Manevi güçler

S:W:A:T

Editör
Katılım
11 Mar 2017
Mesajlar
863
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Konum
İtaly
Arkadaşlar Öncelikle Herkese Merhaba ,

Vakit buldukça artık bu şekilde konuları paylaşım yapacağım . Konular Kitaptan alıntı fakat benim el yazımdır. '


MANEVİ GÜÇLER


Definecilerin en çok sıkıntı duyduğu önemli husus ' Maneviyat Alanı' dır. Defineciler bu alanda çözemedikleri pek çok gizemli sorunla iç içe yaşamaktadır. Kazı yapan insanlarımızın çok büyük bir çoğunluğu manevi güçler hakkın ya hiçbir şey bilmemekte , ya da bildiği/bildiğini zannettiği şeylerin pek çoğu kulaktan kulağa yayılan bilgi ve rivayetlere dayanmaktadır. Bu konuda ki söylenti ve rivayetlerin çok yaygın bir biçimde defineciyi meşgul ettiğini gördüğümüz için, en sağlıklı kaynak eserlere başvurarak ve bu alanda çevremizdeki söz sahibi kişilerle görüşerek, doğru olan bilgileri bu kitapta toplamaya çalıştık diye devam eder arkadaşlar çok net bilgiler ...

Define arama işi özellikle iki alanda uzman görüşü gerektirmektedir. Bunlardan birincisi teknik alandır . Dedektör , çubuk vb. aletlerin çalışma sistemleri ve kullanımı uzman kişiler olmadan elde edilememektedir. İkincisi ise ; din alanıdır. Bu sahada o kadar çok rivayet ve uydurma söylemler yaygındır ki , dinlendikçe hayret ve şaşkınlığa düşmemek elde değildir.

Defineci , manevi alana ait varlıklar ve tesirleri hakkında ilme dayalı bir bilgiye sahip olmadığı için de , çalışmasını daima yanılgı içinde sürdürmekte çoğu kez de başarısızlığını onlarla olan ilişkisinin sağlıksız olmasına bağlamaktadır. Öyle ki teknik alanda kullanılan basit ve işlevsel olarak yeterli olmayan dedektör , çubuk , şakül vb. kullanan defineci başarısızlığa uğradığında , son olarak da manevi alanla bağlantılı bir çalışma sürdürmektedir. Burada yapılan çalışmanın gerekçesi ise definenin '' bekçili '' olup olmadığı ve varsa ne yapılması gerektiğidir.


Manevi sahayla definenin bağlantısı, zihinleri en çok meşgul eden sıkıntılı alandır . Defineci bu sıkıntıdan kurtulabilmek ve aradığını bulup başarıya ulaşabilmek için elbette ki öncelikle bu alanda başarıya ulaşması gerektiğini çok iyi bilmektedir.

Bazen '' Bekçi '' bazen de '' Efendi '' tabir edilen definenin ve define alanının bekleyenleri olduğunu düşünen defineci çoğu kez peşin olarak kabul etmektedir. Bu sıkıntıyı giderebilmek için de ilk iş olarak bu sahada şöhret olmuş ''
Hoca '' tabir edilen kişilere başvurmaktadır.

İlerleyen paylaşımlarım da bekçi ve efendi tabirleri ile birde bunlara dediğini yaptırdığını ifade veya iddia eden hoca, medyum ve bakıcı denilen kişilerin kimler ve de çoğu zaman nasıl insanlar oldukları daha detaylı bir şekilde anlatılacaktır. Ancak , gerek hastalıklara şifa aramada , gerek kayıp eşyaları bulmada , gerek muhtelif büyü ve tılsım olaylarında ve gerekse define arayıcılarının sıkça karşı karşıya kaldıkları bu mevzuda temel mesele olan '' Cin '' ve '' Cinciliğin '' çok iyi bilinmesi gerekmektedir .

Şimdi bunları sırasıyla görelim ;

Cin nedir :Duyularla idrak edilemeyen ve insanlar gibi ilahi emirlere uymakla yükümlü tutulan varlık türüdür. Bunlar duyularla idrak edilemezler. İnsanlar gibi şuur ve iradeye sahip bulunur , mümin ve kafir gruplarından oluşurlar. Cinlerin atalarına ''Can'' adı verilir.

