Neden sürekli din?

Öncelikle herkese iyi günler dilerim.

Sormak istediğim soru basit: Neden din? Forumunuzda uzun zamandır geziyorum, konuları takip ediyorum. Ancak siz genel fizik kanunları çerçevesinde ne yapılması gerektiğinden çok atıyorum çubuk tutmadan önce besmele çekin, Kuran okuyun, sure söyleyin, İNANMAYAN adam bu işi yapamaz gibi şeyler söylüyorsunuz.

Ben herhangi bir Tanrı, peygamber, cin, kutsal kitap, ibadet ve metafizik varlıklara inanmayan birisiyim. Ancak inanan insanlara saygı duyuyor ve size saygı çerçevesinde bu soruyu soruyorum.

Neden inanmayan bir insan defineci olamıyor? Neden inanmayan insanla defineye çıkılmaz gibi katı kurallarınız var? Neden besmeleyle başlamak zorundayım? Bunları yapmazsam başıma neler gelir?

Bir iki defa bu işi merak için deneyimledim. Besmele de çekmedim, bir şey de okumadım. Eee problem nedir? Benim gibi bir insanla çıkılmaz diyorsunuz da benim size sahada ne gibi zararım olabilir mesela?

Çubuktan örnek verdik bildiğiniz üzere yabancılar buna "dowsing" diyorlar. Onlar da mı besmeleyle başlıyor veya kutsal kitaplardan ayetler okuyorlar su, altın, boşluk vb. şeyler bulabilmek için?

Evet. Bahsettiğim gibi inancınıza saygım sonsuz ve bu doğrultuda sorularımı sordum. Hepinize tekrardan iyi günler diliyorum.

Foruma hoş geldiniz.
Genel fizik kanunlarını atlamıyoruz, ancak bunun yanında piskolojinin hayatın her yerinde olduğu gibi definecilik ve doğada da etkili olduğunu bildiğimiz için tedbir ve gayret göstriyoruz. Ayrıca inancımız gereği herşeyin Allahtan olduğuna inandığımız için ondan yardım talep ediyoruz. Misal, siz Balık tutmak isteseniz ve yanınında en tecrübeli balıkçılar olsa daha güvende ve başarılı olacağınıza inanmaz mısınız? İnanmayan biri,veya müslüman olmayan biri defineci olamaz gibi bir cümle asla kurulmamıştır. Bu kanaate nerden vardınız bilmiyorum.

bravak' Alıntı:

Öncelikle herkese iyi günler dilerim.

Sormak istediğim soru basit: Neden din? Forumunuzda uzun zamandır geziyorum, konuları takip ediyorum. Ancak siz genel fizik kanunları çerçevesinde ne yapılması gerektiğinden çok atıyorum çubuk tutmadan önce besmele çekin, Kuran okuyun, sure söyleyin, İNANMAYAN adam bu işi yapamaz gibi şeyler söylüyorsunuz.

Ben herhangi bir Tanrı, peygamber, cin, kutsal kitap, ibadet ve metafizik varlıklara inanmayan birisiyim. Ancak inanan insanlara saygı duyuyor ve size saygı çerçevesinde bu soruyu soruyorum.

Neden inanmayan bir insan defineci olamıyor? Neden inanmayan insanla defineye çıkılmaz gibi katı kurallarınız var? Neden besmeleyle başlamak zorundayım? Bunları yapmazsam başıma neler gelir?

Bir iki defa bu işi merak için deneyimledim. Besmele de çekmedim, bir şey de okumadım. Eee problem nedir? Benim gibi bir insanla çıkılmaz diyorsunuz da benim size sahada ne gibi zararım olabilir mesela?

Çubuktan örnek verdik bildiğiniz üzere yabancılar buna "dowsing" diyorlar. Onlar da mı besmeleyle başlıyor veya kutsal kitaplardan ayetler okuyorlar su, altın, boşluk vb. şeyler bulabilmek için?

Evet. Bahsettiğim gibi inancınıza saygım sonsuz ve bu doğrultuda sorularımı sordum. Hepinize tekrardan iyi günler diliyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Tacirine getirisi iyi,, yaşayana definenin pek önemi yok,, gel inan sende kardeşim. İster Allah de, ister rahman her yol ona çıkar. Saygılar

Korkutup alandan uzaklaştırmak. Yaşadığım birkaç anıyı müsait bir zamanda anlatırım.

