BulursamKader25
Yaptigim Yorumlar; Resmi Kazilar İcin Gecerlidir.
- Katılım
- 27 Ocak 2016
- Mesajlar
- 6,666
- Tepkime puanı
- 9,211
- Puanları
- 24
Arkadaşlar Merhaba,
Baştan söyleyeyim bu yazacaklarım kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Durum tespitidir. ( Kanuni Hatırlatmadır )
Düşüncelerimi aktarmak istiyorum. Çoğu yerde yazdım, burada yazmasam olmaz.
Wuhan da çıkan kovid19 gripal virüs neticesinde ilk başlardaki ölüm sahneleri çok korkunçtu.
Kaldırımda titreyip ağzı köpürerek ölenleri izlettiler bize sonra aynı manzaraları hastahanede ve evlerde gördük.
Hakikaten korktuk, İzlediklerimiz görülen ve bilinen cinsten değildi. Aradan 5 ay geçti Wuhan da an itibariyle vakıa kalmadı.
Bu gecen 5 aylık süreçte çok şeyler yaşandı amma bunları yazmayalım, yazı iyice uzamasın. Şu bilinmelidir ki;
DÜNYADA BUNDAN SONRA NE YAPILACAKSA BU KORKU ÜZERİNE KURULACAK.
Geldiğimiz nokta:
Birileri bunu söylemeye ve yazmaya başladılar. Evde hapsonulca bende daha fazla okumaya ve araştırmaya fırsat buldum.
1929 Buhranından itibaren dünyanın yaşamış olduğu bu güne kadar ki tüm ekonomik krizlerin seyrini okudum.
Bu virus sebebiyle yaşananlar tüm dünyayı son 100 yılda yaşanmış en buyuk ekonomik ve sosyal sorunlara doğru götürdüğünü görmek hiçte zor değil ne yazık ki.. Allah cc yardımcımız olsun, hakikaten yardıma çok ihtiyacımızın olduğu bir dönemden geçiyoruz.
Durum bu kadar kötüyse biz niye bunu bu ölçekte hissetmiyoruz?
Çünkü bu krizin/buhranın ilk adımındayız. Tüm devletler şu anda sadece Yangını (Kovid19) söndürmekle meşgul.
Yangın söndükten sonra başlayacak herşey.
1929 buhranı 1929 da başladı lakin asıl darbeyi 1932 yılında vurdu. 1929 da 1 ekmek Almanya da 1 marktı. 1932 yılında ise
1 ekmek -yanlış yazmıyorum- 3 milyar mark oldu. Savaş Tazminatını ödemek için karşılıksız para basınca 3 senede bu duruma
düştü Almanya. Taşlar yerine oturmadığı içinde dünya 2nci Cihan Savasını yaşandı. Bu buhran tam 10 yıl sürdü ve akabinde savaş çıktı.
Dünyanın şu an ki ahvali ise 1929 şartlarından daha berbat bir hale doğru sürüklenmekte.
Ben bu ve buna benzer şeyleri 4 aydır yazıyorum, söylüyorum. Bana Felaket Tellalı mısın diyenler oldu.
Gördüğümü söylüyorum kardaşlarım. Keşke yanılan ben olsam keşke. 15 senesi devlette ve son 17 senesi de
özel sektörde orta ve üst düzey yönetici olarak çalışıp emekli olmuş bir kardeşinizim. Çok ciddi krizleri hem işimde
hemde hanemde yaşayan birisiyim. Yani ben damdan düşenlerdenim. Ekonomist değilim amma 30 senedir ekonomi
okur yazarıyım. Memleketimin kısır siyası hayatına ve tartışmalarına hiç takılmadım. Yurtiçi ve dışını takip ettim, ediyorum.
Görünen köy kılavuz istemez. Dünyada ekonomik ve sosyal durum vahamet derecesinde. Benim gördüğüm bu.
Bu virüsün laboratuvar ortamında hazırlandığından artık şüphe yok.
Önemli olan hangi gaye ile ortaya çıkarılışı...!?
Görüşler şu şekilde:
Çarkların dişlileri kırıldı. En son 2008 de dünya bunu tekrar test etti, aldıkları tedbir ve basılan paralarla şirketler
kurtarıldı ve bu güne kadar geldik. Artık deniz bitti. Bu saatten sonra bu sistemi bir kez daha kurtarmaları için şartlar
uygun değil. Yeni düzen kurulmak mecburiyetinde. mevcut düzen bir şekilde yıkılacak.
Fazla dağılmadan sona doğru ilerleyeyim. İlk soru: Bundan sonra ne olacak...?
Elbette Wuhan da bittiği gibi dünyada da bu virüsün etkileri bitecek.
(Sonbaharda mutasyona uğramış olarak yeni dalganın geleceğini söyleyen de çok: Kovid20)
İkinci Soru: Türkiye'mizin ve bizim durumumuz ne olacak..?
