Emd ve L Çubuk

 

Avni Abi

Yeni Üye
Katılım
5 Tem 2022
Mesajlar
27
Tepkime puanı
70
Puanları
3
Konum
İstanbul
“Dilden gelen elden gelse her fukara padişah olur.”

Çubuğun Algıladığı Nedir ? Neyi algıladığı için hareket eder?

Çubuklar Elektro Manyetik Dalgaları (EMD) algılarlar. Çubuğu hareket ettiren şey bu dalgaların taşıdığı elektrik ve manyetik kuvvettir. Hareketsiz her elektrik yükü, etrafında elektrik alanı oluşturur. Yüklü bir parçacığın ivmeli hareketi sonucunda EMD oluşur. Yüklü parçacığın ivmelenmesi elektrik alanını, elektrik alanı da manyetik alanı oluşturarak birbirine dik olarak ışık hızıyla yayılırlar. Her manyetik alanın da elektrik alanını yarattığı unutulmamalıdır. Bu bir döngüdür.

Atomu oluşturan yüklü parçacıklar kendi aralarında etkileşim-hareket içerisinde olduğundan ötürü Emd yaratırlar. Bu nedenle gözümüzün gördüğü ve görmediği (gaz v.b.) her şey atomlardan oluşur. Ve bu nedenle her nesne ve canlı Emd yayar.
Buna istinaden de tüm metallerde soluksuz, duraksız ve ışık hızında etrafa Emd yaymaya devam ederler. Nefes almayan, sessiz, sakin gizlenen hiçbir metal yoktur. Hepsi aynı mantıkla Emd yayarlar. Aralarında ki fark enerji ve dalga büyüklükleridir.

Yaydıkları bu Emd’lerin 1 saniyedeki titreşim sayısına frekans denir. Frekansın kaynağı Emd’lerdir. Frekans “Herz” (Hz) birimi ile ölçülür. Metallerin frekansı, 10 üssü 17 ile 10 üssü 21 rakamları arasına tekabül eder. 1 saniyedeki titreşim sayısı 1 kentilyon ile 1 seksilyon arası Herz demektir. 18-22 basamaklı sayıya tekabül eder.
Dalga boyları da 10 üssü 8 nanometre (nm) dir.
1 nanometre, metrenin milyarda biridir.

Sonuç olarak çubuk, kullanıcıyı ve kendi özelliklerini kullanarak EMD’leri algılar ve yön verir.
Elektronik alan taramalarda farklı farklı frekans girerek, istediği metali bulabildiği bilgisi temelsiz pazarlama tekniğidir. 100 $ veya 100 bin $ lık hiçbir alet, metalin asıl frekansını ölçemez, ayıklayamaz ve ayırt edemez. Birçok sinyal alır ve birine odaklanır. Bu odaklandığı sinyal %99,9 sizin aradığınız olmayacaktır.

Çubuk Cinsi Emd Algılamayı etkiler mi?

Genel olarak hangi cins metalden olduğuna bakılmaksızın her L çubuk etrafındaki tüm Emd’leri algılar. Bu sinyallerden hangisi ile en iyi etkileşim içine girebiliyorsa yüzünü ona çevirir ve yön verir.
Her metal, kendi yapısal özelliğine bağlı olarak bir elektrik yükü taşır. Bu elektrik yükleri arasında meydana gelen etkiye elektromanyetik kuvvet denir. Kullanıcının elindeki metal (çubuk), yapısal özelliğinden dolayı uygun olmayan bir yük oluşturmuş ise kullanıcı hedefindeki metalin sinyalini alamayabilir. Sinyalini ilk etapta almış olsa da yükler uygun olmadığı için noktalamayı başaramayacaktır.
Diyamanyetizma, üzerine gelen çoğu manyetik kuvvete karşı dik bir dalga oluşturur ve o kuvvete karşı gelir.
Bu yüzden diyamanyetik metaller ile diyamanyetik metaller aranmamalıdır. Diyamanyetik metaller ile su, demir ve bazı mineral gibi elementler aranabilir. Diyamanyetik metal ile başka bir diyamanyetik metali noktalamaya çalışmak, sağ ve sol elinize birer mıknatıs alıp, her ikisinin de + kutuplarını birbirine çevirip, sonrada öpüştürmeye çalışmak ile eşdeğerdir. Diyamanyetiklere örnek, altın, gümüş, bakır, çinko, kadmiyum v.b. verilebilir.

