murat5164 oku bak .sonnoktayi koyuyom..Yıl 1981...Yer Şırnak, Uludere!..Avdan dönen köylüler bir mağaraya giriyor.evet olabilir demiş idim, kardeşlerimiz doğru Bilgiyi hemen aktardı akabinde.
aralarında yıl farkı var. Aynı değil..
Can kardeşim yetişti hemen. Eyvallah )@murat5164 oku bak .sonnoktayi koyuyom..Yıl 1981...Yer Şırnak, Uludere!..Avdan dönen köylüler bir mağaraya giriyor.
Babat Aşiret Reisi Korucubaşı Hazım Babat’ın babası Ferhat Babat bir kitap buluyor bu mağarada. Kitap elden ele dolaşıyor. Derken dönemin Malatya Milletvekili Hakkı Şengüler’in eline geçiyor. Parşömene yazılmış. Hiçbir şey anlamayınca papazlar alıyor ele. Onlar da çözemiyor hangi dilde yazıldığını. Derken filolog Hamza Hocagil’e gidiyor kitap.
Hocagil Aramice dilini sular seller gibi biliyor. Yani Hz. İsa döneminde konuşulan dili! Kitap, Aramice yazılmış ve Süryabi alfebesi kullanılmış. Kitabın ilk sayfası şöyle başlıyor:
‘Ben Kıbrıslı Barnabius. Tespihe layık alemlerin rabbinden bir bütün olarak, Ruhu’l Kudüs’le Meşaha’ya vahyolunan tıpkı İsa’dan duyduğum gibi, sadakatle, 48 gök yılları sonunda, dördüncü nüsha olarak aynen yazıyorum!’
Hocagil, ‘Bu Kitap Barnabas İncili’ diyor!
Yani 2000 yıldır kaybolan Hz. İsa’nın katibi, Aziz Barnabas yazmış.
Hocagil, İncil’le ilgili şunları söylüyor: ‘Lût kavmiyle ilgili bazı uyarıcı bilgiler vardı. Ancak bir ayet dikkatimi çekti: ‘Bir Peygamber gelecek, ona tabi olanlar, dolgun başaklar (!) gibi büyüyüp gelişecek!’
Buraya kadar her şey iyi..
Hocagil, tam İncil’in tümünü çeviriye başlayacakken, Jandarma gelip el koyuyor kitaba. Tam iki yıl kilit altında kalıyor. Sonra Genelkurmay Özel Harp Dairesi gelip alıyor İncil’i Jandarma’dan.
Hocagil işin peşini bırakmıyor; 1986’da Turgut Özal’a gidiyor, anlatıyor olan biteni. Turgut Bey de, özel harpçi Orgeneral Sami Karamısır’a gönderiyor. ‘ Önce beni sorguya çektiler. Amacımın ne olduğunu sordular? Ben saedece çeviriyle ilgilendiğimi söyledim...’
Ve 1987 yılında Özel Harp Dairesi Başkanlığı’nın kapısını çalıyor. Sami Karamısır Paşa’yla Hayri Ündül Paşa’nın bilgileri kapsamında çeviriye oturuyor. Çeviri parasını Harp Akademileri Komutanı Nahit Şenoğul Paşa ödüyor. Ancak İncil’in 19 sayfasını inceleyebiliyor. ‘Başımda Özel Harp Dairesine bağlı subaylar var.’
Ve 19’uncu sayfadan sonra, çeviri bitti yapı paydos diyorlar... Diyenler!
Ancak İncil’in son sayfasına da göz atıyor Hocagil. Aziz Barnabas, İncil’i dört nüsha yazdığını, birinin İsrail’de, diğerinin Arabistan Yarımadası’nda üçüncüsünün ise Kuzey Irak’ta, Zaho taraflarında olduğu belirtilmiş. ‘Bu son sayfada Hz Davut’un kendi eliyle yazdığı Arapça Zebur ve Hazreti Harun’un bakır levhalara yazdığı On Emir’in de nerede olduğuna ilişkin bilgiler de vardı!’
@murat5164 oku bak .sonnoktayi koyuyom..Yıl 1981...Yer Şırnak, Uludere!..Avdan dönen köylüler bir mağaraya giriyor.
Babat Aşiret Reisi Korucubaşı Hazım Babat’ın babası Ferhat Babat bir kitap buluyor bu mağarada. Kitap elden ele dolaşıyor. Derken dönemin Malatya Milletvekili Hakkı Şengüler’in eline geçiyor. Parşömene yazılmış. Hiçbir şey anlamayınca papazlar alıyor ele. Onlar da çözemiyor hangi dilde yazıldığını. Derken filolog Hamza Hocagil’e gidiyor kitap.
