Bazı sorular gel-gel dökül için sorulur.
Bedeli,markası, kimin nasıl temin ettiği öğrenilir.
Akabinde de şöyle bir soru sorulur ;
Güzel kardeşim, 1 sene önce ilk mesajını çubuk, kedi kumu v.b. şeklinde atmışsın. Yani çubuk ile ilgili hiçbir şey bilmiyormussun. 1 sene içinde nasıl oldu da tüm bilgileri edinip cubugun altin bulamadığına karar verdin ?
Nokta atışı altını bulan cihaz yapan şahıs, nasıl bir saftrik ki, dünya üzerinde tüm uluslararası dedektör/alan tarama firmalarının beceripte çözemediği işi çözüp, bu beceriyi patent ile koruma altına alıp, teknolojisini bol sıfırlı rakamlar ile taclandirmiyor?
Veya kendi kullanıp paranin dibine niye vurmuyor?
Kendi de kullaniyorsa neden halâ satis yaparak piyasada meleniyor diye sorarlar insana değil mi?
30 kilo altin bugun 15 milyon lira yapar. Biri bulduysa ve nokta atışı da hep buluyorsa, demek ki bu icadı kullanan herkes eninde sonunda zengin olacaktır. Hele bunu icat eden kişi zaten sahayı peynir ekmek gibi biliyordur ve ilk o parayı çuvalla kaldırır. Bu iş böyle ayağa düşmez. Ayağa düşen her iş akçeli üç kağıt işidir.
Buraya gelip bunu dillendiren şahıs 2 kapının birinden içeri girmiştir.
Kapi 1-) Cihaz satıcısı, pazarlayanı,reklam kovalayanidir.
Kapı 2-) Basbayağı, büsbütün tokatlanmis ama hala inkâr ediyordur.
Benim makinam,benim çubuğum, benim solüsyonum, benim mineralli numunem v.b. altını %100 bulur diyerek "BU MALI PAZARLAYAN VE TİCARETE DÖKEN " istisnasız herkes dolandırıcıdır.
Bir şeyi icat eden veya bir çözüm üreterek bulmak istedigini bulan insan, kimseye el avuc açmaz.
Satış yapmaz.
Ticarete konu olmaz.
Hayirseverim, yardimseverim, iyilik olsun, sevap isleyeyim gibi söylemler, numaraciliktir, üç kagitciliktir, dalavereciliktir.
Kimse kimsenin aklıyla alay etmesin.
Havalar zaten sıcak o yuzden hiç çekilmiyor.