Öncelik ile hoş geldiniz diyorum.
Ve şunuda önceden söylemek isterimki sizi inançlarınızdan dolayıda kesinlik ile tenkit etmiyorum.
Kafirun suresindeki geçen

, “Sizin dininiz size, benim dinim bana.” cümlesi, İslam dininin evrensel olma iddiasında olmadığını gösteren bir ifade olmaktan ziyade, bütün insanlığa hitap eden İslam’ın insanları zorla değil, özgür iradeleriyle tercih yapmalarına imkân veren hürriyet-perver bir din olduğunun göstergesidir.

Öyle anlaşılıyor ki, “Sizin dininiz size, benim dinim bana.” cümlesini, “Dinde zorlama yoktur.”(Bakara, 2/256), “Dileyen iman etsin, dileyen küfre girsin.”(Kehf, 18/29) mealindeki ayetlerin bir başka ifadesi olarak görmek en isabetli bir algılama olacaktır.
Sizde tercihinizi bu yönde yapmışsınız Lakin keşke inananlardan olsa idiniz.

Şimdi biz inananlar olarak her işe besmel i şerif ile başlarız. Bu hangi iş olur ise olsun. Definecilikde buna dahildir. Ve Kur'an-ı Kerim, insanın yaratılışı çok net olarak anlattığı gibi onun hemen yanıbaşında cinler için de aynı açıklıkta beyanda bulunur. Bir yerde onları "şiddetli alevden"(Rahman. 55/15) yaratıldıkları ifade edilirken bir başka ayette "dumansız ateşten" (Hicr, 15/27) yaratıldıkları anlatılır. Birinci ayette cinlerin esas yapısı hakkında "mearic" tabiri kullanılır. Diğerinde ise "nar-i semum" tabiri geçer .
Ve bizlerde onların varlıklarına da inancımız gereği insanlara musallat olanlardan korunmak için yine Yüce ALLAHIN dualarına yöneliyoruz.
Ve buradaki bazı ustalarımızında bu konularda insanları uyarmaları kadar doğal bir şey yokdur
Fakat kimseyede siz neden böyle yapmıyorsunuz diyemeyiz bu sizin tercihinizdir.
Kısacası her kişi inandığı şekilde davranabilir. Lakin yine söylüyorum siz yinede Yüce ALLAHA sığınarak işlerinize yönelin. Ona emanet edilen hiç bir şeye zarar gelmez hayırlısı ile .
Teşekkür ederim

Şuan ezan okunuyor Okadar güzel dinlendirici bir seski elhamdülillah

İnanmıyorsan inanma bravakk

Senin kullandığın çubuğu insan yapmış, senin kullandığın define cihazınıda insan yapmiş. Evindeki tüm eşyalar insan yapımı. Ve her aldığın televizyon olsun telefon olsun define cihazı olsun aldığın ne cihaz olursa olsun üzerinde bir kitab veriyor satıcı firmalar. Sende o kitabdan okuyor aldığın makineyi çalıştırmayı öğreniyorsun. Allah sübhana ve teala dünyayı yaratmış insanları ve başka alemleri yaratmış ve birde kitab vermiş elçisine. Demişki insanlar bu dünyayı o kitabdan okuyup yaşamayı ögrensinler. Şimdi bizde define aramaya çıktığımızda Allahın bize verdiyi bu kitabın ilk sözüyle başlıyoruz. Sizler Allaha inanmayanlar dünyada aldığınız makinaları cihazları çalıştırmak için eğitim alıyorsunuz parayla. Biz neden Rabbimizin bize gönderdiyi hemde bedava verdiyi bir kutabı kullanmıyalım?? Umarım anlata bildim

bravak' Alıntı:

Öncelikle herkese iyi günler dilerim.

Sormak istediğim soru basit: Neden din? Forumunuzda uzun zamandır geziyorum, konuları takip ediyorum. Ancak siz genel fizik kanunları çerçevesinde ne yapılması gerektiğinden çok atıyorum çubuk tutmadan önce besmele çekin, Kuran okuyun, sure söyleyin, İNANMAYAN adam bu işi yapamaz gibi şeyler söylüyorsunuz.