İslam öncesi Arap toplumunun inancında ruhlar aleminin , iyi ve kötü güçlerin önemli bir yeri vardı. Bazı taş ve ağaçlarda,kuyu,mağara gibi yerlerde insan hayatına tesir eden ''Cin'' gibi varlıklar ifade edilirdi.

Cinlerin Mahiyeti: Cinlerin mahiyetleri , değişik varlık kalıplarına girerek görünmeleri , barındıkları yerler , insanlarla münasebetleri , iyi ve kötü tesirleri , onlara verilen isimler çeşitli dinlerde geniş bir biçimde ele alınmıştır .

Kur'an-ı Kerim'de verilen bilgilere göre cinler de insanlar gibi Allah'a kulluk etmek için yaratılmışlardır. Cinlere de peygamber gönderilmiş , bir kısmı iman etmiş , bir kısmı da kafir olarak kalmıştır. Cinler insanlara nispetle daha üstün bir güce sahiptirler. Mesela kısa sürede uzun mesafeleri kat edebilir , insanlarca görülmedikleri halde onlar insanları görür , insanların bilmediği bazı hususları bilirler. Bazı cinler Hz. Süleyman'ın ordusuna girerek onun emrinde hizmet etmiş , mabet , heykel , büyük çanak , kazan gibi nesnelerin yapımında insanlarla beraber çalışmışlardır.

Hadislerde de cinlerle ilgili bazı bilgilere rastlanmaktadır. Her insanın yanında bir cin bulunduğunu , cinlerin mü'minlere vesvese vermeye çalıştıklarını Hz. Peygamber ifade etmiştir.

Kulak hırsızlığı yapmak suretiyle gökten haber alan ve doğru yanlış öğrendiklerini , arkadaşları vasıtasıyla sihirbazlara veya kahinlerin kalplerine ulaştıran cinler için Hz. Peygamber '' Cinlerin Şeytanı '' ifadesini kullanır.

İslam alimlerine göre cinler '' Mutlak Gayp '' ı bilmemekle birlikte , uzun süre yaşadıkları ve meleklerden haber sızdırabildikleri için insanların bilemediği bazı hususlara vakıf olabilmeleri mümkündür. Bunun dışında cinlere ilişkin ayetleri yorumlayarak , cinlerin insanlar gibi doğan , yiyip içen , evlenip çoğalan , ölen ve hatta insanlarla ilişki kurabilen varlıklar olduğu alimlerin çoğu tarafından kabul edilir . Bazı kaynaklarda ; cinlerin yemek kokularıyla veya kemik vb. yemek artıklarıyla veyahut hayvan dışkısıyla ya da kendilerine özgü bir tarz da beslendikleri belirtilir.

Yine kaynaklar , cinlerin insan şeklini alabildikleri gibi hayvanlardan yılan , kedi , köpek ve inek şekline de girebildiklerini , dünyanın çeşitli bölgelerinde özellikle dağlık bölgelerde , harabelerde , çöllerde , çöplüklerde ve mezarlıklarda yaşadıklarını da kaydeder .

Hz. Peygamber'in , cinlerin insanlar üzerindeki etkilerinden kurtulmak ve onları tesirsiz hale getirmek için Felak ve Nas Surelerinin , ayrıca Ayetü'l-kürsi-nin ve Bakara suresinden bazı ayetlerin okunmasını tavsiye etmesi de insanların cinlerin faaliyetlerine karşı kendilerine savunabilecekleri şeklinde yorumlanmıştır.

Cinlerin insanlar üzerinde etkili olabileceğini benimseyenlerin bir kısmı bunun daha çok sihir ve büyü faktörlerinde ortaya çıktığını söyleyerek cinlerin bu nevi işlerde kullanılabileceğini ileri sürerler.

Manaları herkes tarafından anlaşılmayan '' HAVAS '' ve '' AZAİM '' türünden bazı metinlerin ( Dua-Çağrı-Davet vb. ) okunması yoluyla cinlerden faydalanma girişiminde bulunulmasına '' HÜDDAMCILIK '' , bu işlerde kullanılan cinlere de '' HÜDDAM '' denilir.