Son söz olarak şunları söylemek istiyorum:
Çok sorunlu aylar yıllar bizi bekliyor olsa da ben inanıyorum ki; ilk önce toparlanan devletlerden birisi biz olacağız.
Yeni Dünya Düzenini kim kuracaksa muhakkak Türkiye'yi yanına almak zorunda kalacak.
Zira dünyada nasıl kömür bırakılıp, petrolle yeni dünya nizamı kurulduysa; şimdi de petrol bırakılıyor yeni dünya düzeninin yeni malzemesiyle YENİ DÜNYA kurulacak. Bu malzemenin çoğu da bizde. Bor'u bile geride bırakacak TORYUM ve diğerleri gelecek. 2040 yılında petrol diye bir şeyi duymayacağız. Elektrikli araçlara yöneliş boşuna değil, sebebi de asla emisyon değil. Bu yeni düzende SANAYİ DEVRİMİ de yer alacak. Sanayinin bu 4ncü evresi olacak.
2030 yılı öngörülerinde ülkemiz ilk 5 gelişmiş ekonomi içinde gösterilmektedir. Bende aynı kanaatteyim yıllardan beri. 2030 lu yıllarda çok büyük bir devlet olacağız inşallah. Benim bağlantım Armegedon. Madem savaşın bir tarafı biziz, o zaman ayakta kalacağız ve büyük olacağız mecburuz. Bizim siyasilerde bu uyanıklığı görmesem de Azim olan Allah'ın cc, şartları lehimize nasip edeceğine inancım tamdır.
Sitenin birisine yazdığım bir yazıyı, işadamı olan bir kardeşimin "ne yapmalıyız?" sorusu üzerine geliştirip-genişletip kendisine göndermiştim.
İçimizde işyeri olan, yanında işçi çalıştıran kardeşlerim varsa ekteki yazımı okumasını tavsiye ederim. Olur ki oradaki bir mesele bir söz kendisine ışık olur, fikirler verebilir, görmediğini de görmüş olur. Bize de bir dua eder.
İnşallah yanılırım, inşallah dediklerim olmaz.
Allah cc yar ve yardımcımız olsun.
30 Nisan 2020 BulursamKader25
Baştan söyleyeyim bu yazacaklarım kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Durum tespitidir. ( Kanuni Hatırlatmadır )
Düşüncelerimi aktarmak istiyorum. Çoğu yerde yazdım, burada yazmasam olmaz.
Wuhan da çıkan kovid19 gripal virüs neticesinde ilk başlardaki ölüm sahneleri çok korkunçtu.
Kaldırımda titreyip ağzı köpürerek ölenleri izlettiler bize sonra aynı manzaraları hastahanede ve evlerde gördük.
Hakikaten korktuk, İzlediklerimiz görülen ve bilinen cinsten değildi. Aradan 5 ay geçti Wuhan da an itibariyle vakıa kalmadı.
Bu gecen 5 aylık süreçte çok şeyler yaşandı amma bunları yazmayalım, yazı iyice uzamasın. Şu bilinmelidir ki;
DÜNYADA BUNDAN SONRA NE YAPILACAKSA BU KORKU ÜZERİNE KURULACAK.
Geldiğimiz nokta:
- Korku en üst seviyede hala.
- Toplumlarla beraber ekonomiyi de hapsettiler.
- Üretim ve tüketim ortalama %40 azaldı.
- Merkez Bankaları deli dana gibi para basıyor.
- Dolar hala rezerv para, hala taleplisi çok.
- Altın tarihi zirvelerde dolaşiyor. Nereye koşacak belli değil.
- Okullar kapalı, bu sene herkes otomatik üst sınıfa geçti, geçecek.
- Evde kalmaktan dolayı toplumların psikolojisi bozuldu.
- Şirketler batıyor, iflas edenler el değiştiriyor.
- İşsizlik her geçen gün artıyor. ABD de şu ana kadar 32 milyon kişi işsizlik maaşına başvurdu.
- 2020 ilk 3 aylık bLançolar gelmeye başladı. Muazzam kar düşüşleri var. İkinci ceyrekde zarar açıklayan çok olacak.
- Turizm; dünyada 2020 için bitti.
- 24 ülke kısmi olarak tarım ürünleri ihracını (hepsinde buğday var) yasakladı.
- Talep olmadığından faizler her ülkede düşürülüyor.
- Yatırım yapılmıyor doğal olarak, her ülke kalkınma hızlarını geriye çekiyor.
- Bankalar kredi vermek istemiyor.
- Araç üretimleri minimumda, büyük işletmelerde 'duruşlar' yaşanıyor.
- Her devlet piyasa canlansın diye vatandaşına para dağıtıyor.
- Dağıtılan paralar altın ve dolar gibi tasarruf araçlarına yatırılıyor, piyasada gözükmüyor.