Hocagil Aramice dilini sular seller gibi biliyor. Yani Hz. İsa döneminde konuşulan dili! Kitap, Aramice yazılmış ve Süryabi alfebesi kullanılmış. Kitabın ilk sayfası şöyle başlıyor:
‘Ben Kıbrıslı Barnabius. Tespihe layık alemlerin rabbinden bir bütün olarak, Ruhu’l Kudüs’le Meşaha’ya vahyolunan tıpkı İsa’dan duyduğum gibi, sadakatle, 48 gök yılları sonunda, dördüncü nüsha olarak aynen yazıyorum!’
Hocagil, ‘Bu Kitap Barnabas İncili’ diyor!
Yani 2000 yıldır kaybolan Hz. İsa’nın katibi, Aziz Barnabas yazmış.
Hocagil, İncil’le ilgili şunları söylüyor: ‘Lût kavmiyle ilgili bazı uyarıcı bilgiler vardı. Ancak bir ayet dikkatimi çekti: ‘Bir Peygamber gelecek, ona tabi olanlar, dolgun başaklar (!) gibi büyüyüp gelişecek!’
Buraya kadar her şey iyi..
Hocagil, tam İncil’in tümünü çeviriye başlayacakken, Jandarma gelip el koyuyor kitaba. Tam iki yıl kilit altında kalıyor. Sonra Genelkurmay Özel Harp Dairesi gelip alıyor İncil’i Jandarma’dan.
Hocagil işin peşini bırakmıyor; 1986’da Turgut Özal’a gidiyor, anlatıyor olan biteni. Turgut Bey de, özel harpçi Orgeneral Sami Karamısır’a gönderiyor. ‘ Önce beni sorguya çektiler. Amacımın ne olduğunu sordular? Ben saedece çeviriyle ilgilendiğimi söyledim...’
Ve 1987 yılında Özel Harp Dairesi Başkanlığı’nın kapısını çalıyor. Sami Karamısır Paşa’yla Hayri Ündül Paşa’nın bilgileri kapsamında çeviriye oturuyor. Çeviri parasını Harp Akademileri Komutanı Nahit Şenoğul Paşa ödüyor. Ancak İncil’in 19 sayfasını inceleyebiliyor. ‘Başımda Özel Harp Dairesine bağlı subaylar var.’
Ve 19’uncu sayfadan sonra, çeviri bitti yapı paydos diyorlar... Diyenler!
Ancak İncil’in son sayfasına da göz atıyor Hocagil. Aziz Barnabas, İncil’i dört nüsha yazdığını, birinin İsrail’de, diğerinin Arabistan Yarımadası’nda üçüncüsünün ise Kuzey Irak’ta, Zaho taraflarında olduğu belirtilmiş. ‘Bu son sayfada Hz Davut’un kendi eliyle yazdığı Arapça Zebur ve Hazreti Harun’un bakır levhalara yazdığı On Emir’in de nerede olduğuna ilişkin bilgiler de vardı!’
dogrudaaadediklerini dogru sayarsak kozmik odayi patlattiklarina gore bu incil bu sinirlarda degildir %99.9
hokus pokus veeee puufffffdogrudaaa
sencee.nooldu.
Hz isa bir yahudiydi ve incil yahudilere gonderilmisti kuran-i kerimde her kitap kendi kavmine gonderildi der, dolayisi ile ibranice yazilmis olmasi muhtemeldir. Burasi tartisilir ibranice olur baska dil olur farketmez. Bugun hiristiyanligi kabul etmis kac millet var biliyormusun? Incilin orjinal hali gunumuze ulassa dahi bu dini kabul etmis olanlar ibranice ogrenmek zorunda degillerki. Cevirisi yapilmis kitabini alir kendi anadilinde, ibadetini yapar. Insanlarin inandigi dinin kitabini orjinal dilinde okuyamamak bir eksiklik degildir. Asil eksiklik kendi dilinde okuyamamaktir.Konuyu okudukça sukrediyorum. Neye mi kuran i Kerim in bir harfinin bile degistirilememesine.butun Hristiyan alemi kitaplarını orjinal dilinde bile okuyamiyor gerçi onlarda biliyor iceriginin degistirildigini okuyup napsinlar.
Ustam peki Hakkarideki incil olayi ney? Onun içinde barnabas incili deniliyordamurat5164 oku bak .sonnoktayi koyuyom..Yıl 1981...Yer Şırnak, Uludere!..Avdan dönen köylüler bir mağaraya giriyor.
Babat Aşiret Reisi Korucubaşı Hazım Babat’ın babası Ferhat Babat bir kitap buluyor bu mağarada. Kitap elden ele dolaşıyor. Derken dönemin Malatya Milletvekili Hakkı Şengüler’in eline geçiyor. Parşömene yazılmış. Hiçbir şey anlamayınca papazlar alıyor ele. Onlar da çözemiyor hangi dilde yazıldığını. Derken filolog Hamza Hocagil’e gidiyor kitap.
