Allah'ın lütfu, ihsanı, ikramı olan Hatemü'l-Evliyâ'ya dair Evliyâullah Hazerâtı'nın beyanları arz edilmiştir.

Bâki esselamü aleyküm ve rahmetullah.
 

Kafkaslı

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
3 Nis 2016
Mesajlar
2,931
Tepkime puanı
3,740
Puanları
23
İmâm-ı Rabbânî -kuddise sırruh- Hazretleri;

"Çünkü sondakiler, ilk asra ortada bulunanlardan daha yakındır. Onun boyasıyla boyanmıştır." buyuruyor.

Bu yol bidayetin, nihayetin birleştiği yoldur. İki kandilden birisidir. Aynı yoldur. Bu nazik ve hassas yolda ancak "Kalb-i selim" olanlar kurtulur.

Bu kaymalar neden oluyor? Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde buyurur ki:

"Onların kalplerinde hastalık vardır." (Bakara: 10)

Kalpler hastalandığı zaman yoldan uzaklaştırırlar.
Varlık günahların başıdır. Kişi kendisini beğenirse yetmiş senelik ibadeti o anda yok olur. Bunun için insan varlıktan çıkması, varlığından süzülmesi, varlığından sıyrılması, Var'a ulaşması gerek. Burada hep kendiliğinden kayıyorlar, yani yollarını değiştiriyorlar. Bu yolların değişmesi; varlık, benlik, menfaat, önderlik, liderlik gibi kendilerini beğenmekten ileri gelir.
Bunlar helâkiyetlerini kendileri seçmişlerdir.
 

nik

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
22 Şub 2015
Mesajlar
2,465
Tepkime puanı
1,457
Puanları
17
Yaş
64
Emeğine yüreğine sağlık üstadım
 

Gönül_Eri

Moderatör
Moderatör
Katılım
24 Kas 2018
Mesajlar
2,951
Tepkime puanı
3,852
Puanları
23
Konum
Galatia
Sağolsun Kafkaslı ustam çok güzel şeyler yazmış Allah razı olsun. Peki bunca bela ve musibet yakamızı bırakmıyorken çözüm ve çare olarak ne yapmalıyız ? Bu sorunun cevabı ile sizleri baş başa bırakıyorum. :

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurur:

“Allah Teâlâ Hazretleri (şu âyetle) ümmetim için bana iki emân indirdi: Sen aralarında olduğun müddetçe Allah onlara (umûmî bir) azap indirmeyecektir. Onlar istiğfarda bulundukları müddetçe, Allah onlara azâb etmeyecektir. (el-Enfâl, 33)

Ben aralarından ayrıldığımda, (Allâh’ın azâbını önleyecek ikinci emân olan) istiğfârı kıyâmete kadar ümmetimin yanında bırakıyorum.” (Tirmizî, Tefsîr, 8/3082)
¶ Allah Resulünden Ve Mevlanın kelamindan aldık kısaca çareyi reçeteyi. Lâkin bir hatırlatmada da bulunmadan edemiyeceğim, yine kaynağımız Yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim.

Sakın şeytan, Allâh’ın affına güvendirerek sizi kandırmasın.” (Lokmân, 33)
Allahu Teala cümlemizi kendinden mahrum bırakmasın.... Amin...
 
Üst