Ben herhangi bir Tanrı, peygamber, cin, kutsal kitap, ibadet ve metafizik varlıklara inanmayan birisiyim. Ancak inanan insanlara saygı duyuyor ve size saygı çerçevesinde bu soruyu soruyorum.

Neden inanmayan bir insan defineci olamıyor? Neden inanmayan insanla defineye çıkılmaz gibi katı kurallarınız var? Neden besmeleyle başlamak zorundayım? Bunları yapmazsam başıma neler gelir?

Bir iki defa bu işi merak için deneyimledim. Besmele de çekmedim, bir şey de okumadım. Eee problem nedir? Benim gibi bir insanla çıkılmaz diyorsunuz da benim size sahada ne gibi zararım olabilir mesela?

Çubuktan örnek verdik bildiğiniz üzere yabancılar buna "dowsing" diyorlar. Onlar da mı besmeleyle başlıyor veya kutsal kitaplardan ayetler okuyorlar su, altın, boşluk vb. şeyler bulabilmek için?

Evet. Bahsettiğim gibi inancınıza saygım sonsuz ve bu doğrultuda sorularımı sordum. Hepinize tekrardan iyi günler diliyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Ustad, cinler, hayaletler, doga ustu varliklar ve benzeri kavramlarin varligi her daim insanoglunu heyecanlandirmis bir o kadarda korkutmustur. Din ve bilim burada devreye girmistir. Insanoglu bilimsel calismalarini yapip kendini tatmin ettigi cevabi bulana dek inanclari ile tatmin yolunu secmistir. Siz eminim bu kismini dusunmus ve irdelemissinizdir. Icinde yasadiginiz toplumun cogunlugunun inanclari dogrultusunda da bir cok alanda inanca dayali cozumleri ilk, bilimsel destekleri devaminda gorursunuz. Hatta bunlarin birbirleriyle tezat oldugu noktalarin cokluguyla da karsilasirsiniz. Iste burada kimin hangisini kabul edecegi ve neye inanacagi devreye girer. Bir olguyu kabul etmek veya etmemek ozunde birar inanis seklidir. Forumumuzda farkli dinlere mensup uyelerimiz mevcut, herhangi bir dini kabul etmeyen de mevcut. Definecilik hobisinin kisilerin inanclariyla baği ise yasanmisliklarin, soylentilerin, kabullenmelerin ve bilgi paylasiminin etkisiyle ortaya cikmasidir. Bir cubuk kullanan kisi kimden egitimi aliyorsa o ogretilere gore kendisini gelistirmeye calisir. Onemli olan sonuca gidecek yolu olusturmaktir. Inanmadiginiz bir yontemi denemek denememekten daha iyidir mantigiyla yaklasip, tecrube etmek gerekir. Bilim sayesinde gelistirilen cihazlar bile cogu yerde etkisiz kalmaya devam ettikce sizin veya baskalarinin aklinda takili kalan sorularin cevabi deneme yanilmayla kaybolacak veya cevaplanacaktir. Bir papaz buyusunu ancak bir papaz bozabilir denildiginde o papazi buraya getirtirsiniz, halbuki normal bir mevzu icin asla muhattap bile olmayabilirsiniz. Tabi burada buyunun gercekten yapilip yapilmadigi veya varliginin gercekligi de sorgulanabilir, sorgulasak da sorgulamasak da amaç sonuca ulasmak ise, her iki basligi da deneyerek sonuclandirmak gerekir. Din bilinmeyende destektir. Isin özu budur Ustadim.

Kutsal İsa aşkına Sana kim ne diyor at iki duble bul kafa dengi bir arkadaş git istediğin yerde işlem yap kimse kimsenin dinine laf söylemez. gerekeni yazarız uygularsin uygulamazsin sizi bağlar kaldıkı burda aksini yazan olmadı kim size yazdı söyledi dinsiz ataistlen isleme gidilmez diye yok öyle bir durum size dokunmuş başka meseleler sanırim ben anlayamadım açıkçası hangi konuda incindiniz tam olarak

gabuk' Alıntı:

Korkutup alandan uzaklaştırmak. Yaşadığım birkaç anıyı müsait bir zamanda anlatırım.