- Petrol tüketimi diplere düştüğünden fiyatı düşüşte.
- Her tarafta umut pompalanıyor amma gittikçe umutlar yitiriliyor.
Birileri bunu söylemeye ve yazmaya başladılar. Evde hapsonulca bende daha fazla okumaya ve araştırmaya fırsat buldum.
1929 Buhranından itibaren dünyanın yaşamış olduğu bu güne kadar ki tüm ekonomik krizlerin seyrini okudum.
Bu virus sebebiyle yaşananlar tüm dünyayı son 100 yılda yaşanmış en buyuk ekonomik ve sosyal sorunlara doğru götürdüğünü görmek hiçte zor değil ne yazık ki.. Allah cc yardımcımız olsun, hakikaten yardıma çok ihtiyacımızın olduğu bir dönemden geçiyoruz.
Durum bu kadar kötüyse biz niye bunu bu ölçekte hissetmiyoruz?
Çünkü bu krizin/buhranın ilk adımındayız. Tüm devletler şu anda sadece Yangını (Kovid19) söndürmekle meşgul.
Yangın söndükten sonra başlayacak herşey.
1929 buhranı 1929 da başladı lakin asıl darbeyi 1932 yılında vurdu. 1929 da 1 ekmek Almanya da 1 marktı. 1932 yılında ise
1 ekmek -yanlış yazmıyorum- 3 milyar mark oldu. Savaş Tazminatını ödemek için karşılıksız para basınca 3 senede bu duruma
düştü Almanya. Taşlar yerine oturmadığı içinde dünya 2nci Cihan Savasını yaşandı. Bu buhran tam 10 yıl sürdü ve akabinde savaş çıktı.
Dünyanın şu an ki ahvali ise 1929 şartlarından daha berbat bir hale doğru sürüklenmekte.
Ben bu ve buna benzer şeyleri 4 aydır yazıyorum, söylüyorum. Bana Felaket Tellalı mısın diyenler oldu.
Gördüğümü söylüyorum kardaşlarım. Keşke yanılan ben olsam keşke. 15 senesi devlette ve son 17 senesi de
özel sektörde orta ve üst düzey yönetici olarak çalışıp emekli olmuş bir kardeşinizim. Çok ciddi krizleri hem işimde
hemde hanemde yaşayan birisiyim. Yani ben damdan düşenlerdenim. Ekonomist değilim amma 30 senedir ekonomi
okur yazarıyım. Memleketimin kısır siyası hayatına ve tartışmalarına hiç takılmadım. Yurtiçi ve dışını takip ettim, ediyorum.
Görünen köy kılavuz istemez. Dünyada ekonomik ve sosyal durum vahamet derecesinde. Benim gördüğüm bu.
Bu virüsün laboratuvar ortamında hazırlandığından artık şüphe yok.
Önemli olan hangi gaye ile ortaya çıkarılışı...!?
Görüşler şu şekilde:
- Yeni Dünya Ekonomik ve Finans Sisteminin Kurulması
- Petro-doların yıkılması
- SDR ve bitcoin gibi sanal paraların resmiyet kazanması
- Ulus devletlerin dünyayı yöneten ailelere başkaldırışı.
- Dıgıtal Dünyaya geçişe ikna ( 5G-6G-7G )
- İnsanlara chip takılıp kontrol edilir hale getirilmesi
- Blockchain (Blok zinciri)
Çarkların dişlileri kırıldı. En son 2008 de dünya bunu tekrar test etti, aldıkları tedbir ve basılan paralarla şirketler
kurtarıldı ve bu güne kadar geldik. Artık deniz bitti. Bu saatten sonra bu sistemi bir kez daha kurtarmaları için şartlar
uygun değil. Yeni düzen kurulmak mecburiyetinde. mevcut düzen bir şekilde yıkılacak.
Fazla dağılmadan sona doğru ilerleyeyim. İlk soru: Bundan sonra ne olacak...?
Elbette Wuhan da bittiği gibi dünyada da bu virüsün etkileri bitecek.
(Sonbaharda mutasyona uğramış olarak yeni dalganın geleceğini söyleyen de çok: Kovid20)
- Tüm dünyada RESESYON, yani ekonomik durgunluk
- Sonrasında tüm dünyada büyük işsizlik
- Karşılıksız para basımından kaynaklanan HİPER-ENFLASYON, yani çok yüksek enflasyon
- Gıda arzındaki sorunlar, yüksek gıda fiyatları.
- Eğer sorunlar 3-5 sene gibi zamanda çözülemezse yaşanacak bölgesel ve beynelminel savaşlar.
İkinci Soru: Türkiye'mizin ve bizim durumumuz ne olacak..?
- İktidar ve muhalefet sorunun farkında. Bu farkındalığı çok önemsiyorum.
