Çocukken babamla bulduğumuz ama anlamını bilmediğimiz işaretti. Daha doğrusu amaç define değildi.
Dağda gezerken küçük kabartma bişey görmüştüm şeklini hatırlamıyorum. O an babamla merak ederek kazıp çıkarmıştık.
Toprağın içindeydi koltuk. Belki bilerek gömüldü belki doğal. İki kol koyacak yeri vardı. Ayakların geldiği yer işlem yapılarak düzlenmiş bir tahtvari görüntüsü vardı. Çocukken oturduğumda kafamı koyduğumda başımın arkasının içine girebileceği şekilde çok derin olmayan ama kafamı koyduğumda baktığım yerin değiştiğini hatırladığım oyması vardı. Koltuğun hemen önünde mevsimlik dere vardı. Dereyle koltuk arasında 10 m yoktu. Yakınlarında eski çeşme vardı. Tahminen koltuğun sağ koluna denk gelen tarafta 20-25 m ilerisinde eski bir çeşme. (İleride öğrendim ki o çeşmenin suyunun asıl çıktığı yer daha ilerideymiş ve çok eski çeşme varmış. Eskilerin dediğine göre ermeniler o çeşmenin kalıntısını çıkararak ve suyunu taşıyarak aşağı çeşme yapmışlar.) Koltuğun olduğu alanda ermeni kilisesi kalıntısı var ancak orasının tarihini araştırdıkça biraz rivayete kaçan söylemlerle aslında orasının roma tapınağı olduğunu, ermenilerin sonradan orayı kiliseye çevirdiğini söyleyenler var. Bu söylentilerin en inandırıcı geleniyse o civarda sütun kitabe bulup kaçıran kişininde aynı şeyi söylemiş olması buna inanmama neden oldu. Koltuğun sağ tarafında, 50-100 mt kadar rampa yukarı mesafede küçük mağara girişi var ancak define mağarasından ziyade soğutma ve mayalama için kullanılan mağra gibiydi. Sol tarafına doğru yaslanmış kayalar mevcuttu ancak giriş şeklinde değildi. Sol kol tarafında yaklaşık 40-50 m ilerisinde.
Koltuğa oturup başını yaslamadan baktığında eğimli bir araziye bakıyordu ve babamın orasının ermeni mezarlığı olduğunu söylediğini hatırlıyorum. Ancak kafamı koyup oyma başıma yön verdiğinde baktığım noktaya gitmiştim merak edip. benim için farklı bir olaydı. Bir kayalık vardı ve kayalıkta oyma yılan resmi vardı. Kıvrımlı şekilde yukarıdan aşağı doğru akar gibi çizilmişti. Babama gösterdim ve şaşırmıştık neden insanların böyle yaptıklarına.
Aradan yıllar geçti ben bu konulara merak salıp bunun önemini öğrendiğimde tekrar gittim ancak definecimizin biri, tanıdığımızın biri kaldırıp koltuğu kırmış ve kendi dediğine göre farklı aralıklarda 24 tane her biri 2 cumhuriyet altın birleşimi kalınlıkta altın sikke bulmuş. Kendisine koltuğun önemini anlattığımdaysa pişman olmuştu şahsiyet. Çocukken oturupta tam olarak nereye baktığımı hatırlamadığımdan, işareti silinip gitti sayılır. Ne kadar aradıysam da karşı dağda yılan işaretini bulamadım. Belki onu da kıran bir aklı kıt çıkmıştır. İşareti kendine saklamak için yapmışlardır demiştim ama 15 yıl geçti ve hala o civarda herhangi bir işlem yok. İşaret içinde mal aramanın cehaletiyle belki de en önemli definelerden birinden olmuş olduk.
Bu hikayeyi bu işe merak salmış her arkadaşa anlatırım ki bilinçsizce işlem yapmasınlar diye.
Umarım hatıralarım koltuk taşı çözümü için diğer arkadaşlara bir nebze fayda sağlar.