Genişletmek için tıkla ...

Biraz boş zamanım varken bu konu ile alakalı yaşadığım en sıcak olayı anlatayım kısaca.

3 arkadaş (biri arkeolog diğeri de tarih bölümü mezunu ben de sıradan meraklı) bir köydeki yıllarca cinli, perili, sahipli denilen yere gitmeye karar verdik. Mekan tünel şeklindeki mağara. Büyük ihtimalle baskın ya da savaş zamanında kaçmak için yapılan tünel. Sığınak da olabilir.

Arabaya bindik gittik köye. Önce jandarmaya sonra muhtara bilgi verip gerekli izinleri alıp (sadece gözlem kazmak, açmak falan yok) muhtarla birlikte mekana gittik. Ama muhtar yoldayken sürekli ben oraya gitmem aşağıdaki derede beklerim işiniz bitince gelirsiniz deyip durdu. Tahminen 2 saat sonra buluşuruz deyip mağaraya doğru yürümeye başladık. Mağara, derenin 200 metre kadar yukarısında ve kurumuş dere yatağının sağında kalıyor. Kurumuş dere yatağını takip edip 3 aşağı 5 yukarı mekanın civarını anca bulduk. Çünkü giriş kısmı ısırgan, eğrelti gibi otlarla tamamen kapanmış. Bu arada elimizde hiçbir şey yok, sadece yuvarlanıp düşmeyelim baston görevi görsün diye uzun odunlar aldık. Mekanın girişini güneşe bakarak, dağın toprak ve taş şekillerine bakarak bulduk. Ama önümüzde boyumuzdan yüksek otlar var. Yavaş yavaş açarak girmeye başladık. 10-15 dk uğraştıktan sonra mağara girişini bulduk. İç kısımların tertemiz olduğunu gördük. Bunu gören arkeolog arkadaşım 'burası işlem görmüş hatta yakın zamanda' diye yorumladı. Öyle ki içeride ot ya da birikmiş toprak yok. Neyse bu esnada köyden biri aradı muhtarın telefonundan. Oraya girmeyin orası sahipli orası cinli falan filan. Biz girdik. Telefon flaşlarıyla ilerlemeye başladık ve neden 'buraya girmeyin' ikazını anladık. Her yer bira, şarap şişeleriyle dolu ve yerde iki şilte ve kullanılmış kondomlar vardı. Adamlar haklıymış orası gerçekten sahipliymiş. Bunları fotoğraflayıp muhtara gösterince biraz kekeledi ve aman kimseye söylemeyin adımız çıkar dedi. Demek ki muhtar da buranın cinli olmadığını köylülerin gizli kaçamak sığınakları olduğunu iyi biliyormuş. Biz mağarayı iyice araştırdık duvarlara falan baktık ama talan edilmiş hiçbir şey çıkmadı. Zaten mağara girişinin ilk sağa döndüğü yerdeki sahanlığa eğlence için kurulmuş. İlerisi de toprakla kapanmış.

En son mağaraya girişin bira şişelerinin üretim tarihlerine bakarak 2019 mart-nisan aylarında olduğunu söyleyebilirim. Biz ise 2020 temmuzda girdik.

Cinli, perili, sahipli gibi masallara kanmayın. O kadar çok mağara, mezar, höyük araştırmasına gittik bir tanesinde bu tür şeylerle karşılaşmadık. Hatta doğuda bir ilimizde yaptığımız araştırmada bir tane elinde çubuklar olan şişman kel bir adam vardı. Adam o kadar çok sıkıyordu ki araştırmadan vazgeçecektik. 'Yok burada cinler var ben bunları kendi cinlerimle kovarım' , ' yok bunun altında bir oda altın var ama kaç metre olduğunu göremiyorum çünkü biraz cash lazım' , ' yok burası kötü bir kabile tarafından korunuyor buradan çabuk çıkın ben birkaç arkadaşımı çağırıp işlem yapıp size haber veririm ' gibi.. Bunlara kesinlikle kanmayın.
Eğer ki üstüne basa basa buraya girmeyin deniliyorsa inadına girin ama yetkili kurumlardan izin alarak.

Hayırlı günler dilerim.