Cinlerin gaybı bildikleri ve her şeyden haberdar oldukları savunulmamalıdır. Allah-murad ettiği peygamberler hariç , kendi gayb bilgisine kimseyi ortak kılmamıştır. Zaten Kur'an geldikten sonra cinler eskisi gibi etkili olamamaktadır. Yine Kur'an'ın ve Hz.Peygamber'in hükmüne göre , Allah'a sığınanlara ve O'nun koruduklarına hiçbir zarar veremezler ''

Cinlerle ilgili diğer bazı görüşleri de burada vermek istiyoruz . Bunlar mekansız ve madde olmayan varlıklardır. '' Maric'' , ateşin alev kısmından yaratıldıkları için görünmezler. Alev iki kısımdır : Biri zulmani ( görünmeyen ) , ikincisi nurani ( görünmez ) . Zulmani olandan , yani ateşin narından cin , nurani olandan ise melekler yaratılmıştır. İslama girmiş imanlı olanlarına '' Ulvi '' , imansız olanlarına ise '' Süfli '' denilmektedir. Meleklerde nur ( Işık ) kısmı , cinde ise alev maddesi fazladır. Cinler uzun ömürlüdür . Bin yılı aşkın yaşayanları olduğu için geçmiş olayları bilirler.

Cin inancı İslam'da var mıdır ? : Cinler hakkında önemli olan bilgi edinme yolu , İslam kaynaklarıdır. Bu imanımızın korunması açısından önem arz etmektedir . Ancak , şu hususun altını önemle çizerek tespit etmeliyiz ki ; Cin ilminin sahasına giren bu mevzuyu kendisine konu edinen sadece İslam dini veya onun mensupları değildir. Bütün semavi ve semavi olmayan dinlerde cin ve cincilik işleri büyük yer tutmaktadır . Define alanında uğraşan insanlar da işte bu sebeple sıkıntıya düşmekte , meselenin halli için uğraşırken de kafaları karışmaktadır .

Çok eski çağlardan beri , örneğin ; Asur , Babil , Sümer , Akad , Elam medeniyetleri , daha sonra Çin , Zerdüşt , Japon , Orta asya , Türk , Afrika medeniyetleri ardından Helenistik dönem içinde Bizans , Frigya ve Likyalılar' da bu inanış görülmektedir. Yunan medeniyetlerinde cinler alemiyle ilgili inanç ve tabular mevcuttu . Bunlarla mücadele ve onlardan bir şekilde yararlanma yolları daima var olmuştu. Kaldı ki tarafında dini , inancı , ülkesi ne olursa olsun pek çok insan ve hatta derken ve kuruluşların bu işle uğraştıklarını pekala biliyoruz.
Cinler hakkında sahip olduğumuz bilgi alanı çok dar ve az olmakla birlikte , bunlara olan ilgi ve alaka , dolayısıyla rivayet ve hurafe o kadar çoktur ki , inanç temelleri zayıf olan insanların bu sebeple kafalarının karışmaması mümkün değildir.

Biz burada cinlerle ilgili olarak İslam kaynaklarından gerekli ve yeterli olduğumuz bilgiyi verdik.


Arkadaşlar Emeğe Saygı Lütfen Okuyalım...
 

ragıp

Uzman
Katılım
19 Kas 2016
Mesajlar
2,844
Tepkime puanı
244
Puanları
12
Konum
ÇANAKKALE
evvela emeğe
sonra bilgiye saygı dostum
her zaman bu böyledir
selametle
 

S:W:A:T

Editör
Katılım
11 Mar 2017
Mesajlar
863
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Konum
İtaly
Yarın CİN - DEFİNE İLİŞKİSİ konularını yazıp paylaşacağım .. :)
 

tatar26

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
2 May 2015
Mesajlar
2,475
Tepkime puanı
788
Puanları
17
Yaş
42
hakkımızda hayırlısı 3 harflilere bir de insanlarada dikkat emeğine sağlık....
 

S:W:A:T

Editör
Katılım
11 Mar 2017
Mesajlar
863
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Konum
İtaly
Misafir kullanıcılar için konu güncel ..
 
Üst