Bu nedenledir ki, bakır, pirinç ve gümüş kaynak telinden yapılan çubuklar ile değerli metal arayanlar başarılı olamayacaklardır.
Ayrıca mıknatıs ve türevlerinin çubuk üzerinde kullanılması, daha en başından değerli metallerin sinyallerini bertaraf edilmesi demek olduğundan, kasa arama, değerli metal noktalama v.b. girişimler başarısızlığa gebedir.

Ayrıca bu cins çubuklar ile boşluk tespiti de çok sınırlı kalacaktır. İçerisinde metal olan ve kapalı bir alanda hapsolan oksijenin belirli periyotlardaki yarılanma ömrü ile 2 oksijen molekülünden 3 lü moleküle geçerek oluşturdu ozon gazı yani zenginleştirilmiş oksijenin varlığı da tespite bir yere kadar imkan sağlar.
Oksijenin elektronegatifliğinin getirdiği tepe noktası kapalı alandaki metalin miktar/hacim ilişkisi nedeniyle eğriyi düşüreceğinden tespit imkansıza doğru ilerleyecektir.
Madalyonun bir diğer yüzü şudur ki, diyamanyetik metaller ile arayış içerisinde olan kullanıcı, ya tamamen boş olan boşlukları ya da içerisinde çok sınırlı miktarda metal bulunan boşlukları tespit edebilecektir. Hacimli/çoğul metal barındıran boşlukların üzerinde herhangi bir tepki alamayacaktır.
En büyük bilgi kirliliğini, ağızdan ağıza pelesenk olmuş, kulağının duyduğu ancak bizatihi deneyerek başarıya ulaşılmamış bilgileri, doğruymuş gibi lanse edilmesi oluşturmaktadır.

Kullanıcı, frekanslı alan tarama veya yapısal özellikleri nedeniyle amaca uygun olmayan cins çubuklar ile emek sarfetmesi konusundaki ısrarı ve bedelini sorgulamalıdır.

O yüzdendir ki, dilden gelen elden gelse, her fukara padişah olur denir..
 

x man

Yeni Üye
Katılım
18 Tem 2022
Mesajlar
19
Tepkime puanı
23
Puanları
2
Slm @Avni Abi ustam bilgiler için teşekkürler. Benim test sahamda 25 litrelik bidonun içinde bir çeyrek altın ve biraz bakır tel var yalın 304 krom çubukları kurduğumda merkezine 5 metre kadar yaklaşabiliyorum merkeze yakın yere mıknatıs koyduğumda etrafında oluşan hale kayboluyor ama merkeze yön vermeye devam ediyor ama noktalama yapamıyorum.
Etki alanına başka metal bıraktığımda işler tamamen karışıyor çubuklar merkeze değilde başka noktalara yön veriyor ve birde derinlik aldığımda iki katı çıkıyor.
 

Keskingöz

Tüm Yorumlarım, Resmi Kazılar İçin Geçerlidir.
Süper Moderatör
Katılım
11 Şub 2018
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
1,994
Puanları
23
Slm @Avni Abi ustam bilgiler için teşekkürler. Benim test sahamda 25 litrelik bidonun içinde bir çeyrek altın ve biraz bakır tel var yalın 304 krom çubukları kurduğumda merkezine 5 metre kadar yaklaşabiliyorum merkeze yakın yere mıknatıs koyduğumda etrafında oluşan hale kayboluyor ama merkeze yön vermeye devam ediyor ama noktalama yapamıyorum.
Etki alanına başka metal bıraktığımda işler tamamen karışıyor çubuklar merkeze değilde başka noktalara yön veriyor ve birde derinlik aldığımda iki katı çıkıyor.
Emd işin bilimsel açıklaması.
Bir de kişinin enerjisinin dahil olması girer işin içine. Bu da kişi-emd wi-fi ağı gibi düşünün.

Bu sebeple çubuğu kullanan kişi; bir numune saklamamalı gömülü yeri bilmemeli. Başkası bıraktıktan sonra sahaya inmeli.
Bu daha objektif sonuçlar verir
 

dardanos

Bakmakmı görmekmi
Süper Moderatör
Katılım
28 Ocak 2018
Mesajlar
1,846
Tepkime puanı
2,524
Puanları
23
Yaş
64
Emd işin bilimsel açıklaması.
Bir de kişinin enerjisinin dahil olması girer işin içine. Bu da kişi-emd wi-fi ağı gibi düşünün.

Bu sebeple çubuğu kullanan kişi; bir numune saklamamalı gömülü yeri bilmemeli. Başkası bıraktıktan sonra sahaya inmeli.
Bu daha objektif sonuçlar verir
Evet bu konuda çok haklısınız sevgili ustam. Çünki bilindik oldumu ister istemez zihnen çubuklara yön verebiliyoruz. Bunu aşmak herkezin harcı değildir. Mühim olan kaybı tespit edebilmekdir. Oda tabiki başka şeylere takılmadan . Yani çubukçuyu yanıltan bildik şeylere takılmadan. Sizin özel saha hazırlayıp çalışmalar yaptığınız konunuzu okumuş idim. gerçekten çok emek harcadığınızı biliyorum sevgili ustam. İnşallah başarıya ulaşırsınız selamet ile kalınız sevgili ustam
 

Keskingöz

Tüm Yorumlarım, Resmi Kazılar İçin Geçerlidir.
Süper Moderatör
Katılım
11 Şub 2018
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
1,994
Puanları
23
“Dilden gelen elden gelse her fukara padişah olur.”

Çubuğun Algıladığı Nedir ? Neyi algıladığı için hareket eder?

Çubuklar Elektro Manyetik Dalgaları (EMD) algılarlar. Çubuğu hareket ettiren şey bu dalgaların taşıdığı elektrik ve manyetik kuvvettir. Hareketsiz her elektrik yükü, etrafında elektrik alanı oluşturur. Yüklü bir parçacığın ivmeli hareketi sonucunda EMD oluşur. Yüklü parçacığın ivmelenmesi elektrik alanını, elektrik alanı da manyetik alanı oluşturarak birbirine dik olarak ışık hızıyla yayılırlar. Her manyetik alanın da elektrik alanını yarattığı unutulmamalıdır. Bu bir döngüdür.

Atomu oluşturan yüklü parçacıklar kendi aralarında etkileşim-hareket içerisinde olduğundan ötürü Emd yaratırlar. Bu nedenle gözümüzün gördüğü ve görmediği (gaz v.b.) her şey atomlardan oluşur. Ve bu nedenle her nesne ve canlı Emd yayar.
Buna istinaden de tüm metallerde soluksuz, duraksız ve ışık hızında etrafa Emd yaymaya devam ederler. Nefes almayan, sessiz, sakin gizlenen hiçbir metal yoktur. Hepsi aynı mantıkla Emd yayarlar. Aralarında ki fark enerji ve dalga büyüklükleridir.

Yaydıkları bu Emd’lerin 1 saniyedeki titreşim sayısına frekans denir. Frekansın kaynağı Emd’lerdir. Frekans “Herz” (Hz) birimi ile ölçülür. Metallerin frekansı, 10 üssü 17 ile 10 üssü 21 rakamları arasına tekabül eder. 1 saniyedeki titreşim sayısı 1 kentilyon ile 1 seksilyon arası Herz demektir. 18-22 basamaklı sayıya tekabül eder.
Dalga boyları da 10 üssü 8 nanometre (nm) dir.
1 nanometre, metrenin milyarda biridir.

Sonuç olarak çubuk, kullanıcıyı ve kendi özelliklerini kullanarak EMD’leri algılar ve yön verir.
Elektronik alan taramalarda farklı farklı frekans girerek, istediği metali bulabildiği bilgisi temelsiz pazarlama tekniğidir. 100 $ veya 100 bin $ lık hiçbir alet, metalin asıl frekansını ölçemez, ayıklayamaz ve ayırt edemez. Birçok sinyal alır ve birine odaklanır. Bu odaklandığı sinyal %99,9 sizin aradığınız olmayacaktır.

Çubuk Cinsi Emd Algılamayı etkiler mi?

Genel olarak hangi cins metalden olduğuna bakılmaksızın her L çubuk etrafındaki tüm Emd’leri algılar. Bu sinyallerden hangisi ile en iyi etkileşim içine girebiliyorsa yüzünü ona çevirir ve yön verir.
Her metal, kendi yapısal özelliğine bağlı olarak bir elektrik yükü taşır. Bu elektrik yükleri arasında meydana gelen etkiye elektromanyetik kuvvet denir. Kullanıcının elindeki metal (çubuk), yapısal özelliğinden dolayı uygun olmayan bir yük oluşturmuş ise kullanıcı hedefindeki metalin sinyalini alamayabilir. Sinyalini ilk etapta almış olsa da yükler uygun olmadığı için noktalamayı başaramayacaktır.
Diyamanyetizma, üzerine gelen çoğu manyetik kuvvete karşı dik bir dalga oluşturur ve o kuvvete karşı gelir.
Bu yüzden diyamanyetik metaller ile diyamanyetik metaller aranmamalıdır. Diyamanyetik metaller ile su, demir ve bazı mineral gibi elementler aranabilir. Diyamanyetik metal ile başka bir diyamanyetik metali noktalamaya çalışmak, sağ ve sol elinize birer mıknatıs alıp, her ikisinin de + kutuplarını birbirine çevirip, sonrada öpüştürmeye çalışmak ile eşdeğerdir. Diyamanyetiklere örnek, altın, gümüş, bakır, çinko, kadmiyum v.b. verilebilir.

Bu nedenledir ki, bakır, pirinç ve gümüş kaynak telinden yapılan çubuklar ile değerli metal arayanlar başarılı olamayacaklardır.
Ayrıca mıknatıs ve türevlerinin çubuk üzerinde kullanılması, daha en başından değerli metallerin sinyallerini bertaraf edilmesi demek olduğundan, kasa arama, değerli metal noktalama v.b. girişimler başarısızlığa gebedir.

Ayrıca bu cins çubuklar ile boşluk tespiti de çok sınırlı kalacaktır. İçerisinde metal olan ve kapalı bir alanda hapsolan oksijenin belirli periyotlardaki yarılanma ömrü ile 2 oksijen molekülünden 3 lü moleküle geçerek oluşturdu ozon gazı yani zenginleştirilmiş oksijenin varlığı da tespite bir yere kadar imkan sağlar.
Oksijenin elektronegatifliğinin getirdiği tepe noktası kapalı alandaki metalin miktar/hacim ilişkisi nedeniyle eğriyi düşüreceğinden tespit imkansıza doğru ilerleyecektir.
Madalyonun bir diğer yüzü şudur ki, diyamanyetik metaller ile arayış içerisinde olan kullanıcı, ya tamamen boş olan boşlukları ya da içerisinde çok sınırlı miktarda metal bulunan boşlukları tespit edebilecektir. Hacimli/çoğul metal barındıran boşlukların üzerinde herhangi bir tepki alamayacaktır.
En büyük bilgi kirliliğini, ağızdan ağıza pelesenk olmuş, kulağının duyduğu ancak bizatihi deneyerek başarıya ulaşılmamış bilgileri, doğruymuş gibi lanse edilmesi oluşturmaktadır.

Kullanıcı, frekanslı alan tarama veya yapısal özellikleri nedeniyle amaca uygun olmayan cins çubuklar ile emek sarfetmesi konusundaki ısrarı ve bedelini sorgulamalıdır.

O yüzdendir ki, dilden gelen elden gelse, her fukara padişah olur denir..
Frekanslı denilen mekanizmalarda normal çubuklara göre daha hassas tepkiler verdiği yadsınamaz.

Kalkıp bu kişiden kaynaklıdır diyerek yırtamayız durumu.

Hele pirinç kullanılmışsa elinde döner durur.

Peki bu iddiamı nasıl ispat ederim ?

Şöyle; normal bir çubuk size mezar içindeki iskeletin yapısını ayağını kafasını çizer mi?

Ben de çiziyor. Denendi ispat edildi.

Normal bir çubukta bunu yapabildiniz mi?

Cevap evet ise, tartışmanın yönü değişir.

Cevap hayır ise, burda bakış açımızı değiştirmemiz gerekiyor.
Burada şunu belirtmek isterim.

Ben frekanslı denilen başka bir cihazda da bu durumu görmedim. Kİmse bana mezarın kafası şöyle ayağı şurda diye yere iskeletin iz düşümünü çizmedi.
Bendekinde mi maharet? Bilmiyorum.


Not: bu güzel ve kıymetli tartışma sonrası yeni konumuz ölçüm olsun isterim.
Emd mesafesi ve derinliği ölçülebilir mi?
Ölçülebilir ise nasıl?
 
Son düzenleme:

Keskingöz

Tüm Yorumlarım, Resmi Kazılar İçin Geçerlidir.
Süper Moderatör
Katılım
11 Şub 2018
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
1,994
Puanları
23
Evet bu konuda çok haklısınız sevgili ustam. Çünki bilindik oldumu ister istemez zihnen çubuklara yön verebiliyoruz. Bunu aşmak herkezin harcı değildir. Mühim olan kaybı tespit edebilmekdir. Oda tabiki başka şeylere takılmadan . Yani çubukçuyu yanıltan bildik şeylere takılmadan. Sizin özel saha hazırlayıp çalışmalar yaptığınız konunuzu okumuş idim. gerçekten çok emek harcadığınızı biliyorum sevgili ustam. İnşallah başarıya ulaşırsınız selamet ile kalınız sevgili ustam
Teşekkür ederim kıymetli ustam.
 

Avni Abi

Yeni Üye
Katılım
5 Tem 2022
Mesajlar
27
Tepkime puanı
70
Puanları
3
Konum
İstanbul
Slm @Avni Abi ustam bilgiler için teşekkürler. Benim test sahamda 25 litrelik bidonun içinde bir çeyrek altın ve biraz bakır tel var yalın 304 krom çubukları kurduğumda merkezine 5 metre kadar yaklaşabiliyorum merkeze yakın yere mıknatıs koyduğumda etrafında oluşan hale kayboluyor ama merkeze yön vermeye devam ediyor ama noktalama yapamıyorum.
Etki alanına başka metal bıraktığımda işler tamamen karışıyor çubuklar merkeze değilde başka noktalara yön veriyor ve birde derinlik aldığımda iki katı çıkıyor.
304 krom az da olsa mıknatıs tutar. Bazı ürünler daha da kötü olur. Çubuğuna miknatis tut. Miknatis çubuğa yapisiyorsa, o cubuklar sana sadece dert olur. Miknatis tutan çubuk iş yapamaz.
Miknatis, hicbir tespit evresinde kullanılmaması gereken bir nesnedir. Ne toprakta, ne çubukta ne de başka yerde.
Noktalayamadigin yerde derinliği nasil 2 katı alıyorsun orasını bilmiyorum.
Ama muhtemel nedenini söyleyeyim kontrol et.
Ilk aldığın veri derinlik değil, boşluğu yakalamışsan iç yüksekliği, metâli yakalamışsan ise metalin yüksekliğidir. Ikinci veri derinliği verir.
Sen her ikisini de aynı anda alıp farki ayırt edemiyorsan 2 kat çıkıyor olma ihtimali yüksektir.
 

x man

Yeni Üye
Katılım
18 Tem 2022
Mesajlar
19
Tepkime puanı
23
Puanları
2
304 krom az da olsa mıknatıs tutar. Bazı ürünler daha da kötü olur. Çubuğuna miknatis tut. Miknatis çubuğa yapisiyorsa, o cubuklar sana sadece dert olur. Miknatis tutan çubuk iş yapamaz.
Miknatis, hicbir tespit evresinde kullanılmaması gereken bir nesnedir. Ne toprakta, ne çubukta ne de başka yerde.
Noktalayamadigin yerde derinliği nasil 2 katı alıyorsun orasını bilmiyorum.
Ama muhtemel nedenini söyleyeyim kontrol et.
Ilk aldığın veri derinlik değil, boşluğu yakalamışsan iç yüksekliği, metâli yakalamışsan ise metalin yüksekliğidir. Ikinci veri derinliği verir.
Sen her ikisini de aynı anda alıp farki ayırt edemiyorsan 2 kat çıkıyor olma ihtimali yüksektir.
Teşekkür ustam derinliği uzaktan boşluğa yürürken alıyorum derinlik 40 cm ama 80 cm çıkıyor.iç yüksekliıği 25 cm ama 50 cm çıkıyor.
Mıknatısların hiç bir yararı olmazmı tesbitte.
Önereceğin bir çubuk cinsi varmıdır?
 

Avni Abi

Yeni Üye
Katılım
5 Tem 2022
Mesajlar
27
Tepkime puanı
70
Puanları
3
Konum
İstanbul
Frekanslı denilen mekanizmalarda normal çubuklara göre daha hassas tepkiler verdiği yadsınamaz.

Kalkıp bu kişiden kaynaklıdır diyerek yırtamayız durumu.

Hele pirinç kullanılmışsa elinde döner durur.

Peki bu iddiamı nasıl ispat ederim ?

Şöyle; normal bir çubuk size mezar içindeki iskeletin yapısını ayağını kafasını çizer mi?

Ben de çiziyor. Denendi ispat edildi.

Normal bir çubukta bunu yapabildiniz mi?

Cevap evet ise, tartışmanın yönü değişir.

Cevap hayır ise, burda bakış açımızı değiştirmemiz gerekiyor.
Burada şunu belirtmek isterim.

Ben frekanslı denilen başka bir cihazda da bu durumu görmedim. Kİmse bana mezarın kafası şöyle ayağı şurda diye yere iskeletin iz düşümünü çizmedi.
Bendekinde mi maharet? Bilmiyorum.


Not: bu güzel ve kıymetli tartışma sonrası yeni konumuz ölçüm olsun isterim.
Emd mesafesi ve derinliği ölçülebilir mi?
Ölçülebilir ise nasıl?
Frekansli cubuklar ya da malzemeler adına her ne denecek ise dediginiz gibi yalın cubuklara göre çok daha hassastır. Bunun kullanıcı ile hiçbir alakası da yoktur. Frekansli malzemeyi kullanan kişi donanım, malzemenin kendisi ise yazılımdır.
Yazılımda kodlanan (frekans ve frekans araligi girilen) benzes sinyallere tepki verir.

Cok güzel bir örnek vermişsin. Kemigin bilesenleri organik ve inorganik maddelerden oluşur.

Bunlarin bazıları siralarsak,
Kalsiyum fosfat,
Kalsiyum karbonat,
Kalsiyum florid,
Magnezyum florid,
Hidroksit,
Sülfat bileşikleri,
Sodyum ve potasyumdur.

Görüldüğü üzere aslında bu bileşenler çubukçuların sıklıkla yaka silktigi minerallerdir. Daha da önemlisi "mineral bileşeni"dir.
Frekansli alan taramalar bileşiklere daha duyarlıdır.
Kullanici elindeki ile sadece iskelet olan bir mezardaki kemigin enini,boyunu v.b. ölçülerini alabiliyor ve ciziyorsa bu duruma sadece doğrudur olabilir denir.
Yine bu kullanıcı, mezarda değerli metal olsa da ben sadece kemiğin sinyalini alıp çizerim diyorsa orada ciddi problem vardır.
Bu durumda bu frekansli sistemi kullanan kişi değerli metal sinyali alamadigini belirtmektedir.

Kullanici , sadece kemik üzerinden tespitleri yapmak üzere kendini dizayn etti ise en basitinden, kemikte bulunan kalsiyum basta olmak üzere, kirectasi olan arazilerde sınırsız sinyaller ve kontroller yapmak zorunda kalacaktır.

Ancak bir L cubuk kullanıcısı, ben de kemik bulurum ya da çizerim diyebiliyorsa bu çok kötü bir böbürlenme olur. Kemik bulabilen bir L çubuk kullanıcısı hayatını ve zamanını minerale adamış ve çıkmaz bir sokağın döngüsüne kaptırmış demektir.

Kabul gören ve mantığın olması gerektiği dedigi iki şey mümkündür.
1-)Boşluk var mıdır?
2-)Bosluk içinde metal var mıdır?

Bu mezarda olabilir,mahsende, çok daha küçük boyutlu seylerde.

Bir L cubuk kullanıcısı, metal ister boşlukta ister direk toprağa gömülü olsun, metalin enini boyunu,yüksekliğini ve derinligini her kosul altinda net olarak alır. Bunu isterse direk üzerinde noktaladiktan sonra ilerleyerek yapabilir, ister 200 m uzakta ayni verileri alabilir, isterse hiç yerinden kıpırdamadan yine ayni verileri çok minör sapmalarla elde edebilir.
Ayni şekilde bu verileri bosluk içinde alabilir.

Sorduğun nasıl? sorusu kullanıcının elindekinin ve emdnin kimyasını bilmesinden geçer.
Bu tespitler standarttır. Her Ademoğlu için geçerli ve tutarlidir. Keramet kullanici da değil bilgide ve bu bilgiyi kullanabilendedir.

Şunu ilave etmeliyim not olarak kalsın.
Frekansli alan taramalar standart yalın cubuklara göre çok daha hassastır.
Ancak işin ehlinde dizayn edilmis bir L çubuğun hassasligina hicbir zaman erisemezler.
 

Avni Abi

Yeni Üye
Katılım
5 Tem 2022
Mesajlar
27
Tepkime puanı
70
Puanları
3
Konum
İstanbul
Teşekkür ustam derinliği uzaktan boşluğa yürürken alıyorum derinlik 40 cm ama 80 cm çıkıyor.iç yüksekliıği 25 cm ama 50 cm çıkıyor.
Mıknatısların hiç bir yararı olmazmı tesbitte.
Önereceğin bir çubuk cinsi varmıdır?
Bakış açını değiştir o zaman. Uzerine yürüdüğün de istediğini alamıyorsun demek ki.
Öneri vermek pek doğru değil.
Olmayacak tarafları, neden olmayacagi ile dillendirip gerisini okuyucuya bırakmak daha verimli olur kanaatindeyim.
 

Bumin Keykubat

Aktif Üye
Katılım
1 May 2021
Mesajlar
125
Tepkime puanı
156
Puanları
7
Konum
UluPAMİR ile KKTC
Sorduğun nasıl? sorusu kullanıcının elindekinin ve emdnin kimyasını bilmesinden geçer.
Bu tespitler standarttır. Her Ademoğlu için geçerli ve tutarlidir. Keramet kullanici da değil bilgide ve bu bilgiyi kullanabilendedir.
Tamam bazı bilgiler aktarmışsınız, faydalanabileceğini düşünenler adına teşekkür ederiz.
Lakin genel bahis konuları bunlar.
İşin sırrı, formülü, ilaç-merhem olabilecek bir bilgi nedense yok.
Sır, sanki alıntı yaptığım yerde kalmış, kullanıcı elindeki çubuğu ve emd'nin kimyasalını nasıl bilecek, bilgiden bahsedilmiş lakin bilgi verilmemiş, bu haliyle kaç kişi yazdığınızdan ne gibi çıkarım yaparak nasıl bir adım daha ileri gidebilir tartışılır.
 

Avni Abi

Yeni Üye
Katılım
5 Tem 2022
Mesajlar
27
Tepkime puanı
70
Puanları
3
Konum
İstanbul
Tamam bazı bilgiler aktarmışsınız, faydalanabileceğini düşünenler adına teşekkür ederiz.
Lakin genel bahis konuları bunlar.
İşin sırrı, formülü, ilaç-merhem olabilecek bir bilgi nedense yok.
Sır, sanki alıntı yaptığım yerde kalmış, kullanıcı elindeki çubuğu ve emd'nin kimyasalını nasıl bilecek, bilgiden bahsedilmiş lakin bilgi verilmemiş, bu haliyle kaç kişi yazdığınızdan ne gibi çıkarım yaparak nasıl bir adım daha ileri gidebilir tartışılır.
Dediginiz gibi bazı yanlis bilinenleri, ilk çubuk seciminde yapılacak hatalara kısmî ışık tuttum.
Alıntı yaptiginiz konu başlığını da ben açmadım. Sorulan soruya kibarca yanıt verdim.

Bu konuyu acmamin sebebi ise aynı dili konusabildigim, aynı frekansta uzlaşı saglayabilecegim, çubuğa gönül vermiş birinin burada var olup olmadığını öğrenmek üzerinedir.

Yoksa ne ben çok biliyorum diye pankart aciyorum, ne de toplanın size diyeceklerim var diye gürültü yapıyorum.

O yazdığında aradığımı bulduğumu ben anlarım, benim yazdıklarımdan O benim nerede durduğumu anlar.

Sektör münazara yapmayı bilemedi maalesef.
Münazaradan ziyade tartışmayı seçti.
İlgisini çeken okur geçer varsa alacağı alır gider,mühim şeyler değil..
 
Üst