ileriyi görebilen bazı insanlar hayalcılıkla suçlanıyor..
bu olağan üstü kişileri inanmasakta hoş görmek gerekiyor..
hardalla altın buluna bilir fakat dua okunarak veya okunmayarak mı bilemem..
ÇİN BİLİM ADAMLARI YILLARDIR HARDALLA ALTINI DİĞER KARIŞIM VE BİLEŞİMLERİNDEN AYIRMAK İÇİN
KULLANIYORLAR....
Altın bazı zamanlar, mikroskopla görülemeyecek kadar küçük olabiliyor. Örneğin, sülfürlü minerallerin içindekiler... Bu tip altına "görünmez altın" deniyor. Güney Afrikalı bilim adamları, altın parçacıklarını ayrıştırabilmek için öncü bir yöntem geliştirdiler. Mineral örneğiyle beslenen bakterileri kullanarak bu "görünmez altın'ı elde ettiler. Ancak, düşük kalitedeki cevherden altın elde etme konusunda çok ilginç ve yeni bir yardımcı daha bulundu: hardal bitkisi...
"Phytology"(bitkibilimi) ve "mining" (madencilik) kelimelerinin birleşmesinden oluşan "phtyomining" yönteminde, Çin hardal bitkisi, altının ayrışmasında kullanılıyor.
..........................................
BİTKİDEN ALTIN HASATI
Bitkilerden altın elde edilmesi için uzun yıllardır araştırma yapan Anderson, 15 yıl önce yaptığı deneyde, altın parçacıkları içeren kimyasal olarak müdahale edilen topraktan, hardal bitkisinin altını çekebildiğini göstermişti.
Anderson’un geliştirmek istediği yöntem şu şekilde çalışıyor:
Toprak üzerinde yaprak yoğunluğu fazla olan hardal bitkisi, ayçiçeği veya tütün gibi hızlı büyüyen bir bitki seçiliyor. Bitki, altın parçacıkları içeren toprağa ekiliyor. Bilim insanları, bu tür bölgeler için eski altın madenlerini çevreleyen alanları ideal olarak gösteriyor. Geleneksel madencilik, altını kaya ve topraktaki diğer minerallerden yüzde 100 ayıramıyor. Ancak bitkiler tam olgunluğuna eriştiğinde, altını çözebilecekleri kimyasala maruz bırakılırsa, bitki topraktan çektiği altını yapraklarındaki gözeneklerde suyla birlikte ortaya çıkarıyor. Ardından, hasat işlemi başlıyor.
Anderson, her ne kadar ilk aşama daha zor görünse de, bitkinin altını çekmesinin kolay, hasatın ise zor kısım olduğunu belirtti:
“Altın, kültür bitkilerinde farklı tepki verir. Eğer bitkiler yakılırsa, altının bir kısmı küle yapışık kalır, diğer kısmı ise yok olur. Külü işlemek çok zor olduğu gibi, nakliyatı çok tehlikeli olan güçlü asitlerin kullanılmasını gerektirir... Bitkilerde bulunan altın, nanoparçacık düzeyindedir. Bu durum, kimya sanayisi için büyük bir potansiyel sunabilir” dedi.