- Cumhurbaşkanı "Bahçenizde bir karış ekilmemiş toprak kalmasın" dedi geçenlerde. Bu sözü de çok önemsemeliyiz. Yukarıda bahsettiğim gıda meselesinden yüzeysel bahsettiler. Kimin tarlasının yanında devlet arazisi var oralar dahil her yer özellikle 2021 de ekilmelidir. 2021 de nadasa bırakılmış toprak kalmamalıdır. Ne yetişiyorsa ondan ekilmelidir. Ne ekilse para edecektir. Gıdasız kalan milletlerde iç savaş dahi çıkabilir. Bunu unutmamalıyız. İcara vermeyin toprağınızı, kendiniz ekin biçin derim.
- Devletin alacağı tedbir ve yapacakları başka bir yazı konusu olabilir, onu başkaları yazsın, beni aşar.
- İlk önce konut fiyatları geriye gidecek. Bugün 300 bin lira olan ev seneye 200-250 bine düşecek.
- Sonra dünya genelinde borsalar çöküşe geçecek.
- Dünyadaki Bankalardan bazıları batacak.
- Gelen kıyamet değil ya, bir gün bu buhranda bitecek.
- Bu nedenle motivasyonumuzu üst seviye tutmalıyız.
- Neler yaşayabileceğimizi önceden tahmin edeceğiz ve kötü senaryoyu düşüneceğiz.
- En kötü senaryoya göre tedbirlerimizi almalıyız.
- Elinde az-çok parası olanlar, kötü günler için altın (%70)-gümüş(%10)-dolardan(%20) oluşan bir portföy sepeti yapalım.
- Tasarruflu bir şekilde yaşamaya bu günden başlayalım.
- Zaruri ihtiyaçlar için harcama yapalım. Ev araba gibi planlarımızı öteleyelim. Daha iyi evi ve arabayı alma fırsatınız olacak.
- Hasat mevsiminde 1 çuval mercimek, nohut, kuru fasulye, un alıp eve koyalım. Yıllık zeytinyağımızı ayçiçek yağımızı alalım. 2020 de sorun olmasa bile fiyat artışlarından kurtulmuş oluruz.
- İşten çıkarılma durumu düşünülmeli, alternatif iş bulma planlaması yapılmalı.
- Köyde yeriniz varsa yaşanacak hale getirin, bakımını yapın. Bir tane kuzine soba atın içine.
- Bu yaşayacağımız kriz daha önceki krizler gibi olmayacak. Yapılacaklar listesini herkes kendi işine ve durumuna göre çoğaltmalıdır.
- Benim bu yazım alarm-ikaz durumu olsun.
Son söz olarak şunları söylemek istiyorum:
Çok sorunlu aylar yıllar bizi bekliyor olsa da ben inanıyorum ki; ilk önce toparlanan devletlerden birisi biz olacağız.
Yeni Dünya Düzenini kim kuracaksa muhakkak Türkiye'yi yanına almak zorunda kalacak.
Zira dünyada nasıl kömür bırakılıp, petrolle yeni dünya nizamı kurulduysa; şimdi de petrol bırakılıyor yeni dünya düzeninin yeni malzemesiyle YENİ DÜNYA kurulacak. Bu malzemenin çoğu da bizde. Bor'u bile geride bırakacak TORYUM ve diğerleri gelecek. 2040 yılında petrol diye bir şeyi duymayacağız. Elektrikli araçlara yöneliş boşuna değil, sebebi de asla emisyon değil. Bu yeni düzende SANAYİ DEVRİMİ de yer alacak. Sanayinin bu 4ncü evresi olacak.
2030 yılı öngörülerinde ülkemiz ilk 5 gelişmiş ekonomi içinde gösterilmektedir. Bende aynı kanaatteyim yıllardan beri. 2030 lu yıllarda çok büyük bir devlet olacağız inşallah. Benim bağlantım Armegedon. Madem savaşın bir tarafı biziz, o zaman ayakta kalacağız ve büyük olacağız mecburuz. Bizim siyasilerde bu uyanıklığı görmesem de Azim olan Allah'ın cc, şartları lehimize nasip edeceğine inancım tamdır.
Sitenin birisine yazdığım bir yazıyı, işadamı olan bir kardeşimin "ne yapmalıyız?" sorusu üzerine geliştirip-genişletip kendisine göndermiştim.
İçimizde işyeri olan, yanında işçi çalıştıran kardeşlerim varsa ekteki yazımı okumasını tavsiye ederim. Olur ki oradaki bir mesele bir söz kendisine ışık olur, fikirler verebilir, görmediğini de görmüş olur. Bize de bir dua eder.
İnşallah yanılırım, inşallah dediklerim olmaz.
Allah cc yar ve yardımcımız olsun.
30 Nisan 2020 BulursamKader25
Son düzenleme: