Alan tarama larda sever minerali kaçırmaz, cihazına göre değişiklik gösterir, ey gidi eski günler bizler çok konu aşınırdık çok cihaz markası konuştuk çubuğun üstüne tanımam en kral alan tarama mala shef hepsi yanında oyuncak kalır ille de çubuk anma en önemlisi de onu kullanan şahsiyet dir iyi bir çubuk ve iyi bir Usta nin çözmeyeceği olay yok artık çubuğa bakış açım çok farklı bu sezon alan tarama ile bazı tespitlerim oldu anma emin deyilim çünki tecrübe etmemisiz bulduğum yerlerin çoğu mineral çıktı sanırım bir de doğru var yine son noktayı çubukçu söyledi madem ki konusu açıldı elime resim geçerse paylaşırım demiştim çubuk ve sembol yeteneğine güvendiğim bu işlerden elini eteğini çekmiş 3 beş tane kıramadığı ahbabı sebebi ile keyfi gelirse ilgilenen nazlı bi abimizin çubuklarının resmi biri metal çubuğu hertürlü metal mineral de dahil
Boş luk sadece gazlı Boş luk krom olan ile de bir yapı arayacaksın yapı yok anma yeri belli misal kilise burda anma şimdi yok tarla var o görünmeyen kiliseyi bulurum diyor sözü var bana da bi tkm yapcak bayrağı bize devredecek inşeALLAH ustamız
Resimdeki çubukların hiçbiri değerli metali noktalayamaz.
İçinde değerli metâl olan boşlukta tepki de veremez.
"Metali noktalamak zor, değerli metal olan boşluğu bulmak kolay" felsefesini bu sektöre kimler, nasıl monte etti bilmiyorum.
Bu ikisi elmanın birer yarısıdır.
Elmanın bir yüzünü tanır, bilir,başarırım. Diğer yarısına ısırık atamıyorum deme lüksü yoktur.
Elmanın ya tamamına hakim olursun ya da avucuna elmayı alamazsın.
Çubuklarımı kurarım, boşluğun üstüne giderim. Boşlukta içe kaparlar ya da dışa açarlar diyen, bu tespitlerini doğru zannedenler,açıp baktıklarında hüsrandan başka bir şey göremezler.
Elimdeki metal tespit çubuğu, boşluk sınırında şu hareketi yapar,içeri girdigimde şöyle metali tespit ederim,böyle hareket çekerim diyenler hüsranla dost olurlar.
Elimdeki çubuk her tutuş şeklinde çalışmaz. Bunu göbekte, göğüste, belde, orada burada şu kadar cm açıklıkla tutmalisin diyenler, acı gerçek ile her kazma vurduğunda göz göze gelirler.
Her metâlin çubukta bir işareti vardır. Altında şu çubuk kapar, gümüşte şu çubuk kapar, ya da hepsi çarpı olur ama çarpı yaptıkları yerler farklıdır diyenler, maalesef başarısızlığa gebedirler.
Ben metâli, hedef 12 den noktalarim ama derinlik alamıyorum diyenler,kısır döngü içinde yıllarını tüketirler.
Çubuk herkeste tepki vermez diyenler, yanlış kodlanan bilgilerin bir ömür kurbanı olurlar.
Mineral denen şeyin, toprağın her zerresi olduğunun farkına varamayan, minerali değilde sadece "yanlış yeri" noktaladigini ve bu önemli farkı idrak edemeyen, sürekli yanlış yer noktalayip, arada illâ doğru yeri noktalayabilecegini zanneden, 100 yılda çubuk kursa hüsrana uğramaya devam edecektir.
Test alanlarındaki edindiği tecrübeyi doğru bilgiler sanıp, test alanı ile beyni arasındaki baskın güç arasındaki köprüyü koparmanın "üst düzey" zor olduğunu anlayamayan, test alanında aldığı tepkinin bire-bir aynısını arazide aldığında, doğru tespit yaptığını zanneden, açıp baktığında hüsrana uğrayacaktır.
3000 sene evvelki gömülen metâl ile, 1 gün önceki gömülen metalin, farkli karakteristik özellikleri olacağını zanneden, 14-18-22-24 ayar gibi karışımların farklı davrandıklarını sanan, ya da farklı ayardaki karışımı, elde tutulan numune ile bagintili olduğunu sanarak hareket edenlerin de sonu hüsran olacaktır.
Frekans ile başarıya ulaşilacagini zanneden,içinde belki bir umut diye yol alanın sonu istisnasız aynı kapı olacaktır.
Konu uzar gider.
Ustan gibi bir 35 sene kaybetme diye böyle uzun uzun yazdım. Elbette bu yazdıklarımın büyük bir bölümüne karşı çıkacaksın. Belki hakaret bile edeceksin. Kodlanmış doğruların ve aklındaki dokunulmaz kıldıkların çoğunu kabul etmeyecek.
Ama tek bir şey değişmeyecek. O da yolun sonunda çıkacağın kapı.
Rast gelsin..