Rumeli Dağlı İsyanları

edirne22

Editör
Katılım
2 Tem 2015
Mesajlar
507
Tepkime puanı
150
Puanları
7
Rumeli Dağlı isyanları, 18. yüzyıl sonunda ve 19. yüzyıl başlarında, Osmanlı yönetimindeki Rumeli'de 3. Selim döneminde başlayan devlete karşı ekonomik, sosyal, askerî ve siyasi nedenlerle ayaklanan eşkıya isyanlarına verilen addır. Kırcalı ya da başka bir deyişle Dağlı eşkıyalarının faaliyetleri, devletin otorite boşluğunun da etkisiyle isyana dönüşmüştür. Yaklaşık 30 sene süren bu anarşi dönemini Bulgar tarihçiler "Kırcalı dönemi" olarak adlandırmaktadır.

Kırcalı ya da Dağlı Eşkıyası
Kırcalı eşkıyalarının yeniden canlandırması
Osmanlı tarihi uzmanı olan Bulgar tarihçisi Vera Mutafçiyeva, Kırcalı Dönemi (Kırcaliysko vreme, 1993) adlı kitabında "Kırcalı" adının etimolojisini vermeye çalışır. Ona göre bu isim, ilk defa Hasköy eşkıyalarına (Hasköy Güneydoğu Bulgaristan'da bulunan ve Türklerin çoğunlukta olduğu bir şehir) verilip daha sonra yayılır. Bu isim ilk önce Kırca Ali köyünden olan ve baskın düzenleyen şahıslara verilir. Yalnız bir defa, 1785 tarihli bir Osmanlı belgesinde "kırcalı eşkıyası" olarak kayda geçen bu isim, daha sonra Rumeli'de faaliyet gösteren tüm eşkıyalara takılır. Ancak bundan sonra Osmanlı belgelerinde bu insanlar "dağlı eşkıya" olarak adlandırılır. Tarihçinin, ismin Kırca Ali köyünden gelmiş olma ihtimali üzerinde durması, bu ismin Bulgarca telâffuzunun "Kırcaliya” olmasından da kaynaklanmaktadır. Vera Mutafçiyeva, ismin coğrafi açıdan ilk olarak yaygınlık gösterdiği bölgeyi doğru gösterir, çünkü Kırcaali şehri de Hasköy'e çok yakındır. Ancak 'Kırcalı" isminin Kırca Ali adlı bir köyden ileri geldiği konusunda yanılır. Osmanlı belgelerine geçen "dağlı eşkıya" ismiyle dağlarda eşkıyalık yapan kişilerin adlandırıldığını göz önünde bulundurursak "Kırcalı eşkıyası" isminin de kırsal bölgelerde faaliyet gösteren eşkıyalara verilmesi çok doğaldır. Hasköy bölgesi de düz bir arazi üzerinde bulunduğu için, ilk olarak bu topraklarda soygun yapmak amacıyla baskın düzenleyen insanlara "Kırcalı” adının verilmiş olması ihtimali yüksektir.

İsyanları çıkaran Kırcalı/Dağlı eşkıyaları hakkında tarihçi Yusuf Akçura "Osmanlı Devletinin Dağılma Devri" adlı eserinde Lamouche ve İretchek'e (Konstantin Josef Jireček) alıntı yaparak şunları yazmıştır:
"Kırcalı eşkiyası, Tuna havzasında ve Trakyada bulunan köy ve kasabalara saldırıyordu. Kırcalılar, birçok çetelere ayrılmışlardı. Bunlar aslen Rus harplerinden sonra dağıtılan askerlerden ve yağmadan istifa de maksadile onlara iltihak eden kimselerden terekküp ediyordu. Bunların çoğu, Türk, Tatar ve Arnavut idise de içlerinde Boşnaklar ve Bulgarlar da az değildi. Kırcalılar, başta Rodop eteklerindeki Türk Hasköyünde göründüler. Miktarları, 25,000e kadar çıktı, Hepsi süvari idi; kılıç, piştav ve uzun tüfekle müsellahtılar; teşkilatları muntazamdı : Binbaşılar ve bölükbaşılar kumandası altında bölüklere ayrılmışlardı. Köylere ve şehirlere taarruzla o mahalleri yağma ve harap ediyorlar, erkekleri öldürüp kadınları beraber götürüyorlardı. Koca Balkan etrafını çok tahrip ettiler ; hatta bir aralık İstanbul civarına kadar sarktılar. . Üzerlerine gönderilen devlet askeri, ciddi neticeler alamadı ; talim ve terbiyeden mahrum olan bu asker, ya Kırcalıların önünden kaçıyor, yahut onlara iltihak ederek, yağmalarından istifadeyi tercih ediyordu. Kırcalılar hem Müslüman Türklere, hem Hristiyan Bulgarlara taarruz ediyorlardı.Halk kendiliklerinden toplanıp bazı mahallerde eşkıyaya muvaffakıyetle mukabele edebildi.Rumeli ahalisi, Kırcalıların hatırasını masal ve destanlar ile tespit etmiş olduklarından, bugüne kadar unutmamışlardır.

Kişiler
  • Pazvantoğlu Osman
  • Tepedelenli Ali Paşa
  • Tirsinikli İsmail
  • Yılıkoğlu Süleyman
  • Manav İbrahim
  • Emin Ağa
  • Tokatçıklı Süleyman
  • Kara Feyzi
  • Kuşancalı Halil
Rumeli Dağlı İsyanları - Vikipedi (wikipedia.org)
 

edirne22

Editör
Katılım
2 Tem 2015
Mesajlar
507
Tepkime puanı
150
Puanları
7
Ben Dağlı yım.
Talat Paşa da Dağlı dır.

araştırmalarıma ve tahminlerime göre
trakya ve balkanlarda "Dağlı" olarak adlandırılanlar
Karamanoğlu beyliğinin yıkılışından sonra balkanlara yerleştirilen Yörüklerin bir kısmıdır.
Balkanlarda 5 Yörük taifesi bulunur.
Osmanlının değişik zamanlarında bu yörük taifeleri ile ilgili kanunnameler ve nizamnameler çıkartılmıştır.

1. Naldöğen Yörükleri: En büyük Yörük gruplarındandırlar ve Selanik ile Tanrıdağı Yörüklerinden sonra üçüncü gelirler.
2. Tanrıdağı (Karagöz) Yörükleri: Bu Yörükler ocak adedi bakımından ikinci fakat insan sayısı bakımından ise Rumeli’de birinci gelmektedir.
3. Selanik Yörükleri: Selanik, Yörüklerin Rumeli’de en yoğun halde bulundukları yerdir.
4. Ofçabolu Yörükleri: Ofçabolu, Üsküp ile İştip arasında, arızasız ve göçerliğe uygun bir bölgedir. Rumeli’deki bütün Yörük grupları arasında en batıda ve sayıca en az olanlarıdır.
5. Vize Yörükleri: Diğerlerine göre sayısı az olan Yörük gruplarındandır. Dimetoka ve Hasköy hariç bugünkü Türkiye sınırlarının Avrupa kısmında yerleşik halde bulunmaktaydılar

araştırma ve yorumlarıma dayanarak Dağlılar, Tanrıdağı yörükleridir.
Tanrıdağı yörükleri, karaman beyliğine sadıktılar. Karaman beyliği yıkılınca, tanrıdağı yörüklerinin bir bölümü balkanlara yerleştirilmiştir. geri kalanı hala karaman-niğde-konya-ankara-mersin civarlarında yaşamaktadır.
Anadoluda kalan Tanrıdağı yörüklerine sonradan Atçeken yörükleri de denmiştir.
Balkanlara yerleştirilen Tanrıdağı yörüklerine sonradan Karagöz yörükleri de denmiştir.

Balkanlardaki Tanrıdağı yörükleri Kalenderi dervişlerinden Otman Baba'ya hürmen gösterirler ve onun izinden gitmişlerdir. daha sonraları 1700'lerden sonra yerleşik düzene geçmeye başladıktan sonra sünnileşmişlerdir. Sünnileştikten sonra Tanrıdağı ifadesi yerini Dağ-Dağlı ifadesine bırakmıştır. Sünni zihniyetin Tanrı kelimesinden nefret etmesi sebebiyle...
Zaten Sünnilik yerleşik düzen anlayışıdır. tüm kuralları yerleşik kişilere göredir. koyun keçi çobanı bir yörük, namaza durdu mu sürü dağı tepeyi aşar gider. namaz - oruç vb kurallar yörükler için uygun değildir. bu sebeple yörükler sünniliği benimsememiştir. zamanla yerleşik düzene geçtiklerinde sünniliğin gereğini yapmaya başlamışlardır.
 
Üst