Hocagil Aramice dilini sular seller gibi biliyor. Yani Hz. İsa döneminde konuşulan dili! Kitap, Aramice yazılmış ve Süryabi alfebesi kullanılmış. Kitabın ilk sayfası şöyle başlıyor:
‘Ben Kıbrıslı Barnabius. Tespihe layık alemlerin rabbinden bir bütün olarak, Ruhu’l Kudüs’le Meşaha’ya vahyolunan tıpkı İsa’dan duyduğum gibi, sadakatle, 48 gök yılları sonunda, dördüncü nüsha olarak aynen yazıyorum!’
Hocagil, ‘Bu Kitap Barnabas İncili’ diyor!
Yani 2000 yıldır kaybolan Hz. İsa’nın katibi, Aziz Barnabas yazmış.
Hocagil, İncil’le ilgili şunları söylüyor: ‘Lût kavmiyle ilgili bazı uyarıcı bilgiler vardı. Ancak bir ayet dikkatimi çekti: ‘Bir Peygamber gelecek, ona tabi olanlar, dolgun başaklar (!) gibi büyüyüp gelişecek!’
Buraya kadar her şey iyi..
Hocagil, tam İncil’in tümünü çeviriye başlayacakken, Jandarma gelip el koyuyor kitaba. Tam iki yıl kilit altında kalıyor. Sonra Genelkurmay Özel Harp Dairesi gelip alıyor İncil’i Jandarma’dan.
Hocagil işin peşini bırakmıyor; 1986’da Turgut Özal’a gidiyor, anlatıyor olan biteni. Turgut Bey de, özel harpçi Orgeneral Sami Karamısır’a gönderiyor. ‘ Önce beni sorguya çektiler. Amacımın ne olduğunu sordular? Ben saedece çeviriyle ilgilendiğimi söyledim...’
Ve 1987 yılında Özel Harp Dairesi Başkanlığı’nın kapısını çalıyor. Sami Karamısır Paşa’yla Hayri Ündül Paşa’nın bilgileri kapsamında çeviriye oturuyor. Çeviri parasını Harp Akademileri Komutanı Nahit Şenoğul Paşa ödüyor. Ancak İncil’in 19 sayfasını inceleyebiliyor. ‘Başımda Özel Harp Dairesine bağlı subaylar var.’
Ve 19’uncu sayfadan sonra, çeviri bitti yapı paydos diyorlar... Diyenler!
Ancak İncil’in son sayfasına da göz atıyor Hocagil. Aziz Barnabas, İncil’i dört nüsha yazdığını, birinin İsrail’de, diğerinin Arabistan Yarımadası’nda üçüncüsünün ise Kuzey Irak’ta, Zaho taraflarında olduğu belirtilmiş. ‘Bu son sayfada Hz Davut’un kendi eliyle yazdığı Arapça Zebur ve Hazreti Harun’un bakır levhalara yazdığı On Emir’in de nerede olduğuna ilişkin bilgiler de vardı!’
Az bi müsade et kolay anlaşılır bir şekilde yazacağım inşaallah.Hz isa bir yahudiydi ve incil yahudilere gonderilmisti kuran-i kerimde her kitap kendi kavmine gonderildi der, dolayisi ile ibranice yazilmis olmasi muhtemeldir. Burasi tartisilir ibranice olur baska dil olur farketmez. Bugun hiristiyanligi kabul etmis kac millet var biliyormusun? Incilin orjinal hali gunumuze ulassa dahi bu dini kabul etmis olanlar ibranice ogrenmek zorunda degillerki. Cevirisi yapilmis kitabini alir kendi anadilinde, ibadetini yapar. Insanlarin inandigi dinin kitabini orjinal dilinde okuyamamak bir eksiklik degildir. Asil eksiklik kendi dilinde okuyamamaktir.
kardes ayni sey zaman tarih nuanslari var.bi rivayete gore hala ankara etnografya muzesinde .Ustam peki Hakkarideki incil olayi ney? Onun içinde barnabas incili deniliyorda
Bunlari bilelim lakin zamanimizi bunlarla harcamayalim abiler. Allah Cc kurani kerimde her seyi bildirmis bize. Efendimiz s.a.v. hadisleriyle ve evliyaullahin tefsirleriyle neler olacagi tek tek hersey belli. Sadece ne zaman olacaklari belli deyil kiyametin nasil kopacagi dahi her sey belli. Biz zamanimizi once inanimizi kurtarmak icin harcayalim. Sonrada is guc aile ve bos zamanlarimizda ister kafire ait ister osmanliya ait definelerin yer tespiti ve kazip cikarma islemlerine ayiralim vaktimizi ?olasıdır.
Muhammed a.s.v. Hakikati ile elbet yüzleşecekler!!! Kaçarı yok!
sonra menfaatleri bugünkü gibi yine baskın çıkacak ve inkar edecekler. Bu böyledir..